İdeal kilo kalıplarına hiçbir zaman inanmadım. Çünkü karşımdaki kişilerin ideal kiloları bana uymuyordu. 8. sınıfa kadar hep “kısa, cılız” kız olarak anıldım, sonrasında ise “Aa göbeğin çıkmış kilo mu aldın sen?” tepkilerine maruz kaldım. İki halimde de ben kendimi çok seviyordum. Kilom beni rahatsız etmeye başladığında diyetler üzerine araştırmalar yapmaya başladım ve ketojenik diyetle karşılaştım. Bu içerikte de kendi deneyimlerimden bahsettim.
Ketojenik Diyet Nedir?
Yüksek yağlı besinler ve yeterli miktarda proteinle beslenmeye dayanır. Karbonhidratlı besinler ise bu diyette neredeyse hiç tüketilmemektedir. Alzheimer, diyabet, kanser ve epilepsi hastalıklarının tedavisi için de kullanılır. Vücuda dışarıdan karbonhidrat girişi olmadığında vücut ketoz adı verilen metabilik bir duruma girer. Vücut ketoz durumundayken yağ yakmada daha başarılır. Enerjiyi karbonhidrattan değil yağdan sağlar.
Ketojenik Diyet 1. Hafta
İlk günlerde kendimi çok halsiz hissettim. Özellikle 1. ve 2. gün yoğun baş ağrısı yaşadım. Ancak 3. gün baş ağrım tamamen geçti. Yemek seçerken çok zorlandım. aldığım her besinin karbonhidrat miktarına bakıyor hesaplamaya çalışıyordum. Yeterince kalori almakta biraz zorlandım. Diyete başlarken tartıya çıktığımda 61 kiloydum. Sonrasında düzenli tartılmak yerine belimin ölçüsünü aldım. İlk hafta 71 cm idi.
Ketojenik Diyet 2. Hafta:
2. haftaya başladığımda kendimi daha dinç ve enerjik hissediyordum. Yeme düzenim yavaş yavaş oturmuştu. Hangi besinde ne kadar karbonhidrat var öğrenmeye başlamıştım. Vücudum için yeterli kalori miktarını tutturur oldum. Kendimi daha iyi hissettiğim için diyetin yanında yoga yaparak vücudumu rahatlattım. İlk 2 haftada canım sürekli karbonhidrat içeren besinler istedi. Belimin ölçüsü ise 71 cm’den 69 cm’ye düştü.
Ketojenik Diyet 3. Hafta
3. haftaya başladığımda vücudum bu diyete tamamen alışmıştı. Kendimi çok daha sağlıklı hissetmeye başlamıştım. Uykularım daha verimliydi. Yogayla desteklediğim diyet sayesinde midem günden güne küçülüyordu ve açlık hissini çok az hissediyordum. 3. haftanın sonunda ise belimin ölçüsü 67 cm olmuştu.
Ketojenik Diyet 4. Hafta:
4. hafta benim için diyetin son haftasıydı. İstediğim ölçülere ulaşmıştım. Yoga ile destekleyerek kilo almamayı sağlayacaktım. Ancak vücudum bu beslenme şekline o kadar alışmıştı ki artık hiç karbonhidrat yemek istemiyordu. Belim 65 cm olmuştu. 4. haftanın sonunda tartıya çıktığımda ise son 8 senedir hiç görmediğim bir sayıyla karşılaştım. 54 kiloya inmiş bir şekilde diyetimi sonlandırdım.
Ketojenik diyetin hastalıkların tedavisinde kullanıldığından bahsetmiştim. Bedeninizi iyileştirirken size son derece sağlıklı bir vücut sağlıyor. Diyeti bitirdikten belli bir süre sonra yeme düzenim tekrardan bozuldu. Ancak vücudum o kadar sağlıklıydı ki hızlı kilo alımını yaşamadım.
Bu diyeti uzun süre yapmak zorunda değilsiniz. Vücudunuzda meydana gelen değişimlerle ne zaman başlayıp ne zaman bitirmeniz gerektiğine kendiniz karar verebilirsiniz. Geçen haftalarda yavaş yavaş kilo almaya başladığımı fark ettim ve sadece 1 hafta ketojenik diyet yaparak kilo alımını durdurdum.
Ancak şunu hatırlatmamda fayda var: Bende meydana gelen bu hızlı değişim başka birinde daha uzun vadede gerçekleşebilir. Pes etmeden hayatınızdan zararlı besinleri uzaklaştırdığınızda mutlaka sonuç alacaksınız.
Ketojenik Diyet hakkında daha detaylı bilgiye bu içerikten ulaşabilirsiniz:
Diyetle birlikte yoga yapmak isterseniz:
Son bir not: Kendinizden başka kimsenin vücudunuz hakkında söz sahibi olmadığını unutmayın. O vücut sizin ve siz nasıl mutluysanız öyle yaşamaktan çekinmeyin. A kişinin yaptığı yorumları duymayın. Tarkan’ın da dediği gibi “Başkası olma kendin ol, böyle çok daha güzelsin.”
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap