Minnesota Üniversitesi’nden Kathleen Voh’un yaptığı araştırmalar, dağınık insanlarla ilgili genel düşünceyi değiştirecek türden. Dağınık insan psikolojisi halk arasında bilindiğinin aksine önemli bir yaratıcılık barındırıyor. Bunu ortaya koyan bilim insanları önemli araştırmalardan sonra bu sonuca ulaştı.
Yapılan araştırmalar, dağınıklığın yaratıcılıkla orantılı olduğunu ortaya koydu. Dağınık yaşayan insanların ise tembel değil beyinlerinin farklı çalıştığını gösteriyor.
Sıradan insanlar, grup normlarına uyup masalarını sürekli düzenli tutmaya çalışıyorlar. Yaratıcı insanlar ise kendi kurallarını yazıp beyinlerindeki düzenlerine göre masalarını yerleştiriyor. Dışarıdan bakanlar için kaostan doğan bu düzen, dağınıklık gibi görünse de, aslında yaratıcı insanların düşünmesini sağlıyor. Yaratıcı insanların beyinleri daha farklı çalıştığı için, dağınıklık aslında onların zihinlerini yansıtıyor.
O anda akıllarında olan her işi ya da objeyi karşılarında görmek istiyorlar. Bu dağınıklığı beyinlerinde birleştirip yaratıcı işler ortaya koyabiliyorlar. Dağınıklığıyla ünlü Albert Einstein’in bu konuda gelen bir soruya verdiği cevap aslında olayı örnekliyor.
Einstein, “masalar beynimizin içini yansıtıyorsa, masamızın üstü boşsa ne düşünmemizi bekliyorsunuz?” diyerek bu psikolojik bulguyu yıllar önce özetlemiş.
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap