Şehirler yeniden canlanıyor. Karantinalar kaldırılıyor ve bazı insanlar yavaş ve kısmi olsa da “normal” e dönüşü hissetmeye başlıyorlar.
Fakat salgın bizi değiştirdi. Her ne kadar karantinada olmak her şeyi düşününce oldukça yorucu olsa da, birçoğumuz karantina hayatı hakkında korumaya değer bazı şeyler olduğunu fark ettik. Hepimizin düşünmeden kabul edeceği “normal” in temellerini sorguluyoruz – ve buna geri dönmek istemediğimizi fark ediyoruz.
Bazıları için geri dönmek bir seçenek bile değil. Örneğin, sevdiklerinin kaybına üzülenler trajik ve geri alınamaz bir kayıp yaşadı. İşini kaybeden milyonlarca insanın geri dönecek bir işi yok ve birçok önemli işçi salgın boyunca çok fazla seçenekleri olmadan çalışıyor. Yaşlı ve bağışıklığı tehlikede olan kişilerin ise hala evde kalmaları öneriliyor.
Aynı zamanda, karantinada aylarca yaşamak, çoğunlukla aramızda ayrıcalıklı olanlara, hayatlarımız üzerinde düşünmek ve potansiyel olarak hayatlarımızı sıfırlamak için nadir bir fırsat verdi.
İşleri hayatlarını tanımlayan işçiler, şimdi tüm bu verimliliğin ne için olduğunu ve hiper-rekabetçi kapitalizmin ölçütü ile öz-değerimizi gerçekten ölçmek isteyip istemediğimizi soruyorlar. Birçoğu onları “başarılı” yapan şeylerin aslında onları sefil, güvencesiz yaptığını veya fiziksel olarak iyi hissettirmediğini buluyor.
Karantina yeni alışkanlıkları ve yeni yaşam tarzlarını denememize izin verdi ve çoğu insan karantina sonrası dünyada bile bunlardan bazılarının devam etmesini istiyor.
Dünya çapındaki Vox okuyucularına karantinadan çıkıp yeni bir normale doğru ilerlerken hangi değişiklikleri korumak istedikleri soruldu. ABD’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve Portekiz’den Pakistan’a 100’den fazla kişi yanıt verdi. Yanıtlarda bazı geniş eğilimler ortaya çıktı. Aşağıda en yaygın sekiz yanı yer alıyor.
1) Tüketim Çılgınlığını Azaltmak
Bu, en popüler yanıttı. Birçoğu küçük elektronik aletler ve kıyafetler gibi yeni maddi eşyalara alışveriş yapmak için daha az para harcamak istediklerini söyledi. Uzun süre kapalı kalmak ve fazla harcama yapmamak tüketici davranışımızın büyük kısmının, kalıcı mutluluk değil, anlık tatminkârlık ile ilgili olduğunun farkına varmamızı sağlamıştır.
Birkaç kişi restoranlarda daha az yemek yemeyi planladıklarını da belirtti. Karantina sırasında evde yemek yemek onların paradan tasarruf etmelerini sağladı ve bazıları ev yapımı yemeklerin tadını keşfetti.
Birkaç kişi daha sık “düzeltmek ve yapmak” isteyeceklerini söyledi. Bunun mümkün olmadığı ve yeni bir şey satın almaları gerektiği durumlarda katılımcılar paralarını nereye harcayacakları konusunda daha dikkatli olmak istediklerini söylediler.
Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki 23 yaşındaki illüstratör ve tasarımcı Nora Zeid, “Tüketimimi küçük yerel işletmelere yönlendirmeyi düşünüyorum” dedi. “Son zamanlarda ne kadar acı çektikleri ve büyük şirketlerin aksine hayatta kalma olasılıklarının daha az olması kalbimi kırıyor.”
2) Yavaşlamak ve Kendimize Daha Az Baskı Uygulamak
Evlerimizde sıkışıp kalmak çoğumuza, yıllarca bir koşuşturma içinde “doğru” işleri yapmak ve “doğru” olaylara katılmak, bu statü kovalama macerasımom bizi yorduğunu fark etti. Bunlar için kendimize baskı yaptığımızı anlamamızı sağladı.
ABD’de anonim kalmayı tercih eden bir Vox okuyucusu; “Karantina beni çocukluğumdan beri yapmadığım bir şekilde yavaşlamaya zorladı. Lise ve kolejden 20’li yaşlarıma ve yüksek lisans programına kadar hayatımın yarısı boyunca sürekli hareket halindeyim. Her zaman meşgul olmayı seven biri olduğumu söyledim, ama son iki aylık zorunlu yavaşlama beni gerçekten hayatımın ilerliyor gibi görünmesini istediğim şey hakkında düşünmeye çağırdı. Hayatımın en önemli yönlerini – çevrenizdeki her şeye değeceğini gösteren insanlarla- solumak, ifade etmek ve odaklanmak için bilerek yaşamımı inşa etmenin nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışıyorum.”
Bazı genç katılımcılar kendilerine daha az kariyer baskısı yapmak istediklerini söylediler çünkü artık işin hayattaki en önemli şey olmadığını anlıyorlar. Birkaç yetişkin ise Covid-19 gelmeden emekli olmayı düşündüklerini söyledi; salgın onları sonunda emekli olmaya itti. Daha önce emekli olanlar için bile, karantinanın yarattığı yavaş yaşam temposu bir rahatlama getirdi.
Savannah, Georgia’da yaşayan Patricia Murray’ın karantina sonrası amacını “her uyanma anını bir tür bağlılıkla doldurmamak” olarak belirtti. “Benim gibi emekli kişilerin bile boş zamana ihtiyacı var. En az ücretli işlerde yaptığım kadar gönüllü olarak da çalışıyorum; yavaşlamak yaptığım en büyük değişiklik ve iyi hissettiriyor. ”
Yine, yavaşlamanın da büyük bir ayrıcalık gerektirdiğini belirtmek gerekir. İş gücünden çıkarılan milyonlarca kişi daha az değil, daha çok çalışabilmeyi diliyor. Ve bazı yaşlı ve bağışıklığı zayıflamış insanlar henüz güvende hissetmedikleri halde işlerine geri dönmek zorunda kaldılar, çünkü gelire ve işveren tarafından sağlanan sağlık sigortasına ihtiyaçları var.
3) Aileye ve Arkadaşlara Öncelik Vermek
İşler iyi gitmediğinde, kimin gerçekten meydana çıktığını görürsünüz. Birkaç kişi bu zor dönemde orada bulunan aile üyelerini ve arkadaşlarını takdir etmek istediklerini söyledi ve koronavirüs geçtikten çok sonra, yeniden bu grupla ilişkilerini tazelemek istediğini belirttiler.
Syracuse Üniversitesi’nden yeni mezun olan Andrew Goldberg, “Karantina, insanlara onlar hakkında ne hissettiğimizi söylemenin gerekliliğini pekiştirdi. Sosyal mesafe ve evde kalma kuralları uygulandığında, dünyadan soyutlanmış hissetmek her zamankinden daha kolay. Ancak günler haftalara kadar uzadıkça, mutlu kalabilmemin tek yolunun, önemsediğim insanların kendileri hakkında tam olarak nasıl hissettiğimi bildiklerinden emin olmak olduğuna karar verdim ” dedi
Diğerleri, bu küresel pandeminin tuhaf, eşi görülmemiş doğasının, uzun süredir konuşmadıkları insanlara ulaşmalarına olana sağladığını vurguladı. Birdenbire kendilerini yabancı aile üyeleri veya eski üniversite oda arkadaşlarıyla dünyanın dört bir yanında Zoom’da buldular.
Emekli bir konuşma ve dil patoloğu olan Nancy Skinner Ringier, “Yaşça büyük yeğenlerimle yıllardır konuştuğumdan daha fazla konuştum” dedi.
4) Birbirine Bağlı Dünyada Etik Eylem ve Aktivizm
Bu belki de en cesaret verici ortak cevaplardan biri: İnsanlar küresel sağlık krizinin birbirimize ne kadar bağlı olduğumuzu gösterdiğini ve salgın bittikten sonra başkaları için daha fazlasını yapmaya devam etmek istediklerini söylediler. Yardımseverlik nedenleriyle daha fazla bağış yapıyorlar, karbon ayak izlerini azaltmak için daha çok çalışıyorlar ve politik aktivizmle uğraşıyorlar.
Illinois, Tazewell County’den Erin Brown, “Evimi, bağlı olduğum üç farklı ilçe karşılıklı yardım koalisyonunun merkezi olarak tutmak istiyorum” dedi. “Şu anda burada teslimat gönüllülerinin ve muhtaç halkın toplamaya geldiği bağışlarım var. İnternet paketimin bir parçası olan sabit hattım daha önce hiç kullanılmadı, ancak şimdi karşılıklı yardım için irtibat numarası olarak kullanılıyor. İyi bir yerdeyim, bu üç ilçenin de yakınındayım ve karşılıklı yardımın bir süre daha hayati olacağını düşünüyorum. ”
Milyonlarca insan polis şiddeti karşısında ırksal adalet için savaşıyorlar.
“Uzun zamandır güncel haberlere ayak uyduramadım. Nedenini görmek zor değil – dünyamız kötüye sürükleniyor ve zihinsel sağlığım da o kadar kötü ”diyor ABD’deki 27 yaşındaki bir okuyucu olan Adrian DeRoy.
5) Günlük Egzersiz Yapmak
Bu da bir diğer yaygın olan yanıttı. Daha önce formda olmayan birçok kişi, karantina ile başa çıkmanın bir yolu olarak koşu, yoga ve diğer etkinliklere merak saldılar ve günlük egzersizin hayatlarını ne kadar geliştirebileceğine şaşırdılar.
ABD’de bir Vox okuyucusu olan Katie Reynolds; “Evden çıkma konusunda çaresiz kalınca, nihayet günlük bir egzersiz rutini edinebildim. Her sabah kısa bir koşu bile ne kadar fark yaratıyor! Uykum daha iyi, beynim daha net düşünüyor, ruh halim iyileşiyor ve diğer iyi alışkanlıklara ayak uydurmak daha kolay hale geliyor. Kesinlikle bu alışkanlığı koruyacağım.”
6) Yemek Pişirmek, Vejetaryen Beslenme, Bitki Yetiştirmek
Evet, maya saplantısı bir gerçek. Birkaç kişi mayalar hakkında parlak fikirlerle yazdı.
“Sanırım hamur mayamı koruyacağım. Şu anda ailenin evcil hayvanı gibi, ”dedi New Orleans’ta yaşayan Matthew Schreiber.
Ekmek pişirmeye ek olarak, insanlar turşu vb. şeyler için mayalamayı sürdürmeyi ve genellikle daha az işlenmiş yiyecekler yiyebilmeleri için evde daha fazla yemek pişirmeyi planladıklarını belirtti.
Özellikle, insanlar daha fazla vejetaryen yemek pişirmek ve et tüketiminden uzak durmak istiyorlar. Bu istek, sadece bazı ABD marketlerinde et kıtlığı olduğu gerçeğinden değil, aynı zamanda Çin’deki canlı hayvan pazarının koronavirüse yol açmış olabileceği ve Amerika’daki etin yüzde 99’unu tedarik eden dev fabrika çiftliklerinin de salgın riski taşıması gerçeğinden kaynaklanıyor.
İnsanların birçoğu verandalarında nane ve kişniş gibi büyüyen bitkilerin veya pencere pervazlarındaki küçük bardaklarda kereviz ve yeşil soğan gibi sebzelerin tadını çıkardıklarını söyledi.
Koronavirüs krizinin bu reaksiyonu başlatması gerçekten şaşırtıcı değil. Doğaya dönme dürtüsü, büyük bir belirsizlik anında psikolojik konforun yanı sıra tedarik sorunlarına karşı pratik bir koruma sunuyor: mağazalarda yiyecek tükenirse, en azından sebzelerimiz olacak!
7) Doğada Daha Fazla Zaman Geçirmek
Açık havaya çıkmak, çoğumuz için, karantina sırasında akıl sağlığımızı korumak için çok önemli bir yoldu. Özellikle, ebeveynler evde kapalı kalan çocuklarına etrafta koşma ve bir miktar enerji salma şansı vermek istemiş olabilirler (açıkçası, ebeveynlerin zihinsel sağlığı da muhtemelen çocuklarınki için önemlidir).
Atlanta’daki ressam Sharon Lapin “Çocuklarla verandada ‘sessizliği dinleme’ adında bir sabah rutini geliştirdim. Bu, çok hareketli olan küçük çocuklarımla güne sakin bir başlangıç yapmanın harika bir yolu” dedi.
Diğer insanlar ise sadece doğal dünyayla yeniden bağlantı kurma şansının tadını çıkarıyor. Doğanın ritmleri ve esnekliği endişeli zihinlerimizi sakinleştirmeye yardımcı olabilir.
New York eyaletinden Camille Costa Nerney, “Daha az dikkat dağıtan bir bölgede kalmak ve doğal dünyadan (yürüyüş, kano) yararlanarak ve karavanla geziler yaparak eşimle geçirdiğim zamanın tadını çıkarmak istiyorum” dedi.
8) Evden Çalışmak, Eğer Mümkünse
Dünyanın dört bir yanındaki karantina milyonlarca insanın aniden evden çalışmasına neden oldu ve tahmin edin ne oldu? Ofislerimizde olduğu gibi kendi evlerimizin ve eşofmanlarımızın rahatlığında da birçok iş yapabileceğimiz ortaya çıktı.
Tabii ki, birçok insan için bu bir seçenek değil. Evden çalışmak bir ayrıcalık. Bununla birlikte, uzaktan çalışmak, 9’dan 5’e ofis işi kadar pratik olmadığı efsanesinin sadece bir efsane olduğu kanıtlamıştır. Bazıları evden çalışmanın aslında benzersiz faydalar sağladığını buluyor.
“Ben danışmanlık psikoloğuyum ve uzaktan müşteri çalışmaları yapıyorum. Uzaktan yapmaya devam edeceğimi düşünüyorum! Oldukça kullanışlı, ”dedi Raphael Doval-Santos. “Çalışmam da daha küresel hale geliyor ve yeni müşterilerim artık sadece şehrimde değil.”
Bazı katılımcılar artık işe gidip gelmek zorunda kalmadıklarını söylediler. Bu ise, kirliliği engellemek, daha fazla uyku ve daha az stres anlamına geliyor.
“Aslında bunu artık seviyorum; bu şekilde daha iyi ”diyor Filipinler’deki bir veri yönetim şirketinde çalışan 36 yaşındaki müşteri hizmetleri ekibi lideri Hermee Sorneo. “Evden çalışmanın çok yararı var ve bence dünya bunu en az üç ay boyunca en az 10 yılda bir salgın ile veya salgın olmadan yapmalı.”
…
Editörün Notu
Karantinanın “normal” olarak düşündüğümüz davranışlarımızı sorgulattığı su götürmez bir gerçek. Üretmeye odaklanmadan tüketime takıntılı olmamız, koşturmaca ve günlük hayat stresinde sevdiklerimizi unutmamız ve şehirlerin içinde sıkışıp doğal olana gereken değeri vermememiz de bu “normal” in bize getirdikleri. Karantinada bunları sorgulayıp daha iyiye yönelmek ve her alanda sürdürülebilirliği sağlamak da bizlerin elinde. Daha çok sebzeye yönelmek, para harcarken gerekli mi diye belki 2 kere düşünmek veya aldığımız ürünün parasının nereye gittiğini sorgulamak bu dünyada daha fazla kalmamızı sağlayacak. O yüzden belki de karantina bir anlamda bize iyiyi başarabileceğimizi göstermiştir ve daha sağlıklı bir “normal” e dönmeyi mümkün kılacak alışkanlıklar edinmemize sebep olmuştur. Siz hangi alışkanlıkları kazandınız ve devam ettirmek istiyorsunuz?
Yorumlar (0) Yorum Yap