Her Durumda Sizi Motive Edebilecek Aşırı Pozitif 15 Film

kendi dünyasında

kendi dünyasında

Dünyamda yer tutan gelişmeleri uzay boşluğuna bırakıyorum.

Film türlerini çoğu zaman farklı ruh halleriyle veya farklı kişiliklerle eşleştiririz. Siz de komedi, korku, romantik ya da aksiyon gibi farklı türleri sevebilirsiniz. Fakat bu kategorilerden herhangi birine dahil edemediğimiz filmler de vardır. Bu filmler sizi güldürmez ya da korkutmaz. Aşırı pozitifliği sayesinde sizi sadece motive eder, yaşama sevincinizi arttırır.

Bright Side bu motive eden pozitif filmlerden harika bir liste yapmış. Bu harika listeyi kolay ulaşılabilir bir yerlerde saklamanızı tavsiye ederiz. ?


1) The World’s Fastest Indian – Efsane Adam (2006)

IMDb: 7,8
Gençlik hayallerinin kaybolmasına izin vermeyen bir adam… Anthony Hopkins gerçek bir hikâye ile karşımızda dünya hız rekoru efsanesi Burt Munro rolünde. Yaşamı boyunca klâsik Indian motorsikletini mükemmelleştimeye çalışan Burt, dünyanın bir ucundan Utah’taki Bonneville tuz çöllerine motorunu denemek için yola çıkar. Karşılaştığı tüm zorluklara rağmen, yeni hız rekorunun sahibi olur. 1967 yılında Munro tarafından kırılan dünya rekorunu henüz geçebilen kimse olmadı ve efsanesi günümüze kadar geldi.

2) The Straight Story – Straight’in Hikayesi (1999)

IMDb: 8,0
Sıradışı bir David Lynch filmi.Alvin Straight ve kızı küçük bir kasabada yaşamaktadır. Az paraları vardır ve Alvin şeker hastasıdır. Araba kullanamaz, kendi başına yürüyemeyecek haldedir ama söz dinlemez ve inatçı biridir. Eve gelen bir telefonla 10 yıldır görmediği abisinin bir kalp krizi geçirdiğini öğrenir. Bunun üzerine Alvin macerasına başlar, hem de bir çim biçme makinası ile…Yüzlerce mil, bir sürü yeni insan, 6 haftalık bir macera. Sonuçta Alvin hedefine ulaşır.Filmin müziklerini her zaman ki gibi Angelo Badalomenti usta yapmış. David Lynch bu sefer basit, sıcak, düz bir filmle karşımızda.

3) Coach Carter – Koç Carter (2005)

IMDb: 7,3
Eskiden başarılı bir basketbol oyuncusu olan Ken Carter, mezun olduğu Richmond Lisesinden gelen koçluk teklifini kabul eder.
Koç Carter oyuncularının sahada kazananlar olmasının yanında, sınıflarında da çok başarılı olmalarını istemektedir. Bundan dolayı tüm oyuncularını, ortalamalarını 2.3’ün üzerinde tutacaklarına, sınıfta en ön sırada oturacaklarına ve tüm derslere gireceklerine dair bir sözleşme imzalamaya zorlar. İş disipline geldiği zaman koç Carter tamamen acımasızdır, kondisyonun ve defansın her zaman hücumdan önemli olduğunu savunmuş ve takımını da bu yönde çalıştırmaya başlamıştır. Programı işlemiştir, takım sezona müthiş bir başlangıç yapmış ve her şey çok iyi gitmektedir. Ta ki oyuncuların akademik ilerleme raporları gelinceye dek…

4) The Way Way Back – Geri Dönüş Yolu (2013)

IMDb: 7,4

14 yaşındaki Duncan’ın annesi Pam, annesinin erkek arkadaşı Trent ve onun kızı Steph ile çıktığı yaz tatilinin hikayesi anlatılıyor.

5) Everybody’s Fine – Herkesin Keyfi Yerinde (2009)

IMDb: 7,1
Frank Goode duygusal, duyarlı bir babadır. Bir gün dört yetişkin çocuğunu görmek için yollara düşer. Bu yolculukta kaybedeceğini hiç düşünmediği bir şeyi fark edecektir. Herşeyden üstün tuttuğu ailesinin kaybının düşüncesi dahi onu dehşete düşürmektedir. Frank kısa sürede karısının ona olan sevgisiyle, aile hayatının detaylarından onu koruma ihtiyacı hissettiğini fark eder, endişeleneceğini bildiği şeylerden. Yolculuğu sırasında düşünecek zamanı, onu daha kapsamlı konuşmalara iten yabancılar olur ve Frank şunu fark eder: çocuklarının onunla daha dürüst olmasını istiyorsa, onunla daha sık konuşmaya başlamalarını istiyorsa ve iyi haberlerin yanı sıra kötü haberleri de paylaşmalarını istiyorsa, kendini değiştirmeye başlamalıdır.

6) Gifted Hands: The Ben Carson Story – Yetenekli Eller: Ben Carson Hikayesi (2009)

IMDb: 7,8
Bir başyapıt adayı film. Filmde bir çocuğun hayatını kurtarmaya çalışan bir cerrahın başarı ve kayıp yönündeki düşünceleri seriliyor.Umudun hala var olduğu ancak ölmediği tek yerden bahsediliyor.

7) Bend It Like Beckham – Hayatımın Çalımı Beckham (2002)

IMDb: 6,7
Hindistan’da yaşayan genç bir kız olan Jesse’nin hayattaki tek tutkusu futboldur. Ailesinin tüm itirazlarına rağmen profesyonel anlamda futbol oynamayı isteyen Jesse, bir gün bu hayalini gerçekleştirme fırsatını yakalar. Daha profesyonel bir futbol takımına kabul edilen genç kız, ünlü futbolcu David Beckham gibi olabilmenin hayallerini kurmaktadır. Ancak bu hayaller ailesi tarafından futbol oynarken yakalanmasıyla suya düşmek üzeredir.
Dünyayı kasıp kavuran futbol tutkusunun, İngiltere’de yaşayan Hintli bir kız üzerindeki etkilerini konu edinen sevimli komedi Bollywood’tan çıkma.

8) Alexander and the Terrible, Horrible, No Good, Very Bad Day – Alexander ve Felaket, Korkunç, Berbat, Çok Kötü Bir Gün (2014)

IMDb: 6,2
12 yaşındaki Alexander’ın (Ed Oxenbould) başına her türlü talihsiz olay gelmektedir. Üstelik Alex, bunun sadece kendi başına geldiğine inanmaktadır. Doğum gününün gecesi bir dilek tutar, tüm ailesinin kötü bir gün geçirmesini diler. İnanılmaz bir şekilde dileği kabul olur ve annesi, babası ve kardeşleri feci bir güne uyanırlar. Hepsinin başına türlü şanssızlıklar gelmektedir ve Alex bu durumdan kendini sorumlu tutar.

9) One Chance – Bir Şans (2013)

IMDb: 6,8
Film Amerika’nın ünlü bir yetenek yarışmasından çıkan Paul Potts’un yükselişini konu alıyor.

10) Begin Again – Yeniden Başlamak (2013)

IMDb: 7,3
New York’ta büyük bir müzik yapım şirketinin kurucusu olan, ancak başarılı günleri geride kalmış, üstelik ailesiyle sorunlar yaşayan prodüktör Dan Mulligan (Mark Ruffalo) şirketteki işinden de çıkarılmıştır. Müthiş bir moral bozukluğuyla gittiği mekanda, kendi yazdığı bir şarkısını söyleyen İngiliz Gretta James’in (Keira Knightley) performansından çok etkilenir ve birlikte bir albüm çıkarmak istediğini söyler. Yıldızı parlayan şarkıcı sevgilisinden yeni ayrılan, esasen söz yazarı olan Gretta, önce pek istemese de teklifi kabul eder. Ancak kayıt için bir stüdyo bulamayan ikili, yanlarındaki yetenekli müzisyenlerle birlikte New York’un birçok açık hava mekanında şarkılarını kaydetmeye başlayacak ve aralarında sağlam bir bağ kurulacaktır.

11) Love & Basketball (2000)

IMDb: 7,2
Love & basketball, en büyük tutkusu basketbol olan iki gencin hikayesini anlatıyor. Monica, basketbolda oldukça yetenekli olan bir kızdır. 11 yaşındaki Monica, aynı mahallede yaşadığı arkadaşı Quincy ile birlikte günlerini basketbol oynayarak geçirir. Gençlerin en büyük hayali Monica’nın babası gibi NBA’de oynayabilmektir. Birlikte büyüyen Monica ve Quincy zamanla birbirlerine aşık olur. Lise döneminde farklı kariyer yolunu seçen Monica ve Quincy ilişkilerini sürdürmek için çabalasa da ayrılmak zorunda kalır. Fakat onların yolları tekrar kesişecektir. Gina Prince-Bythewood’un yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Sanaa Lathan, Omar Epps, Alfre Woodard, Dennis Haysbert, Debbi Morgan gibi isimler yer alıyor.

12) Wimbledon (2004)

IMDb: 6,3
Peter Colt (Paul Bettany) parlak tenis kariyerinde hızlı bir düşüş yaşamaktadır. Emekliliğin eşiğine gelmişken dünyanın en prestijli şampiyonasına katılmak için eline bir fırsat geçer. Bu onun son şansıdır. Diğer bir tarafta ise Lizzie Bradbury (Kirsten Dunst) kariyerinin doruğundadır ve aklında kazanmaktan başka bir şey yoktur.

13) Salmon Fishing in the Yemen – Yemen’de Somon Avı (2011)

IMDb: 6,8
Fred Jones mükemmel bir balıkçıdır.Balık konusunda uzmanlaşmış ve bir çok balık türü hakkında bilgiye sahiptir.Film, düşündüğü bir teoriyi ispatlamak üzere Yemen’e giden Fred Jones’in başından geçen olayları konu alıyor.

14) Goal! – Gol! (2005)

IMDb: 6,7
Futbol tutkusuyla yanıp tutuşan bir gencin dramı üzerine kurulan film için başrol oyuncusu Kuno Becker şöyle diyor: Futboldan hoşlanmıyorsanız bile bunun bir önemi yok. Sonuçta bu filmi seveceksiniz.Çünkü evrensel duyguları anlatan bir öyküsü var.

15) Last Chance Harvey – Aşka Son Şans (2008)

IMDb: 6,7
New York’lu Harvey Shine, bir jingle yazarı olarak çıkmaza girmiş işini kaybetme noktasındadır. Patronundan son bir şans koparmıştır. Önce haftasonunda Londra’ya kızının düğününe gidecek ve pazartesi günü önemli bir toplantı için geri dönecektir. Kızının kilisede yürümek için üvey babasını seçtiğini öğrendiğinde yıkılmış bir halde, düğün yemeğine kalmadan havaalanına geri döner. Fakat uçağı da kaçırmıştır, böylelikle işini devam ettirme şansını da. Bunca sıkıntı arasında havaalanında bir kadeh içki içerken, onun hayatını derinden etkileyecek bir sürprizle karşılaşacaktır.
Kaynak.
Kategoriler: Kültür

Yorumlar (0) Yorum Yap

/