Ryan Gosling’in oyunculuk yeteneklerini bilmeyen biri için Ryan Gosling filmleri denildiği zaman akla muhtemelen sıradan romantik komedi filmleri gelecektir. Çünkü ilk bakışta Ryan Gosling, gerek yakışıklılığı gerek de karizmasıyla ön plana çıkıyor fakat son yılların en yetenekli aktörlerinden biri olduğu su götürmez bir gerçek.
Kendisiyle özdeşleşen donuk bakışları ve komediden aksiyona, müzikalden gerilime kadar geniş bir yelpazede sunduğu oyunculuk yetenekleri, kaliteli senaryolarla birleşince ortaya çok iyi filmler çıkıyor. Öyle ki, sadece vücudunu, yakışıklılığını ve karizmasını kullanarak sıradan filmlerde oynayıp, kariyerini bu yönde inşa edebilirdi. Ancak Ryan Gosling, seçici bir davranış sergileyerek, yeteneklerini her defasında ispat etmeyi seçti ve başardı.
Biz de filmografisinde birbirinden değerli filmler barındıran oyuncunun IMDb puanlarına göre en iyi 10 filmini sizler için derledik. Gelin, Ryan Gosling filmleri listemize hep birlikte göz atalım.
IMDb puanlarına göre en iyi Ryan Gosling filmleri:
- La La Land (Aşıklar Şehri)
- Blade Runner 2049
- The Big Short (Büyük Açık)
- Drive (Sürücü)
- The Notebook (Not Defteri)
- Crazy, Stupid, Love. (Çılgın Aptal Aşık)
- The Nice Guys (İyi Adamlar)
- First Man (Ay’da İlk İnsan)
- Lars and the Real Girl (Gerçek Sevgili)
- Blue Valentine (Aşk ve Küller)
10) Blue Valentine – Aşk ve Küller (2010) | IMDb: 7.3
- Tür: Dram, Romantik
- Yönetmen: Derek Cianfrance
- Oyuncular: Ryan Gosling, Michelle Williams, John Doman
Ryan Gosling filmleri listemizin ilk filmi Blue Valentine. Film, son yılların en çarpıcı aşk hikâyelerinden. Dean ve Cindy arasındaki evlilik büyük bir sallantı yaşamaktadır ve bu sallantının sonucu olarak evlilik, büyük bir başarısızlık ile sonuçlanır. Çift, aslında birbirini çok seviyordur fakat evliliği sürdürememişlerdir.
Her ikisi de bu süreci çok zor geçirir. Bir süre sonra hem Dean hem de Cindy gençlik yıllarını, yani birbirlerine aşık oldukları dönemleri düşünmeye başlarlar. Filmin temel motivasyonu da tam olarak bu noktada kendini hissettirir. Gençlik yaşlılığa, geçmiş günümüze, erkek kadına, kadın erkeğe, sevgi nefrete, hayal gerçeğe karşı gelir. Bizler de bu zıt kavramların çatışması üzerinden oldukça dokunaklı bir hikâyeye şahit oluruz.
9) Lars and the Real Girl – Gerçek Sevgili (2007) | IMDb: 7.3
- Tür: Komedi, Dram, Romantik
- Yönetmen: Craig Gillespie
- Oyuncular: Ryan Gosling, Emily Mortimer, Paul Schneider
Lars, ağabeyi Gus ve karisi Karin’in evinin garajında yaşayan biridir. Babasının ölümünün ardından gün geçtikçe içine kapanan Lars, insanlarla olan iletişimini de her geçen gün daha sınırlı duruma getirmiştir. Gus ve Karin, Lars için çok endişelidirler. Ancak günlerden bir gün Lars, onları kız arkadaşı ile tanıştıracağını söyler. Gus ve Karin, bu habere çok sevinirler fakat hiç tahmin etmeyecekleri bir olay yaşayacaklardır.
Gus ve Karin, Lars’ın kız arkadaşı ile tanışmak için bir yemek organize ederler. Lars, kız arkadaşım dediği kişiyi yemeğe getirdiğinde ise ortam kelimenin tam anlamıyla buz keser. Çünkü Lars’ın kız arkadaşım dediği kişi oyuncak bir bebektir. Bu durum karşısında şok geçiren Gus ve Karin, Lars’ın akıl sağlığından şüphe etmeye başlarlar. Yine de Lars kötü etkilenmesin diye oyuncak bebeğe gerçek bir kişiymiş gibi davranırlar.
Bir süre ne yapacağını bilemeyen Gus ve Karin, en sonunda Lars’ı aile doktorları olan Dagmar Berman’a götürmeye karar verirler. Film, böylesine psikoloji temelli bir hikâyeyi yer mizahi unsurlarla yer yer de hüzünlü dokunuşlarla süslüyor. Ortaya da mutlaka izlenmesi gereken oldukça başarılı bağımsız bir yapım çıkıyor.
8) First Man – Ay’da İlk İnsan (2018) | IMDb: 7.3
- Tür: Biyografi, Dram, Tarih
- Yönetmen: Damien Chazelle
- Oyuncular: Ryan Gosling, Claire Foy, Jason Clarke
Film, James R. Hansen’ın First Man: The Life of Neil A. Armstrong isimli kitabından uyarlandı. Daha önce Whiplash ve listenin ilerleyen sıralarında bahsedeceğimiz La La Land filmlerinin yönetmenliğini yapan Damien Chazelle tarafından yönetilen First Man, Ryan Gosling’in yakın zamandaki en çarpıcı işlerinden biri. Ay’a ayak basan ilk insan olan Neil Armstrong’u canlandıran Ryan Gosling, gerçekten de etkileyici bir performansa imza atmakta.
Tarihin en ikonik anlarından biri olan, NASA’ya ait Apollo 11’in Ay’a inişi ve Ay’a ayak basan ilk insan olan Neil Armstrong’un hikâyesi konu alınıyor. Her ne kadar merkezde Apollo 11’in Ay’a iniş görevi yer alsa da, bu görev benzeri filmlere kıyasla biraz daha arka plana atılıyor. Odak noktası, Neil Armstrong’un bu görevi alana kadar yaşadığı kişisel süreç. Kızını kaybetmesi, eşi ile yaşadığı problemler, psikolojik çıkmazlar derken Neil Armstrong’un Ay’a ayak basana kadar neler yaşadığına şahit oluyoruz.
7) The Nice Guys – İyi Adamlar (2016) | IMDb: 7.4
- Tür: Aksiyon, Suç, Komedi, Gerilim
- Yönetmen: Shane Black
- Oyuncular: Ryan Gosling, Russell Crowe, Angourie Rice
1970’li yılların Los Angeles’ındayız. Dikkat özelliği ile ünlü araştırmacı Jackson Healy ve sakar ama şanslı özel dedektif Holland March, gizemli bir olayı çözmek için bir araya gelir. Görevleri, intihar eden eski bir porno yıldızının soruşturmasını yürütmektir. İkili, soruşturmaya başlar başlamaz hedef tahtası hâline gelirler. Özellikle yüksek statüdeki devlet yetkililerinin sert uyarılarına, hatta tehditlerine maruz kalırlar.
Soruşturmanın sonuca kavuşmasını sağlayacak bir sır vardır ve bu sırrı öğrenmek için kayıp bir kızın bulunması gerekir. Sırrı bilen tek kişi olan bu kız, intihar eden porno yıldızının ölümünü açığa çıkaracaktır. Jackson Healy ve Holland March, tüm bu süreçte aksiyon, gerilim ve komedi dolu anlar yaşayacaktır.
6) Crazy, Stupid, Love. – Çılgın Aptal Aşık (2011) | IMDb: 7.4
- Tür: Komedi, Dram, Romantik
- Yönetmen: Glenn Ficarra, John Requa
- Oyuncular: Ryan Gosling, Steve Carell, Julianne Moore
Cal Weaver, 40’lı yaşlarında olan ve kusursuz denilebilecek hayata sahip biridir. Lise aşkıyla evli olan Cal, bunun yanı sıra harika çocuklara, güzel bir eve ve iyi bir işe sahiptir. Ancak günlerden bir gün eşi Emily tarafından aldatıldığını ve Emily’nin boşanmak istediğini öğrenir. Tüm bu süreç Cal’ın hayatını bir anda tepetaklak eder.
Uzun süredir evli olan ve sosyal yaşamdan uzak kalan Cal, deyim yerindeyse bir anda sudan çıkmış balığa döner. Akşamları evinin yakınındaki bir barda, yüzü asık şekilde içki içmekten başka bir şey yapmaz. Yine bir gün o bardayken Jacob adından biri ile tanışır. Jacob, Cal’ın tam tersine çapkın, flört sevdalısı, hayatını tamamen kadınları tavlamaya adamış biridir.
Jacob, Cal’ın durumunu öğrendikten sonra onu himayesi altına alır. Bekar bir hayat nasıl yaşanır dersleri vermeye başlar. Cal’ın eski eşini unutması için ona flört bağımlısı kadınlardan, erkeksi içkilerden ve herkesten farklı gösterecek bir stil anlayışından bahseder.
Jacob, Cal’a tüm bildiklerini öğretmeye devam ederken Hannah isimli bir kadınla tanışır. Hannah’yı tavlamak için her zamanki gibi klasik taktiklerini uygular fakat bu taktikler işe yaramaz. Bu durum Jacob’ın Hannah’yı bir türlü aklından çıkaramamasına neden olur. Öte yandan Cal’ın oğlunun bakıcısı olan Jessica, Cal’a delicesine aşıktır. Jacob ve Cal, kendilerini bir anda çıkmaz bir aşk hikâyesinin içinde bulurlar.
5) The Notebook – Not Defteri (2004) | IMDb: 7.8
- Tür: Dram, Romantik
- Yönetmen: Nick Cassavetes
- Oyuncular: Ryan Gosling, Rachel McAdams, James Garner
Ryan Gosling filmleri listemizin en özel filmlerinden birinde sıra. Sadece Ryan Gosling filmografisinin değil, dünya sinema tarihinin en özel romantik yapımlarından biri kabul edilen The Notebook ile devam ediyoruz. Ryan Gosling’i bir anlamda dünyaya tanıtan film, Noah ve Allie adındaki çiftin aşk hikâyesini anlatıyor.
1940’lı yıllar… ABD’de Güney Carolina’da yer alan Seabrook Adası’nda yaşayan Noah, bir değirmende işçi olarak çalışmaktadır. Allie ise yaz tatilini geçirmek için ailesiyle birlikte adaya gelmiştir. Bir karnavalda tanışan Noah ve Allie, tanıştıkları gibi birbirlerine aşık olurlar. Aralarındaki sınıfsal farkı umursamadan masal gibi, rüya gibi bir yaz geçirirler.
Her şey yolunda gidermiş gibi gözükürken 2. Dünya Savaşı’nın ayak sesleri duyulmaya başlar. Noah, orduya katılara savaşa gitmek zorunda kalır. Bir an olsun Allie’yi aklından çıkaramaz. Allie ise gönüllü olarak bir askeri hastanede çalışmaya başlar. Yıllar geçer ve bu ikili bir türlü birbirlerinden haber alamazlar. Ta ki o güne kadar! Noah savaştan döner dönmesine fakat Allie, çalıştığı hastanede tanıştığı Lon ile evlenmek üzeredir. Aralarındaki tutkulu aşk, onları yeniden bir araya getirebilecek midir?
4) Drive – Sürücü (2011) | IMDb: 7.8
- Tür: Suç, Dram
- Yönetmen: Nicolas Winding Refn
- Oyuncular: Ryan Gosling, Carey Mulligan, Bryan Cranston
Drive, Ryan Gosling filmleri listemizin en kendine has yapımlarından biri. Film, gündüzleri Hollywood’da dublörlük, geceleri de üstün araba sürüş yetenekleri olduğu için soygunlara katılarak şoförlük yapan “Driver” lakaplı bir karakterin hikâyesini anlatıyor. Sürücü, bir gün şans eseri komşusu Irene ile tanışıyor. Irene, kocası hapiste olan ve tek çocuğuyla birlikte yaşayan genç ve güzel bir kadın. Sürücü, Irene’den çok hoşlanıyor ve onun kocasına yardım etme isteğini geri çevirmiyor.
Sürücü’nün Irene’in kocasına yardım etme hamlesi, hem onun hem de Irene ve çocuğunun başına büyük bir belaya sokuyor. Başta Sürücü olmak üzere, Irene ve çocuğu bir anda Los Angeles’ın en tehlikeli adamlarını peşine takıyorlar. Sürücü, tüm kariyerini bir kenara bırakarak kendisini, Irene’i ve çocuğunu kurtarmak için yapmayı en iyi bildiği şeyi yapmaya başlıyor: Araba sürmek!
Film, 64. Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazandı. Ayrıca filmin açılış sahnesi, son yılların en iyi açılış sahnelerinden biri olarak hafızalarda yer edinmiş durumda. Aynı şekilde soundtrack seçimi de yine filmle özdeşleşmiş, mutlaka dinlenmesi gereken bir parça.
3) The Big Short – Büyük Açık (2015) | IMDb: 7.8
- Tür: Biyografi, Komedi, Dram, Tarih
- Yönetmen: Adam McKay
- Oyuncular: Ryan Gosling, Christian Bale, Steve Carell
Bankacılık sektöründe yer almasalar da ekonomik hakkında hatırı sayılır bilgiye sahip 4 kişinin hikâyesi anlatılıyor. 2000’li yılların ortasında yaşanan büyük ekonomik krizi önceden sezen bu 4 kişi, “Büyük Açık” adını verdikleri bir fikir bulurlar. Aslında krizin yaklaştığı apaçık ortadadır fakat ne bankalar ne de hükümetler bunu görmezden gelirler.
Bu 4 kişi, mevcut durumu iyice tarttıktan sonra “Büyük Açık” olarak adlandırdıkları bu açığı fırsat görüp, değerlendirmeye karar verirler. Ancak bu çok tehlikelidir. Ya her şeylerini kaybedeceklerdir ya da akıl almaz paralar kazanacaklardır. Risk almak, tam da böyle zamanlar için geçerlidir. The Big Short, modern bankacılığın karanlık noktalarına parmak basarken, bu 4 kişi üzerinden sistemi sorguluyor.
2) Blade Runner 2049 – Blade Runner 2049: Bıçak Sırtı (2017) | IMDb: 8.0
- Tür: Aksiyon, Dram, Gizem, Bilim Kurgu, Gerilim
- Yönetmen: Denis Villeneuve
- Oyuncular: Ryan Gosling, Harrison Ford, Ana de Armas
İlk olarak 1982 yılında Ridley Scott tarafından çekilen Blade Runner, sinema tarihinin en özel yapımlarından biri olarak kabul ediliyor. Öyle ki, bilim kurgu sineması denildiğinde akla gelen ilk filmlerden. 2017 yılında çekilen devam filminde ise bu sefer yönetmen koltuğunda son yılların en saygıdeğer yönetmenlerinden Denis Villeneuve oturmakta.
İlk filmde yaşanan olayların üstünden 30 yıldan fazla zaman geçmiştir. Los Angeles Polis Departmanı’nda görev yapan Memur K, bir sırrı ortaya çıkarır. Bu sır, insanlığı büyük bir kaosa sürükler. Hatta öyle ki, bu sırrın açığa çıkması yüzünden insanlığın sonu bile gelebilir. Memur K’in felaketi önleyebilmesi için Rick Deckard adındaki eski ödül avcısını bulması gerekir. Ancak bulması yetmez. Rick Deckard’a soracağı sorulara cevap alması şarttır.
1) La La Land – Aşıklar Şehri (2016) | IMDb: 8.0
- Tür: Komedi, Dram, Müzik, Müzikal, Romantik
- Yönetmen: Damien Chazelle
- Oyuncular: Ryan Gosling, Emma Stone, Rosemarie DeWitt
Geldik Ryan Gosling filmleri listemizin birinci sırasına. Son yılların en çok ses getiren filmlerinden biri olan La La Land, müzikal sinema tarihinin en özel yapımlarından biri olmayı başardı. Hayatlarını bir yandan düzene sokmaya çalışan diğer yandan kendilerine yeni bir yol bulma uğraşında olan Sebastian ve Mia arasındaki aşk hikâyesi anlatılıyor.
Sebastian, klasik caz müziğini günümüzde de sürdürmeye çalışan, Mia ise oyuncu olma hayaliyle yanıp tutuşan biridir. Ancak her ikisi de yolun henüz çok başındadır. Sebastian, asla tarzı olmayan ve sevmediği müzikler yaparak hayatını kazanırken, Mia da bir kafede garson olarak çalışmaktadır.
İkili, trafiğin çok sıkışık olduğu bir günde tanışırlar. İlk başlarda birbirlerinden hoşlanmasalar da zaman geçtikçe aralarında büyük bir aşk filizlenmeye başlar. Sebastian ve Mia hem tutkulu bir aşk yaşarlar hem de birbirlerine hayallerine ulaşma konusunda destek olurlar. Başka bir deyişle, birbirlerine kelimenin tam anlamıyla büyülü bir dünyanın kapılarını açmışlardır.
Sebastian ve Mia için her şey yolunda giderken yollar yavaş yavaş ayrılır. Hayallerine olan tutkuları, aşklarının önüne geçer. Tartışmalar kavgaya dönüşür, yeri gelir hayaller aşkın yerini, yeri gelir aşk hayallerin yerini alır. Hayat, onlar için bambaşka bir senaryo hazırlamıştır.
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap