İnsanların Neden Hüzünlü ve Melankolik Şarkılar Dinlediğini Açıklayan Bilimsel Araştırma

Hayatta belirlediğimiz tüm hedeflerimiz mutlu olmak üzerine. Başladığımız her işte, yeni bir ilişkide ve verdiğimiz her kararının bizi götüreceği mutluluğu düşünerek hareket ediyoruz.

Bir de hesaba katamadığımız hayatın gerçekleri var. Her zaman sonuç mutluluk ve sevinç olmuyor. Aşkımızı, mutsuzluğu ve umutsuzluğumu yaşarken kendimizi daha çok dibe çekip hüzünlü şarkılara sığınıyoruz.

Peki, bunu neden kendimize yapıyoruz? Zaten yeterince üzgün ve mutsuzken kendimize daha fazla mutsuzluk vermeye mi çalışıyoruz?

İnsanların melankolik şarkıları acısını ve mutsuzluğunu artırmak için dinlediği sanılsa da ortaya çıkan sonuçlar çok farklı.

Acı çekerken hüzünlü şarkılar dinlememizin nedeni hemen hemen hepimizin tahmin ettiği gibi acımızı daha çok arttırmak ve bunun verdiği haz değil.

Sunkyung Yoon ve ekibi tarafından yapılan araştırmalar sonucunda insanlar hatıraları hatırlamak ve acılarını daha da arttırmak istemediklerini, sadece daha sakin bir ruh haline bürünmek ve bunu devam ettirmek için hüzünlü şarkılara başvurduklarını açıklıyor.

Yine 2019 Şubat ayında Emotion’da yayınlanan bir makalede, depresyondaki insanların hüzünlü şarkılar dinleyerek kendilerini daha da olumsuz duygulara sokmasının aksine bu türü dinlendirici ve sakinleştirici özelliği sayesinde dinledikleri konusunda kanıtlar sunmakta.

Van den Tol ve Edwards’ın ekibi, yaptığı araştırma sonuçlarına göre hüzünlü şarkılar dinleyen insanların bu şarkılardan nasıl etkilendiğini maddelere ayırarak sıralıyor:

• Ruh haline bağlı olarak, bağlantı arzusu.

• Hatıraları unutmamak için, hafıza tetikleyicisi.

• Kaliteli ve güzel müzik için, estetik değeri.

• Duygularının dışa vurumu için, iletilen mesaj.

• Özdenetim işlevleri (ağlamak gibi) için, etkilerinin yeniden yaşandığı konusunda.

• Bilişsel olarak insanlık adına ortak değerleri yaşamak.

• Yalnız olma duygusundan çıkmak için, üzgün müziği bir arkadaş olarak görmek.

Müzik hangi ruh halinde olursak olalım bizim için bir nevi duyguları dışa vurma durumudur. Duygu durumumuza etki olur ve bizi anlardan kurtarıcı niyetinde onlara sığınırız.

Depresyondaki insanların üzerinde yapılan araştırmalar çeşitlilik gösterdiği gibi birçok değeri de gözler önüne seriyor.

İlgili içerik: Robert Burton’un Melankolinin Anatomisi Adlı Kitabından Alışılmışın Dışında 10 Alıntı