Kendinizi yalnız mı hissediyorsunuz? Eğer hissediyorsanız, bu çok normal. Kişisel bir probleminiz olduğunu düşünseniz de yalnız hissetmek sosyal bir salgın haline geldi. Ve etkileri düşünüldüğünden çok daha fazla. Kronik sosyal izolasyonun sağlığa etkisi, günde 15 sigara içmekle eş değer.
Yalnızlık, küresel bir konudur. Yarım milyon Japon, sosyal izolasyondan şikayetçi. İngiltere, 2018 yılında dünyada bir ilk olarak yalnızlık için bir bakanlık atadı. Avustralya’da, Victoria eyalet milletvekili Fiona Patten de aynı şeyi yaptı. Federal Milletvekili Andrew Giles, bir konuşmasında, “Yalnızlığa hükümet olarak bir cevap vermemiz gerektiğine ikna oldum.” dedi.
Peki, şehirlerin yalnızlıkla ne ilgisi var? Grattan Enstitüsü raporu, şehirleri inşa etme ve örgütleme şeklinin sosyalliğe yardımcı olabileceğini veya sosyalliği engelleyebileceğini açıkladı.
Asla iletişim kurmayan insanlarla dolu bir asansördeki garip sessizliği düşünün. Ve ebeveynlerin sık sık sohbet ettiği bir oyun alanı. Etkileşim olmasının tek sebebi çevre değildir ancak çevre, potansiyel etkileşimi hızlandırabilir veya sınırlandırabilir.
Winston Churchill, bir zamanlar binaları şekillendirdiğimizi ve sonra binaların bizi şekillendirdiğini söylemiştir.
Şehirdeki yalnızlığı “iyileştirebilecek” farklı bir düzen düşünebilir miyiz?
Metro beklerken, yanınızdaki kişiyle iletişim kurmadan zaman öldürdüğünüz sıkça olmuştur. Diana Ong, insanlar arası iletişimi arttırabilmek için Asvot Vale tren istasyonunu “sosyal katılım gereçleri” ile güçlendirdi.
Evcil hayvan sahibi olmak, yalnızlıkla baş etmenin en etkili yollarından biridir. Ancak evcil hayvanınız olduğunda başka insanlara vakit ayırmakta güçlük çekersiniz. Zi Ye, bir evcil hayvanı birden fazla sahip ile buluşturan “Puppy Society” adında bir uygulama çıkardı.
Denise Chan, Melbourne caddelerini inceledi ve birçoğunun Melborne sakinlerinin canlılığının simgesi olmasına rağmen, caddelerin ölü olduğunu tespit etti. İnsanları öğle aralarında iletişim kurmaya teşvik etmek amacıyla bitki bahçeleri, kitap köşeleri ve mobilyalarla yeniden canlandırılan sokaklar tasarladı.
Yalnız yemek yeme zorluğu çeken insanlardan mısınız? Fanhui Ding, Melbourne Üniversitesi’nde öğrenci işletmesi olan bir restoran fikri üretti. Bu restoranda, insanlar aynı masada yemek yiyerek indirimler kazanmakta ve öğrencileri iletişim kurmaları yönünde teşvik etmektedir. Aynı şekilde yalnızlıktan muzdarip birçok uluslararası öğrenciye verilen avantajlarla öğrenciler yemek pişirmeyi, yemek yemeyi ve çiftçiliği terapötik bir aktivite olarak kullandı.
Beverley Wang, yaşanan nüfustaki yalnızlığı gözlemledi. Huzur evine ev sahipliği yapan bir anaokulu tasarladığı “Nurture” adlı projesinde, hikaye anlatma mekanı tasarlayarak yaşlıları anaokuluna gayri resmi öğrenme yardımcıları olarak getirerek onlara bir amaç duygusu kazandırdı.
Sevilen birinin kaybına eşlik eden tamamen farklı bir yalnızlık türü vardır. Malak Moussaoui, bunu düşünerek mezarlıklara yerleştirilmek üzere çiçek yetiştiren bir kurulum tasarladı. Yolda sadece çiçek almak yerine, Malak’ın tasarımı insanları bir araya getirmek, çiçek bahçesini terapötik bir yöntem olarak tanıtmak ve insanlara birlikte yas tutabilecekleri boşluklar yaratmak amacıyla yapıldı. Böylece daha sonra benzer kayıp hikayeleri yaşayan insanlar birlikte vakit geçirerek yalnızlıklarını azaltabilirler.
Bazı öğrenciler, yüksek katlı apartman binalarında daha fazla sosyal etkileşim alanı tasarlamak ve süpermarketleri insanların bir pazar sabahı ziyaret edebilecekleri yerler haline getirmek için çalıştılar.
✍️ Editörün Notu ve Son Düşünceler
Yukarıda yazılan çözümlere baktığımızda birçok ülkede insanlar yalnızlık sıkıntısı çekmekte ve bundan kurtulmak için çaba göstermekte. Yalnızlık kişiye özgü bir problem olmaktan çıktı ve global bir sorun haline geldi.
Kendimizi yalnız hissetme durumunda bunu kabullenmek yerine hayatımızda ve rutinimizde ufak değişiklikler yaparak bunu değiştirme yollarını aramalıyız.
Yorumlar (0) Yorum Yap