25 yıldır Formula 1 izleyicisi olan Levent Karadöl’ün hayatında otomobiller özel bir yere sahip. Yarışları sevdiği kadar araç tamirini de çok seven Karadöl, “Otomobil tutkunuz nasıl başladı?” sorusuna “Çocukluktan gelen bir sevgi.” yanıtını veriyor.
Onun için Formula1 hayatın ta kendisi.
“Açıkçası dünyaya alıcı gözüyle bakmanın başka bir tabiri olabilir mi bilmiyorum. Ama yolu seviyorum, otomobili seviyorum, otomobille yolun özdeşleşmesini seviyorum. Dolayısıyla sürekli burada bu var, şurada şu var gibi kendi gittiğim yolları ezberliyorum. Virajları, kasisleri, ışıkları, dönüşleri… Ankara’dan Alanya’ya 550 kilometrelik yolu avucumun içi gibi bildiğimi iddia ediyorum.”
“Aslında Formula 1’deki birçok ders hayata da uyarlanabilir. Yarışı tam kazanmak üzereyken kaza yapan bir pilotu, bütün işlerini bitirmişken rehavete kapılmış bir insana benzetebilirsiniz. Ya da hayatta bütün her şeyini kaybetmiş bir insanın tekrar zirveye çıkmasını Formula 1’deki mücadele hırsına benzetebilirsiniz. Bence Formula 1 hayattır.”
1994’ten 2019’a kadar kaçırdığı yarış sayısı en fazla 4 ya da 5.
1994 yılının Mayıs ayında pikniğe gittiğini ancak yağmurdan dolayı erken döndüğünü söyleyen Levent Karadöl:
“Eve dönmek zorunda kalınca da televizyonu açtım. Bir kanaldan inanılmaz sesli otomobiller geçiyordu ve 2 tane adam da yarışı anlatıyordu, o yarış benim için hayatımın dönüm noktası oldu.”
Leven Karadöl’ün tutkusu o kadar büyük ki düğününü bile Formula 1 yarışının olmadığı bir hafta sonuna denk getirmiş. Ayrıca Karadöl, arabaların sesinden ve sürüş tarzlarından pilotları ayırt edebiliyor. Hatta çekim açısını bile seslerden anlıyor.
Hayallerini bir bir gerçekleştiriyor.
Geçtiğimiz aylarda değeri 5 milyon TL’nin üzerinde olan bir otomobille 244 km/s hıza ulaşan Levent, dünya görme engelliler hız rekorunu kırma hayali kuruyor. Levent’in diğer hayali ise Monza Grand Prix’inde Ferrari’nin pit alanında olmak ve hiç dokunmadığı Formula 1 aracına dokunmak.
Levent’in hayatı aynı zamanda bir başarı öyküsü.
7 aylıkken geçirdiği menenjit sonucu gözlerini kaybeden Levent, üniversiteyi bitirmiş ve psikolog olmuş. Ankara Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesi’nde hala psikolog olarak çalışmakta olan Levent, hayat enerjisi ve tutkusuyla hepimize örnek oluyor.
Yorumlar (0) Yorum Yap