İnsanlar IKEA’yı seviyor, gerçekten seviyorlar. Araştırmalar gösteriyor ki IKEA kataloğu yeryüzünde bu güne kadar en fazla basılmış ve dağıtılmış kitap olarak biliniyor.
Peki insanlar neden IKEA’yı seviyorlar? Neden tekrar alışveriş yapmaya geliyorlar? Bu elbette üzerine çok dikkatli ve akıllıca düşünülmüş pazarlama taktikleri sayesinde gerçekleşiyor.
Peki nasıl oluyor da ismini daha telaffuz edemediğimiz bu ürünleri alarak IKEA’yı bu kadar başarılı kılıyoruz ?
1) Sizi diğer mağazalardan uzak tutuyor.
Şimdi arkanıza yaslanın ve düşünün, en son ne zaman IKEA’yı dolaştıktan sonra hemen yan mağazaya da bakarım diye düşündünüz? Yapamazsınız çünkü onlardan uzaktasınız ve oralara araba ile ulaşmanız gerekir.
IKEA’da dolaşmak kısa bir süreç değildir. Zaman ve planlama gerektirir. Süpermarkete girer gibi girip süt ya da domates alıp çıkamazsınız. Süpermarketler genelde yürüyüş mesafesinde olur. IKEA’ya ulaşmak için araç gerekir. Dahice bir düşünceyle uzağa yerleştirilmiş olan mağazalar otomatik olarak rekabeti engeller.
2) Kaos ve karışıklık, ihtiyacınız olmayan şeyleri almanıza neden olur.
Labirentin içinde dolaşırken birçok yerde anlamını bilmediğiniz İsveç etiketleri ile karşılaşırsınız. Amaç, mümkün olduğunca sizi içeride tutarak kaçmanızı engellemek ve aynı şekilde daha iyi bir teklifle karşılaşacağınız dış dünya ile temasınızı kesmek. Seçim yapmakta zorlanıp boşluğa düşeceğiniz için gelişigüzel satın alma kararı vereceksiniz.
Ampuller, piller, pelüş oyuncaklar buna güzel birer örnek.
3) Yemek kokusu kullanarak yemekten fazlasını satmak…
Hiç kimse bugüne kadar IKEA ile tanışmadan İsveç köftenin varlığından haberdar bile değildi. 2012’de 150 milyon İsveç köfte 4200 ton İsveç bisküvi sattılar.
Ancak gıda burada kültürel bilinci arttırmak için bulunmuyor. Yapılan araştırmalar cüzdanımıza giden yolun gıdadan geçtiğini gösteriyor. Yemek kokusu insanda harcama dürtüsünü arttırıyor. Bu uzun zamandır bilinen bir gerçek ve çoğu firma bunu zaten halihazırda kullanıyor. IKEA da bilinçli bir şekilde restoranı mağazanın ortasına yerleştiriyor.
4) Tüm çekilenlere değer çünkü onu siz yaptınız.
IKEA’nın sattığı mobilyalar demonte halde. Mobilyanın yanında gelen kitapçıklar mobilyaları en basit insanın bile toplayabileceği konusunda haklı bir ünü mevcut.
Kimse ustalarla ya da boya gibi işlerle uğraşmak istemez, IKEA tüm çözümü ürünün içinde sunar. Tecrübe kazanan müşteriler bu harika tecrübeyi tekrar yaşamak için tekrar tekrar gelirler. En güzeli de tecrübeyi ilk elden yaşamış olmalarıdır.
Çılgınca geliyor ama aslında çok mantıklı. Çocukken yaptığınız bir birleştirme oyuncak ya da resmi anne ve babanıza gururla gösterirsiniz çünkü onu siz yapmışsınızdır. Evinizdeki mobilyaları da siz topladınız. Daha fazlasını monte edip akraba ve komşularınıza neden hava atmayasınız?
Yorumlar (0) Yorum Yap