Wimbledon Tenis Turnuvası ya da kısaca Wimbledon, tenis sporunun en eski ve en prestijli turnuvasıdır. 1877 yılından beri All England Lawn Tennis ve Croquet Club tarafından düzenlenmektedir.
Wimbledon; Avustralya Açık, Fransa Açık (Roland Garros) ve Amerika Açık ile beraber 4 Grand Slam tenis turnuvasından birisidir. Ayrıca Wimbledon, çim kortta oynanan tek Grand Slam turnuvası olmasıyla diğerlerinden ayrılır.
1) Wimbledon, Londra’nın güneybatı tarafındadır. Başlangıçta Worple yolunda oynanan turnuva, 1922 yılında mevcut konumu Church Road’a taşındı.
2) Turnuvanın ilk televizyon yayını 21 Haziran 1937’de BBC tarafından yapıldı.
3) Kortlar %100 perenial çim ile kaplıdır. Ayrıca Wimbledon, çimlerin üzerinde oynanan dünyadaki tek Grand Slam’dir.
6) Wimbledon’da sponsor reklamlarına izin verilmemektedir.
7) Merkez kort, Wimbledon dışında sadece 2012 yılında düzenlenen Londra Olimpiyat’larında kullanıldı.
8) Kraliyet üyelerinin önünde eğilme geleneği 2003’te sona erdi; ancak Kraliçe II. Elizabeth veya Galler Prensi geldiğinde istisnai de olsa aynı ritüel tekrarlanır.
9) Top toplayıcı çocuklar yerel Londra ilçelerinde okuyan öğrencilerden seçilir. Adaylar yazılı bir test ve fitness testini geçmelidirler. Bir top toplayıcının ortalama yaşı 15’tir.
10) Turnuvanın kazananlarına gerçek kupanın 3/4 oranında yapılmış bir kopyası verilir.
11) Turnuvada her yıl 54.250 tenis topu kullanılır ve öncesinde sabit 20 derece sıcaklıkta muhafaza edilir. Kullanılmış toplar, turnuvadan sonra kutusu yaklaşık 3 Sterlin’den satışa çıkartılır ve elde edilen gelir okullardaki tenis programlarına yönlendirilir.
12) En İngilizvari organizasyonlardan biri olan Wimbledon boyunca 350 bin fincan çay tüketilir. Turnuvanın vazgeçilmezi olan çilekler (yaklaşık 28 bin kilo) her sabah saat 4’te toplandıktan tam 7 saat sonra üzerindeki 7 bin litre krema ile birlikte Wimbledon’a getirilir. Krema ve çilek, Wimbledon’da her yıl geleneksel olarak tüketilen ikilidir.
13) Wimbledon tarihinin ve aynı zamanda tüm tenis tarihinin en uzun maçı, 2010 yılında John Isner ile Nicolas Mahut arasında oynandı. 3 gün boyunca oynanan ve tam 11 saat 5 dakika süren maçı John Isner kazandı.
14) Wimbledon Tenis Turnuvası’nın sembollerinden biri de şahin Rufus’tur. Turnuva süresince kortların üzerinde uçarak güvercinleri kaçırmakla görevli olan Rufus, 2012’de kaybolarak hayranlarını üzüntüye sokmuştu. Ancak neyse ki kısa bir süre sonra bulundu ve hala görevine devam etmekte.
Eğer izlemediyseniz 2008 yılında oynanan efsanevi Federer-Nadal finalinin belgeselini ve 1980 yılında oynanan bir diğer efsanevi Borg-McEnroe finalinin filmini izlemenizi mutlaka öneririm.
Yorumlar (0) Yorum Yap