Birçok insan hayatın büyük sorularıyla ilgili derin düşüncelere sahip olmamaktan son derece mutlu bir şekilde hayatlarını sürdürüyor.
Çoğu zamanını televizyon programları, alışveriş veya ünlülerin dedikodularına harcamaktan oldukça memnun. Bu insanlar “Neden buradayız?, Hayattaki amacımız nedir?, Öldükten sonra bize ne olacak?” gibi sorular üzerinde nadiren düşünürler.
Bu insanlar için varoluşsal sorulara karşı kayıtsılık sorun teşkil etmezken, bazı insanlar için böylesine basit bir düşünsel hayat yeterli değildir.
Varoluşsal Zeka Nedir?
Pek çok insan yaşam ve ölüm, din ve spiritüellik, varoluşun doğasıyla ilgili konuşmaktan kaçınırken yüksek varoluşsal zekaya sahip olanlar bu konular üzerine konuşmaktan büyük bir haz alırlar.
Çoklu Zeka Teori’sini geliştiren Howard Gardner varoluşsal zeka etiketini felsefi düşünebilen insanlara adamış. Gardner’a göre varoluşsal zeka kolektif değerleri ve içgüdüyü başkalarını ve dış dünyayı anlamak için kullanabilme kabiliyetini içeriyor.
Ek olarak, çoğu insan hayatın detaylarıyla ilgilenerek zaman harcarken varoluşsal zekaya sahip insanlar zamanlarının çoğunu büyük resmi görmeye çalışarak harcıyor.
Filozoflar, teologlar, psikologlar veya maneviyatla uğraşan insanlar genellikle yüksek varoluşsal zekaya sahip kişilerin arasında oluyor.
Ortalamanın Üstünde Varoluşsal Zekaya Sahip Olduğunuzu Gösteren 10 İşaret:
1) Saatlerce düşünceler içinde kayboluyor, insan varoluşunun farklı yönlerini derin iç tartışmalarla ele alıyorsunuz.
2) Bir soru sorulduğunda cevabınızı gereksiz detaylara takılarak değil, her zaman büyük resmi görerek vermeyi tercih ediyorsunuz.
3) Bir karar vermeniz gerektiğinde, olası her sonucu hesaba katıyor ve bu sonuçların sizi ve başkalarını nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz.
4) Felsefi ve dini tartışmalara büyük ilgi duyuyorsunuz.
5) Toplumsal ahlak ve değerlere ilgi duyuyorsunuz.
6) Biriyle tanıştığınızda, o kişinin sizinle aynı değerleri ve ahlakı taşıması onunla arkadaş olmanız için çok önemli.
7) Sıklıkla bilincin doğasını düşünüyorsunuz.
8) Sıklıkla ölümden sonra insanlara ne olacağını ve doğmadan önce nerede olduğumuzu merak ediyorsunuz.
9) Başkaları sizin sessiz ve derin biri olduğunuzu düşünüyor.
10) Düşüncelerinizden kopmak ve önemsiz aktivite ve eğlencelerden zevk almak sizin için çok zor.
Varoluşsal Zekaya Sahip Olmanın Avantajları Neler?
Varoluşsal zekanızı artırmak büyük resmi görmenize ve başka insanları daha iyi anlamanızı sağlar. Bu özellikle iş dünyasında ve ilişkilerde oldukça önemlidir.
Yüksek varoluşsal zekaya sahip insanlar sezgisel, anlayışlı ve düşüncelidir. Diğer insanlara, hayvanlara, bitkilere ve tüm dünyaya karşı sevgi dolu ve şefkatlidirler.
Varoluşsal düşünceleri kavrayabilmek daha anlamlı bir hayat sürmenin anahtarı olabilir.
…
Varoluşsal Zekanızı Nasıl Geliştirebilirsiniz?
Dikkatinizi Çeken Felsefi veya Dini Ekolleri İnceleyin:
Eğer Buddha, Sokrates veya Hz. İsa ilginizi çekiyor ve merakınızı cezbediyorsa, kitaplarını ve öğretilerini okuyarak, hayat hikayelerini ve öğütlerini öğrenerek kendinizi varoluşsal anlamda geliştirmek için ilk adımı atabilirsiniz.
Eğer felsefe veya dinin hangi yönlerinin ilginizi çektiğini anlayamıyorsanız, Batı ve Doğu felsefelerinin en temel özelliklerini öğrenmekle işe başlayın ve detaylara doğru yola çıkın.
Karar Vermek:
Bir karar vermeniz gereken her an, bu kararın bütün olası sonuçlarını ve etkilerini hesaba katarak ayrıntılı düşünün. Acele etmeyin. Kendiniz ve çevreniz için en doğru kararı vermek için farklı bakış açılarına sahip olmaya çalışın.
Düşünebilmek İçin Sürekli Meşgul Olmayın ve Ekran Sürenizi Azaltın:
Açık havada kısa bir yürüyüş veya basit bir meditasyon egzersizi derin düşüncelere kolayca girmenizi sağlayacaktır.
Bu aynı zamanda kendinizle iletişime girmenizi sağlar ve iç dünyanızın daha önce farkına varmadığınız yönlerini size gösterir. Sürekli ekrana bakarak veya iş dışında yaratıcı hiçbir faaliyetle ilgilenmeyerek bu aşamaya gelmeniz çok zor olur.
Başka İnsanlara Yardım Etmek İçin Gönüllü Olun:
Kafanızı ve düşüncelerinizi temizlemenin, net bir bakış açısına sahip olmanın en iyi yolu başkalarına yardım etmektir. Gönüllülüğün mutluluğu artırdığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Başkalarının ihtiyacını kendinizin önüne koyduğunuzda hissedeceğiniz anlam ve şefkat duygusu varoluşsal düşünce tarzınızı geliştirecektir.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir:
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap