İç Sesini Duyamayacak Kadar Dışa Dönük Yaşamak: Histrionik Kişilik Bozukluğu

İlgi odağı olmayı herkes sever. Ancak bunun için sürekli abartılı hareketler sergilemek, gerçek duygularını duyamayacak kadar çevredekilerin ilgisini önemsemek, bir kişilik bozukluğu durumuna dönüşüyor. Psikolojide bunun bir adı var: Histrionik Kişilik Bozukluğu.

Günümüzde, fark edilmese de bu psikolojik durumu yaşayan insan sayısı gün geçtikçe artıyor. Sosyal medya ise, bu durumu tetikleyen en önemli etkenlerden biri.

Neden mi?

Histrionik kişilik bozukluğu olanlar, ilgi odağı olmayı severler. Beğenilmek, ilgilenilmek için gösteriş yapar, yapmacık davranabilirler. Duygularını abartılı yaşar, dikkat çekmek için fiziksel görünümlerini kullanırlar. Başlarına gelen olayları abartarak dramatize ederler ve merak edilmek, “ne oldu?” “iyi misin?” diye sorulmasını isterler. Sosyal medya da, yaptıkları paylaşımlarla yüzlerce kişinin ilgisini çekmek için oldukça elverişli bir ortam.

Histrionik kişilik bozukluğu olanlar günlük hayatta da, toplumun ilgi odağı olduklarında insanlarla çok iyi iletişim kurarlar. Çevrelerine karşı “dost canlısı, iyimser” görünmeye çalışırlar çünkü bu şekilde daha çok sevileceklerini düşünür, övgü almayı beklerler.

Sürekli dış dünya tarafından beğenilmeye çalıştıkları için kendi duygularını sürekli bastırırlar. İnsan ilişkileri çok yüzeyseldir ama yeni tanıştıkları birine çok çabuk güvenip fikirlerinin etkisi altında kalabilirler. Ani duygu değişimleri olur ve ilgi çekemediklerinde olmamış olayları anlatarak dikkat çekmeye çalışabilirler.

Kesin olarak belirlenememekle birlikte, bu davranışların sebebinin ailenin çocuklarına karşı davranışları olduğu düşünülmektedir. Anne-babasından ilgi göremeyen insanlar, evde göremedikleri ilgiyi dışarıda aramaya başlarlar.