Gizemiyle Sarsan ve Öldükten Sonra Keşfedilen Başarılı Fotoğrafçı: Vivian Maier

Dünyanın bu uçsuz bucaksız koşuşturmasında elbette ki durdurulmak istenen bir an, özel bir zaman ve ölümsüzlüğü hak eden insan portreleri vardır. Çektiğimiz fotoğraflar aslında kendimizin birer yansıması olmakla birlikte, aynı zamanda hayatımızın birer fragmanıdır. Vivian Maier da hayatını çektiği fotoğraflar ile yansıtmayı tercih etmiş, bu fotoğrafları yaşadığı müddetçe bir sır gibi saklamış ve öldükten sonra keşfedilmiş başarılı bir fotoğrafçı. Fakat hayat hikayesi bu kadar kısa anlatılmaya değer değil. Öyleyse Vivian’ın gizem dolu hayatını daha yakından tanıyalım.

Hikayenin ardındaki asıl isim, John Maloof. Kendisi bir müzayede salonundan satın aldığı eski fotoğraf negatifleriyle dolu kutulara bakıyor.

Bu kutuların birinde Vivian’ın çektiği kareleri keşfetmeye başlıyor.

John, bu fotoğraflardan çok etkileniyor. Kutunun üzerindeki ismi her yerde araştırsa da elde tutulacak bir bilgi bulamıyor.

Ama yine de vazgeçmiyor ve yavaş yavaş da olsa birkaç bilgi edinmeye başlıyor.

İlk etapta Vivian’ın geçimini sürdürebilmek için uzunca bir süre dadılık yaptığını öğreniyor yakınlarından. Fakat çoğunun bilmediği bir şey var ki, o da kimsenin fotoğrafçılıkla uğraştığını bilmiyor oluşu.

Bütün bu olaylar olurken Vivian hayata veda ediyor.

Gizemli fotoğrafçının ölüm haberiyle karşılaşan John ise Vivian’ın bütün fotoğraflarını toplamaya ve yayınlamaya başlıyor.

John’un yayınladığı fotoğraflara bakan herkes fotoğraflar karşısında adeta mest oluyor. Geri dönüşler arttıkça Vivian’ın ismi daha çok duyulmaya başlıyor.

Vivian’ın çok büyük bir sanatçı olduğu herkes tarafından fark ediliyor.

Vivian Maier işte böyle keşfedilmiştir. Fotoğraf karelerine sığdırmış koskocaman yaşamını, gördüğü insanları, gittiği yerleri ardında bu gizemli hikayeyle bizlere bırakıyor.

2013 yılında John Maloof ve Charlie Siskel tarafından Vivian’in hayatı ”Finding Vivian Maier” ismiyle vizyona girdi. Ve en iyi belgesel film Oscar’ına aday oldu.