CEOtudent’ta en çok okunan içeriklerden biri olan “Elon Musk’ın En Çok Etkilendiği 13 Kitap” isimli içerikteki kitapları tek tek okumaya başlamıştık. Şimdi ise serinin üçüncü kitabını yorumluyoruz.
İlk kitabın yorumuna buradan, ikinci kitabın yorumuna ise buradan ulaşabilirsiniz.
…
Gelelim kitabımıza: Hobbit – J.R.R. Tolkien
Bugün ele alacağımız kitabımız “13 Kitap” içerisinde aslında yok. 13+1 diyebiliriz bu anlamda. Çünkü serimizin kitaplarından birisi de hepinizin bildiği Yüzüklerin Efendisi. Yüzüklerin Efendisi’ni okumak için elbette Hobbit’i okumamız lazım. Hobbit’i okumadan Yüzüklerin Efendisi’ne geçme hatasını yapmayacağız. Umarız Elon Musk da bu hatayı yapmamıştır. 🙂
Öncelikle yine belirtmek isterim bir önceki yazılarda da olduğu gibi sizin için kitabı okuyup değerlendiriyoruz. Serideki her bir kitabı da bu şekilde ele alacağız. Kalıplaşmış, kopyala-yapıştır cümlelerin ötesinde bizzat kendi izlenimlerimizi sizinle paylaşıyoruz.
Yazarımız J.R.R Tolkien şüphesiz ki tarihin en etkili bilim-kurgu yazarlarından birisi. Kişisel görüşümü katacak olursak tartışmasız en iyisi. Fantastik edebiyatın en sevilen eserleri olan Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi romanlarının yazarı John Ronald Reuel Tolkien, aynı ilham kaynağı olduğu Elon Musk gibi Güney Afrika’da dünyaya geldi. Üç yaşına bastığında Güney Afrika’dan ayrılıp İngiltere’nin Birmingham kentine taşındı.
Tolkien’in İngiltere’ye gelmesi hem kendi hayatı hem de fantastik edebiyatın gidişatı için çok önemli bir gelişme oldu. Çünkü Tolkien buradaki Sarehole adındaki bir köyden esinlenerek Shire’ı var etmiştir. Yani o yolculuk olmasaydı bugün ne Hobbit olurdu ne de Yüzüklerin Efendisi ne de bildiğimiz anlamda bir John Ronald Reuel Tolkien olurdu.
Tolkien’in dünya dillerine ve etimolojiye tutku derecesinde bir yatkınlığı vardı ve bu nedenle eserlerinde kullanabileceği yapay diller ve alfabeler oluşturdu. En önemlisi de oluşturduğu ırklar. Oluşturduğu tüm bu ana yapay dillerin ve ırkların kendi başlarına bir araştırma konusu niteliğinde olmaları bile Tolkien’in hayal gücüne ve yaratıcılığına hayranlık uyandırır.
Tolkien demişken “Geek Kültürü” açısından önemli bir noktayı da not düşmekte fayda var. Warcraft başta olmak üzere birçok oyunda Tolkien etkisi görülmekte, Tolkien’ın kurguladığı ırklar kullanılmakta ve eserlerindeki karakterlere göndermeler yapılmaktadır.
Yazarımızın hakkını da teslim ettiğimize göre gelin kitabın konusuna bakalım:
“Bilbo Baggins rahatlık içinde kendi kendine yeten bir hayat süren, kilerinden ve bodrumundan daha öteye seyahat etme konusunda gönülsüz bir hobbittir. Ama büyücü Gandalf ve bir grup cüce onu bir maceraya götürmek için kapısında belirdiğinde keyifli hayatı sekteye uğrar. Muhteşem Smaug isimli devasa ve çok tehlikeli bir ejderhanın yıllar önce cücelerin elinden aldığı Yalnız Dağ’ı ve paha biçilemez hazineleri geri alacaklardır. Bilbo plana dahil olma konusunda ayak direse de bir hırsız olarak yeteneğini ve başarısını fark ettiğinde kendisi bile çok şaşırır!”
Yukarıdaki klasikleşmiş tanımlama ile kitap hakkında kafanızda bir şeyler oluştuğunu düşünüyorum. Gerçi çoğunuz kitabı okumasanız da filmleri izlemişsinizdir.
Açıkçası Yüzüklerin Efendisi ve Hobbit üzerine saatlerce konuşabilir, sayfalarca yazı yazabilirim. Ama bu, siz değerli okurları genel kültür düzeyinde bilginin ötesine götürmez. Yapmanız gereken önce kitabı okuyarak ardından filmleri izleyerek Orta Dünya’yı yakından tanımak ve bu serüvenden daha önce olmadığınız kadar açık görüşlü ve geniş hayal gücüne sahip bir birey olarak çıkmak.
Son olarak bir not da kitabı yeni alacaklar için not düşmek istiyorum. Hobbit’in ilk basımının 75. yıldönümüne J.R.R. Tolkien’in illüstrasyonları ile süslenmiş harika bir özel basım var, kesinlikle tavsiye ederim.
Yorumlar (0) Yorum Yap