Başarıya giden yolda başarısızlıklarla karşılaşmanın gerekliliği her daim söylenir.Çünkü bu başarısızlıklar sayesinde asıl hedefe daha güçlü şekilde varılabilir.Fakat bunlarla , hayatın içinde karşılaşınca nasıl başa çıkabileneceğine dair tüyoları keşfetmek göründüğü kadar kolay olmayabilir.Bu seride, ünlü şeflerin kariyerlerine dair ip uçlarına doğru keşfe çıkacağız.
Chef’s Table , Netflix’in izleyicileriyle buluşturduğu ; dünyaca ünlü Michelin Yıldızlı şeflerin hayatlarından kesitlerin sunulduğu güncel bir belgesel.İlk olarak ünlü Amerikalı şef Dan Barber’ın hayatına göz atacağız.
Dan Barber
Dan Barber , şimdilerde Amerika’da saygın bir restorana ve bu restoranın malzemelerini kendi ürettiği bir çiftliğe sahip. O , insanlara organik besin tüketiminin ne kadar önemli olduğunu ; her lezzetli tarifinde hatırlatmak isteyen özel bir şef. Dan çiftliğinde ziraat mühendisleri ve deneyimli çiftçiler ile birlikte çalışıyor.Besinin kaynağına oldukça önem verdiğini söyleyen Dan , mutfaktaki ekibini de oldukça titiz bir şekilde oluşturduğunu belgesede dile getiriyor.
Dan’ın da hemen hemen her şefte olduğu gibi kariyerinin bir kısmı Paris’te geçmiş.Orada ünlü şeflerle çalışmak onların deneyimlerinden faydalanmak istediği için genç yaşında lüks mekanlara başvurmuş. Hemen hemen her mekandan olumsuz cevap alan Dan , tam evine dönmeye hazırlanıyormuş ki içlerinden bir tanesi ona hayalindeki fırsatı vermiş.Fransa mutfağında tecrübe edindikten sonra ülkesine geri dönmüş.
Wes Jackson’ın beğendiğim bir sözü var : ”Ömrün dahilinde çözebileceğin bir sorunun varsa çok küçük düşünüyorsun demektir.”
Küçük yaşta annesini kaybeden Dan , yaşadığı zorluklara rağmen hayallerinden vazgeçmemiş. Belgeselde , aldığı ilk büyük işin 300 kişilik bir düğün töreninin özel içeceklerini hazırlamak olduğunu fakat başarısızlıkla sonuçlandığından bahsediyor.İçeceklerini küçük ve basık bir dairede hazırladığını fakat bu esnada bir yangının çıktığını , tüm emeklerinin boşa gittiğini anlatıyor. Kariyerinin başlangıcında küçük bir düğün töreninin siparişlerini bile hazırlayamayan Dan Barber , bu gün New York’un merkezinde Blue Hill ismini verdiği dünyaca ünlü bir restorana sahip.
” Yaşamın boyunca uçurum kenarından gitmezsen , hayatın ne heyecanı kalır ki . ”
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap