Verimlilik Katili 5 Alışkanlık

Hayatta atmamız gereken adımlar, almamız gereken kararlar ve yapmamız gereken işler her zaman oluyor. Doğal olarak bunları doğru bir şekilde yapmamız daha mutlu ve rahat bir yaşam için çok kritik.

Çoğu zaman, çok çalışmanın verimi daima arttırdığı savunulsa da, aslında verim kavramı enerjinin doğru yöneltilmesi ve atılan adımların doğruluğuyla bağlantılıdır. Verimlilik sürecinizin katili 5 alışkanlıktan kurtulmanız da ilerlemeniz için büyük bir adım olacaktır.

1) İnternet ve iletişim kanallarının daima erişilebilir olması.

İnternet, devrimsel ve gündelik yaşama büyük oranda kolaylık sağlayan bir gerçek. Fakat verimliliği düşüren en büyük etkenlerden de biri. Bunun sebebi sosyal medyadan gelecek bildirimlerin dikkatimizi kolaylıkla dağıtabilmesi ve uğraştığımız işe sürekli bölmesi. Whatsapp’tan gelen mesajları yanıtlamak, Instagram akışınızı yenilemek ve gelen mailler siz fark etmeden veriminizi sürekli düşürür.

2) Boş zamanlarda ve molalarda çalışmak.

Aralarda ve mola zamanlarında çalışmak verimliliği arttırmak için kısa vadeli ve aynı zamanda dar görüşlü bir sistemdir. Öğlen yemeğinizde bilgisayarınızdan uzaklaşmak yerine yarım saat ekstra çalışmanız sizin işlerinizi çabuk bitirmenizi sağlayabilir ancak yaptığınız işlere göz atma, değerlendirme ve zihninizi dinlendirme fırsatını da yok eder. Bu yarım saati dinlenmek için işinizle içli dışlı olmamak için kullanmanız veriminizi gözle görülür bir şekilde arttıracaktır.

3) Toplantıdan toplantıya koşmak ve sürekli insanlarla iletişim halinde olmak.

Çok toplantı yapmak enerjiniz ve üretkenliğinizi sömürür. Çok uzun süren, hiçbir yere varmayan ve çoğu zaman gerekli bile olmayan bir görüşme için çok fazla insan bir araya getirilir. Toplantının kesinlikle gerekli olup olmadığını değerlendirmek ve uzunluğunu asgaride tutmaya çalışmak verimliliğinizi olduğundan çok daha yukarıda tutacaktır. Daima toplantıların olduğu bir yerde çalışıyorsanız, katılımınızın uygunluğu hakkında dürüstçe konuşmanız faydalı olur. Odağınızı bölmeden, mümkün olduğunca gerekli toplantılara vakit ayırın.

4) Çevrenizdeki, fikirlerine ve kendisine değer verdiğiniz insanlardan çok uzak kalmak.

Elbette kimisi yalnızken, kimisi bir sosyal grup içerisinde daha iyi çalışır. Önemli olan kalan zamanlarda dengeyi kurabilmektir. Aileniz, arkadaşlarınız, sevdiğiniz insanlardan ayrı kalmanız, veriminizi ve huzurunuzu alıp götürecektir. Çevrenize vakit ayırmak, doğru çalışmak kadar önemlidir.

5) Yeniliğe karşı korkak olmak.

Ya alışkın olduğunuz ve yıllarca uyguladığınız çalışma sistemi sizin için doğru değilse? Benimsediğiniz sistemin sizin için en doğrusu olup olmadığını anlayabilmeniz için  öncelikle bu sistemleri denemeniz gerekir. Bu yüzden yeni çalışma sistemlerini denemek ve özümsemeye çalışmak yanlış bir davranış değildir. Yeni sistemler yaratmanız, sizin de yenilenmeniz demektir ve bu durum üretkenliğinizi ve çalışma veriminizi de arttıracaktır.