Koronavirüs ile Gelen Değişimler: İş Dünyası Nasıl Yeniden Tanımlanıyor?

Covid-19’un patlak vermesi, evden çalışma ve sosyal izolayson politikaları ile çalışma ve etkileşim şeklimizi kökten değiştiren organizasyonları belki de işin geleceğinin en önemli sosyal deneyine zorladı. Ancak iş üzerindeki etki, insanların çalıştıkları yeri değiştirmekten çok daha derindi. Bu durum aynı zamanda hangi işin yapıldığını ve onu nasıl gerçekleştirdiğimizi de temelden değiştiriyor.

Birçok çalışan birkaç ay önce hiç hayal bile edemeyecekleri, bazen düşünmeyecekleri şekilde işler yapıyorlar. Brooks Brothers ve New Balance gibi hazır giyim şirketlerinde çalışanlar artık cerrahi maske ve önlük üretiyorlar. Tesla, Ford ve General Motors ise tüketici talepleri nedeniyle otomotiv fabrikalarını yavaşlatılmış şekilde çalıştırdıktan sonra fabrikalarını otomobil parçalarından vantilatörler üretmek için yeniden yapılandırdı.

İşlerin nasıl yapıldığını bilen ve yeniden düzenleyen kişiler liderlerdir. Müşterilerinin ve çalışanlarının değişen ihtiyaçlarına daha iyi yanıt vermek için farklı sorumluluklar üstlenerek daha önce benzeri görülmemiş bir fırsat yakalarlar. İş, yetenek ve becerileri en çok ihtiyaç duydukları yere ve zamana kaydırmanın üç yolunu öneriyoruz. Böylece ekonomi iyileştiğinde, belirsiz zamanlardan güçlü bir şekilde geri dönmek için gerekli kurumsal esnekliği ve çevikliği inşa ediyoruz.

Covid-19’daki mevcut durum göz önüne alındığında, insanları olabildiğince hızlı ve verimli bir şekilde en kritik görev çalışmalarına taşımak her zamankinden daha önemli bir hale geldi. Örneğin, koronavirüs kriz yanıtının bir parçası olarak Bank of America geçici olarak banka genelinde 3.000’den fazla çalışanını, tüketici ve küçük işletme müşterilerinden gelen çağrıları planlamak için tasarlanan yeni pozisyonlara yerleştirdi.

Katı iş kısıtlamalarından kurtularak, gelişen iş zorluklarını gerçek zamanlı olarak çözmek için doğru yetenek ve iş eşleştirilebilir. Mevcut örgütsel hiyerarşi ve bürokratik yapıların dışında faaliyet gösterme yetkisine sahip ekip ağları, kriz zamanlarında hızlı tepki verme konusunda kritik bir öneme sahiptir.

Belirli çalışma türleri için otomasyon güvenilirliği, güvenliği ve refahı artırabilir. Artık otomasyon günümüz ekonomik ortamında bir iş katilinden ziyade krizle başa çıkmak için zorunlu bir yetenek haline geliyor.

Birçok kamu hizmeti şirketi, çalışanların sistemleri uzaktan çalıştırmasına, izlemesine ve kontrol etmesine olanak sağlamak için son haftalarda otomasyon yazılımı kullanımını genişletmiş, böylece insanların virüse maruz kalma riskini azaltmış ve kamu hizmetlerinin servis kesintileri olmadan sorunsuz çalışabilmesini sağlamıştır.

Otomasyon, tepki sürelerini hızlandırabilir ve aracıları işlemsel görevlerden kurtarabilir. Böylece müşterilerin şimdi her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu empati ve duygusal zeka ile cevap vermeye odaklanabilirler.

Liderler kendilerine şunu sormalıdır: Bu zorlu zamanlarda hem organizasyonların hem de insanların dayanıklılığını oluşturmak için daha geniş bir yetenek ekosisteminden nasıl yararlanabiliriz? Yenilikçi bir yanıt, sektörler arası bir yetenek alışverişi geliştirmektir. Kriz nedeniyle çalışanları geçici olarak işsiz olarak (örneğin hava yolları) fazla işi olan kuruluşlara (örneğin sağlık, lojistik, bazı perakende mağazaları) taşımaktır.

Örneğin bir süpermarket olan Kroger firması, toptan gıda dağıtıcısı Sysco Corporation adlı restoran zincirindeki çalışanlarını 30 gün boyunca geçici olarak ödünç alıyor.

Covid-19 salgını zor bir dönem olmasına rağmen benzeri görülmemiş bir yaratıcılık fırsatı da olabilir. Günümüzün zorlu iş ortamının kısıtlamaları etrafında işleri yeniden düşünmek, işin geleceğini hızlandırabilir ve işin nasıl, nerede ve kim tarafından yapıldığı konusunda yeni ve yenilikçi yollar açabilir. Sonuçta bu, operasyonlarımızda daha fazla esneklik ve verimlilik geliştirmemize ve insanların daha sağlıklı, daha sürdürülebilir yaşamlar yaşamasına yardımcı olabilir.