Siz de mutlaka fark etmişsinizdir, insanlar mülakatlarda sözde sihirli sözcükler kullanmayı ve abartıyı sıklıkla kullanmaya başladılar. Bir yere kadar bu tarz cümleleri duymak eğlenceliydi. Fakat bir süre sonra bu söylemler hızlı bir şekilde insan kaynakları uzmanlarının ve yöneticilerin canını sıkmaya başladı.
İşte o klişe cümlelerden en popüler üçü:
…
1) “Stresli mi? Asla değilim! İş hayatımda stres yapmam için çok zorlanmam ve oldukça uzun sürmesi gerekir.”
Şirketler baskı altındayken bile soğukkanlı kalabilen çalışanları daima bünyelerinde görmek isterler, ne kadar bu onların zararına olabilecek olsa bile. Tabi ki de her işe alım sürecinde görev alanlar için genelleme yapamayız ama bu tarz söylemleri olan insanlar performanslarının etkilenebilmesi için gerçekten büyük bir kriz yaşanması gerektiğini söylerler fakat bir yandan da öyle olmadıkları aşikârdır.
İşverenler genellikle adayların işlerinde endişe duyduğu bir şeyler olmadığını ya da stres yaşamadığını duymak istemezler. Onlar iş yerinizde stresli durumlarla nasıl baş edebildiğinizle ilgilenirler.
Sonuç olarak, işverenleri her şeye karşı soğukkanlı olduğunuzu ikna etmeye çalışmak yerine nelere dayanarak, neleri göz önünde bulundurduğunuzu bilerek, detaylara hâkim olarak ve onunla nasıl başa çıkabileceğinizi bilerek bir senaryoyla gelin.
Mesela şu şekilde olabilir:
“Bir önceki görevimde, beklenmedik ve kendi becerilerimin çok daha ötesine sahil olunması gereken bir proje için görevlendirildim. Bu işi nasıl bitireceğim konusunda endişelenmedim desem yalan olur. Bende gidip doğru yolda ilerlediğimden emin olmak içim patronumla önceden hazırladığım bir yapılması gerekenler listesinin üstünden geçmek istedim.”
…
2.“Bir önceki şirketimi tek başıma iflastan kurtarmakla kalmadım herkesi zengin yaptım.”
Daima önceki başarılarınızla gurur duymalısınız ve bunu dile getirmelisiniz. Fakat bunu mülakatlarda abartırsanız işverenlerin size gözden çıkarması kaçınılmaz olur. Elbette başardığınız şeyleri de küçümsememelisiniz. Ancak işvereni önceki şirketinizin kazancını 1 trilyon dolar yaptığınız gibi abartı şeylere ikna etmeye çalışırsanız size geri dönüşün pek de hoş olmayacağını söyleyebilirim.
Bunun yerine verilecek en güzel cevaplardan biri şöyle olabilir:
“Yeni iş fırsatları için kendime ve önceki şirketime kattıklarımla gerçekten gurur duyuyorum. İki iş arkadaşımın da yardımıyla, daha önce düşünemediğimiz giderek artan yani dikey olan keşfedilmemiş bir potansiyel keşfettik. Sonuç olarak, bunun sayesinde son çeyrekte gelirimizi%25 arttırdık.”
…
3. “Aslında son işimin yürümemesinde benim hiç bir hatam yoktu.”
Bir önceki işinizden neden ayrıldığınızı anlatırken belki gerçek hayatta hiç de dürüst değilsinizdir fakat burada gerçeklerden bahsedin.
Evet, işinizden kovulmuş olmanızı itiraf etmek zor olsa da, işverenler gerçekleri ve şeffaf olabilenleri daha çok seviyorlar.
Yaşadığınız sıkıntılı süreçlerden bahsetmenin size rahat hissettirmediğini biliyoruz fakat olanları, bu süreçte öğrendiklerinizi ve uzak durmanız gereken davranışlarınızın farkında olmanız inkâr etmeniz yerine kabullenip dürüst olmanız işverenleri genellikle etkilemektedir.
Örneğin şu şekilde ifade edebilirsiniz:
“Önemli bir müşterinin daha fazla müşterimiz olmak istemediğini öğrendiğimde bunda rolümün olduğunun farkındaydım ve maalesef işimden ayrılmak durumunda kaldım. Ancak bunun yaşanmasının ardından yüksek profilli müşterilerin ne kadar önemli ve dikkat gerektirdiğini öğrendim. İşimden ayrıldıktan sonra ise geliştirdiğim organizasyon yeteneklerimin bir sonraki işimde bana yardımı olacağını biliyorum.”
…
Mülakat süreci hiç bir zaman işe alım aşamalarındaki en eğlenceli süreç olmamıştır. Tahmin edemeyeceğiniz birçok soruyla karşılaşırken ancak bir kaç tane sıklıkla sorulan benzer soruları kolaylıkla cevaplayabilirsiniz. Bu yüzden mülakata gitmeden önce tüm dürüstlüğünüz ve içtenliğinizle o odaya girmelisiniz. Ama sakın umduğunuz gibi güzel süslü cümleler kuramazsanız paniklemeyin. Çünkü önceden planlanmış cevaplarınızın düğmesine basmamanız işverenlerin aradığı şeye çok daha yakındır.
Yorumlar (0) Yorum Yap