Eyvah İşe Girdim Sendromu!

Her yeni mezunun hayalidir işe girmek. Güzel geçen mülakat sonrası mutluluk, hele İK’nın arayıp iş teklifi verdiği zaman senden mutlusu yok gibidir. İşe başlamak için gün sayarsın ve o beklenen gün gelip çattığında o ilk iş gününün verdiği hafif bir mahcubiyetle yollara dökülürsün. Ve koşuşturma başlar. O zamana kadar her şey sana oyun gibi gelir. Peki bundan sonra nasıl uyum sağlanır? Her şey dışarıdan göründüğü kadar toz pembe değildir, bi’ gerilirsin.

İşte iş yerine uyum sağlamak, özgüveni arttırmak ve ‘Eyvah İşe Girdim’ sendromunu atlatmak için bazı ipuçları:

1) Rahatlamaya bak 

Uyum sağlamanın bir numaralı kuralıdır bu. Hem dışarıya sıcak samimi bir görüntü sergilersin hem de iş hayatının önemli bir parçası olacak olan insan ilişkileri konusunda çok daha rahatlarsın. Gerisi su gibi gelecek inan bana, kasma 🙂

2) Kendi İş Modelini Oluştur

İnsan ilişkilerin ne kadar iyi olursa olsun ya da stratejik fikirlerin ne kadar güçlü olursa olsun. İş hayatının en önemli parçası seni bekleyen operasyonel işlerdir. Başta gözünü korkutan ve multi-tasking olmanı gerektirecek işler önüne gelmiştir. Belki üniversite hayatını çok rahat geçirmişsindir ancak konsantre olup çalışmanın vakti geldi! Kendi iş modelini yani çalışma modelini ortaya koymanın çeşitli yolları vardır. Kimisi düzenli not tutup adım adım gitmek faydalıdır, kimisi için kısa kısa notlar tutarak çalışmak iyidir, kimi daldan dala atlayarak ilerlemeyi sever, kişiye göre değişir. Ancak dalgın da olsanız, yorgun da olsanız sizi motive edecek ve işe bağlayacak bir iş modeli kurarsan iş 
verimliliğini arttırdığını göreceksin.
 

3) Fikirlerin Sağlam Olsun

Bir işe girdiğin zaman direktörünü, uzmanını ya da üstün kimse onu etkilemenin en önemli yönü ‘geleceği görebilmektir’. Yani ön sezilerinin ve stratejik zekanın güçlü olması ve bunu ifade edebilmen yöneticilerini etkiler. Hele bir de genç beyinlere inanan bir ekibin parçası olmuşsan hemen parlarsın. Unutmamak gerekir ki operasyonu herkes idare eder ama özellikle pazarlama birimlerinden strateji olmazsa olmazdır.
 

4) Kendine Hedefler Koy

Sabah 9 akşam 6… Sabah 9 akşam 6… Sabah 9 akşam 6… Bir süre sonra bu kısır döngü seni boğabilir. Ama bir sene sonra şurada olacağım, yurtdışına gideceğim ya da terfi alacağım gibi hedefler seni her zaman dinç ve motive tutar.
 

5) Özgüvenli Ol

Aslında yukarıdaki maddelerin tamamını yapan insanlar da otomatikman özgüven yükselir. Rahat olup kendi iş modelini kurarak verimli çalışan ve hedefleri olan birinin özgüvensiz olmasını gerektirecek bir sebep yoktur. İş hayatında özgüvenli olmak ve kendinden emin olmak hem sana hem de karşı tarafa güven verir.

 
6) Boss Management

Bu terimde üstlerinin beklentilerini iyi anlamak gerekir. İş hayatındaki hiyerarşi ve ‘yönetici idaresini’ sağlamak aslında o kurumda kaldıkça ve tecrübe kazandıkça olan kabiliyetlerdir. Tabi ki copy paste olarak yöneticiyi taklit etmemek, iş yapma biçiminden taviz vermemek gerekir ancak zaman zaman kendini evriltmek takımın eksik bir parçasını doldurup kendini orası için vazgeçilmez kılmanı sağlayabilir. Yani kısaca insan önce kendini tanımalı sonra da yöneticini tanımalı ve hem kendini hem de yöneticini idare edebilecek bir iş modeli ortaya koymalıdır.
 

7) Sevdiğin İşi Yap

Aslında tüm maddeler buraya varmıyorsa pek de bir işe yaramaz. Ama bunu bu kadar gözünde büyütme. Kendini tanıyan yeteneklerinin farkında olan ve gelişime inanan insan illaki sevdiği işte çalışmanın bir yolunu bulacaktır. Unutma; her şey inanmakla başlar 🙂
Kategoriler: Kariyer

Yorumlar (0) Yorum Yap

/