9 Dil Konuşabilen Gençten Yabancı Dil Öğrenmek Üzerine 12 Harika Taktik

Cyaffel Gusto

Cyaffel Gusto

Üretemediğim her günü yaşanmamış sayarım.

İngiltere’nin Manchester şehrinde doğup büyüyen Matthew Youlden isimli genç, tam 9 dil konuşabiliyor. İleri seviyede konuşabildiği İngilizce, İspanyolca, Almanca, İrlandaca, Katalanca, Portekizce, Fransızca, İtalyanca ve İbranice dilleri dışında birçok dili de anlıyor fakat onları pek konuşamıyor.
Matthew’ın iş arkadaşı John-Eric Jordan, Matthew’ın bukalemunların renk değiştirmesi kadar kolay bir şekilde dilden dile geçebilmesine birçok kez şahit olduğunu ve Matthew’ın uzunca bir süre İngiliz olduğunu hiç anlayamadığından bahsediyor.
Matthew’ın yeni bir dil öğrenmek isteyenler için birtakım değerli tavsiyeleri var. Gelin bu tavsiyelere şöyle bir göz atalım.




1) Çok iyi bir gerekçeniz olsun.

Bir yabancı dili öğrenmek için gerçekten sağlam bir gerekçeniz yoksa, orta ve uzun vadede motive kalabilmeniz çok zor.




2) Kendinizi bu işe adayın ve bu konuda kendinize bir söz verin.

Zaman geçtikçe gerekçenizin arkasında durabilecek misiniz? Bu konuda emin olun. O dili öğrenmek hayatınızın en kritik şeyiymiş gibi davranın.

“Bu dilde yapabileceğim ne varsa yapacağım.”


3) Kendini aynı kutsal göreve adamış bir partneriniz olsun.

Matthew bugün konuşabildiği dillerin birçoğunu zamanında ikiz kardeşi Michael’la birlikte öğrenmiş. (Matthew ilk yabancı dilleri olan Yunanca’yı öğrenmeye kalkıştıklarında yalnızca 8 yaşında olduklarını söylüyor)




4) Partnerinize imrenin, hatta onu kıskanın.

“Beraberken çok daha iyi motive oluyoruz ve birbirimizi gaza getiriyoruz. Eğer benim ondan önde olduğumu farkerderse çok daha kuvvetli bir biçimde ve beni geçene kadar asılıyor. – Ve tabii tam tersi.”


5) Pratik yaparak öğrenin.

Elbette herkesin ikiz kardeşi yok. Fakat herhangi bir partnerle de böyle bir işe girişmek her açıdan çok avantajlı. Her şeyden önce öğrenmeye çalıştığınız dili konuşup yaşayarak öğrenebilme ve günlük hayatınıza entegre etme şansınız oluyor.

“Günlük işlerden konuşabileceğiniz biri var. Zaten bir dil öğrenmenin temeldeki amacı da bu değil mi?”




6) Kendinizle konuşun.

Kendi kendinize konuşmak da çok faydalı. Matthew özellikle de sık sık kullanamayacağınız bir dil öğreniyorsanız, kendi kendinize konuşmanın çok iyi bir yöntem olduğundan bahsediyor.


7) Öğrenmeye çalıştığınız dilde eğlenin.

Hayatınıza dahil olan bu yeni dili nasıl kullanacağınız aslında biraz da yaratıcılığınıza kalmış. Matthew ve Michael, 8 yaşında öğrenmeye başladıkları Yunanca için şarkı sözleri yazıp bu şarkıyı kaydedip dinleyerek eğlenmişler. Dili öğrenmelerinde de bu yöntemin çokça faydası olmuş.




8) Çocukların öğrenme metodunu kullanın.

Sürekli soru sorun, çokça merak edin ve hata yapın. Hata yapmak ilerleyen yaşlarda kişinin asla yapmaması gereken, ne olursa olsun kaçınması gereken gibi algılanıyor. Hata yapmaktan utanmayın.


9) Güvenli ve konforlu alanı terk edin.

Hata yapmaya istekli olmak ne yazık ki zaman zaman sizi utanç verici durumlara sokacak. Elbette bu korkutucu ve can sıkıcı. Fakat şunu da kabul etmemiz gerekiyor; ilerleme ve gelişmenin de yolu bu. Telaffuz, gramer, kelime seçimi gibi konularda hata yapanlar sadece dil öğrenenler değil; anadil sahipleri de pek çok zaman böyle.




10) Dinleyin.

Bir dili konuşmaya başlamadan önce dinlemeyi öğrenmek şarttır. Matthew bu konuda şunları söylüyor:

“Aslında telaffuz edemeyeceğimiz hiçbir sözcük yok; sadece alışkın değiliz.”

Matthew, bir kelimeyi doğru telaffuz etmenin yolunun o kelimeyi sürekli duymak; ve o kelimenin ağızda, boğazda yarattığı titreşimi, sesi algılayabilmek olduğunu söylüyor.


11) O dili konuşan insanları izleyin.

Matthew, bir dilde film ya da dizi izlemenin, müzik dinlemenin çok faydalı olacağını fakat buna ciddi anlamda zaman ayırmanın çok önemli olduğunu söylüyor. Bir dile ağzınızın fiziksel açıdan alışması kadar, tınısına ve titreşimine de zihnen alışmak gerekiyor.




12) Kimse, onun ana dilinde hata yapan bir yabancı olduğunuz için size gücenmez.

Öğrenmeye ve pratik yapmaya çalıştığınızı söyleyin. Bu fazlasıyla yeterli olacaktır. Hatta çoğunun son derece sabırlı ve yardımsever davranacağını da göreceksiniz.

This post is also available in: English

Kategoriler: Gelişim, Strateji

Yorumlar (0) Yorum Yap

/