Eğer psikoloji dersi aldıysanız veya biraz psikoloji okuması yaptıysanız şu meşhur ‘Skinner’s box’ terimini duymuşsunuzdur. Skinner, farelerle yaptığı edimsel koşullanma deneyleriyle önemli bulgulara ulaşmıştır. 1990 yılında aramızdan ayrılan Skinner, yaptığı işe tutkuluydu öyle ki her gününü planlı ve saatlerce çalışarak geçiriyordu.
Skinner’in çalışmalarının büyük bir kısmı laboratuarda yapılan deneysel araştırmalar; bir kısmı ise eğitim, insan sorunları yönetimi ve sosyal planlama alanlarına çalışmaları olmuştur. Bilim ve İnsan Davranışı(Science and Human Behavior, Skinner, 1953) Skinner’in davranışsal kavramlarının, her alanına uygulanabildiği düşüncesini en iyi şekilde ortaya koyar.
1) Başarısızlık her zaman hata demek değildir, yeri geldiğinde yapabileceğiniz en iyi şey olabilir. Asıl hata denemekten vazgeçmektir.
2) Eğitim, öğrenilen her şey unutulduktan sonra geriye kalandır.
3) Eğer yaşlıysan kendini değiştirmeye çalışma, ortamını değiştir.
4) Harika kitapları değil, okuma sevgisini öğretmeliyiz. Birkaç edebiyat eserinin içeriğini bilmek önemsiz bir başarıdır. Okumaya devam etme eğilimi büyük bir başarıdır.
5) En ideal davranşçılık, insana istediğimizi yaptırmak için zorlamayı tamamen ortadan kaldırıp, onun çevresini değiştirerek istediğimiz sonuçları elde etmektir.
6) En ideal davranış, insana istediğimizi yaptırmak için zorlamayı tamamen ortadan kaldırıp, onun çevresini değiştirerek istediğimiz sonuçları elde etmektir.
7) Şu anda çok sayıda akıllı erkek ve iyi niyetli kadın daha iyi bir dünya inşa etmeye çalışıyor. Fakat sorunlar çözülebileceklerinden daha hızlı doğar.
8) Özgürlük insan mutluluğunun bir gereği ise, o zaman gerekli olan her şey özgürlüğün yanılsamasını sağlamaktır.
9) Herkes bilmemekle ilgili bir pozisyonu savunmaya istekli değildir. Cehalette kendi iyiliği için erdem yoktur.
10) Sabah 6’da kalkar, kahvaltıya kadar ders çalışırdım daha sonra derslere, laboratuarlara ve kütüphanelere gider, tüm gün boyunca 15 dakikadan fazlasını plansız geçirmezdim. Gece saat tam 9’a kadar çalışır sonra uyurdum. Oyun oynamaz, film seyretmezdim. Nadiren konserlere gider, hemen hemen hiç randevulaşmaz ve psikoloji, fizyoloji dışında hiçbir şey okumazdım.
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap