Potansiyelinizi Nasıl Maksimize Edersiniz?

 “Problem vaktinin olduğunu düşünmendir.” ~ Buda 

Bilgisayarından yada telefonundan bir dakikalığına ayrılıp dinlen ve kendini düşün. Bugün sana ne oldu? Günün nasıl geçiyor? Kiminle konuştun? Şu an ne hissediyorsun? İstediğin her şeye sahip olmak ve potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için büyük bir anahtar var. Ne olduğunu biliyor musun? 

Her zaman bir şeyler yapmamız ya da en azından bir şeyler yapmamız gerektiğini dikte eden bir modern gün algısı söz konusu. Sadece bu değil, potansiyel geçmiş hatalarımızı veya geçmişin iyi anılarını sürekli olarak değerlendiriyor ve daha iyi bir hayat için umutlu geleceğe bakıyoruz. 

Ben çocukken geleneksel Noel Hediyelerini istemezdim. Hırçın bir çocuktum aslında. Mesela, 7 yaşındayken babamın ofisine gidip fotokopi makinesini çok sevdiğimi hatırlıyorum. Doğru. Onun hayatımda gördüğüm en havalı şey olduğunu düşünmüştüm o an için. Noel Baba’ya başka bir şey istemediğimi ifade eden bir mektup yazmıştım. Sadece bir fotokopi makinesi istiyordum. O gece yattığımı hatırlıyorum ve gözlerimi kapattığımda ertesi sabah oturma odasına girip orada kopyalama yapan dev bir Canon Xerox fotokopi makinesini görmeyi hayal ediyordum. Noel Baba’nın atlı kızağında bunu getirmesinin uygun olacağından emin değildim. Ama bunu yapmak zorunda kalacaktı, çünkü fotokopi makinesi istemiştim bir kere. Ne yazık ki getirmedi. Noel Baba’nın ne düşündüğünden emin değidim. Tanrım. Noel partilerinde arkadaşlarıyla konuşurken ailem bunu sevmiş olmalıydı. Johnny bisiklet istemişti ve Suzie ise bir Barbie. Geoff ne istiyordu peki? Bir Xerox Kopyalama makinesi sadece. Nasılsın Noel Baba…

Elbette geriye dönüp baktığımda bu aptalcaydı. Fakat öğrendiğim şey şu andaki hayatın tadını çıkarmanın ve anı yaşamanın en iyisi olmasıdır. Aksi takdirde geriye bakıp ne olup bittiğini ya da kaçırdığımız şeylerin farkına varacağız. Fotokopi makinesinin hatırasını hazmediyorum, ancak bir çocukken bir hayal gücüm ve tabii ki rüya görme kabiliyetim olduğu için. Şu anda yaşıyorum elbette. Tut şunu. Her şey bu. Günümüzde bu hayal gücün var. Filmler ve televizyonlardan Geçmiş ve Geleceğin bazı örneklerine bakalım hadi:

Geçmiş:

Andy’nin The Office filminin finalinden aldığı alıntı hala insanların zihinlerinde. İçtenlikle bunun bir efsane olduğunu düşünüyorum. Eski güzel günler her zaman vardır. Onlar şu anın içindedir.
Onlar şu an yaşadığınız günlerdir ve sonsuza dek yaşayacaktır. Eğer siz orada kalırsanız, hayatınız Güzel Anlar ile sonsuza dek doludur. Onları bulunduğunuz anın içinde şimdi tanıyacak ve sonsuza dek yerine getireceğinizi hissedeceksiniz. 

Gelecek:

“Büyük Gatsby” filmindeki Jay Gatsby daha iyi bir hayat hayal etmişti, Daisy Buchanan’la birlikte. Ama gerçekleşmedi. Buchanan’ın rıhtımının sonundaki yeşil ışık; umut, özgürlük ve daha iyi bir hayat sembolü idi. Ama yaşadığı hayatı unuttu. Hayatı bir Potemkin köyüydü. Yeşil ışık, Hollywood Sign’ın parlak ışıklarının, hayallerini kaybetmiş birçok kişiyi star haline getirmesinin, ünlü olmanın ya da daha popüler hale gelmenin “bir şeyler anlamına geldiğini” düşünmesinden farklı değildi. Hayat her zaman problem çıkaracaktır. Önemli olan şuan bu sorunlara nasıl tepki verdiğinizdir. 

Bana Gatsby’nin TJ Eckleburg’un gözlerine yaptığı referansı hatırlatıyor ve arkasındaki felsefi anlamı. İnsanlar, Gatsby’in dünyasına bakarken, gözlerini Tanrı’ya, dine ya da kapitalizme bağlı olarak odaklamayı severler, ancak benim başka bir yorumum var buna: Genellikle Kendimiz hakkında check-in yapmakta başarısız oluyoruz. Gözlerimiz canlı olan şu anki sunuyu görmüyor, ancak her zaman geçmişe ya da geleceğe cevaplar arıyor. Üzerinde düşünülmesi gereken bir şey bu. 

Gün batımı bulvarı üzerinde Genç Mutant Ninca Kablumbağaları ve dövüşlerini bir kez gördüğümü hatırlıyorum.

En sonunda, Tom Hanks karakteri ile Chuck Noland, Cast Away’de , 4 yıldır bir adada yalnız yaşamanın öğrettiklerinin değeri hakkında konuşuyor. Nefes almaya devam etti ve üzerine basarak, şu anda yaşamanın ve kim olduğunu takdir etmenin önemini öğrendiğini söyledi. Ve tahmin et ne oldu? Gelgitler değişti. Ve biletini Memphis’e kesti. 

Şuan da kalın arkadaşlar,

Gelgitin neyi getireceğini kim bilebilir?