Beynimiz, biz ne kadar öyle olmasını istesek de her an mutluluk saçacak şekilde tasarlanmamıştır. Beyin, daha çok hayatta kalmaya teşvik etmek üzere evrilmiş bir mekanizmadır. Hayatta kalabilmek adına ihtiyaçlarımızı karşılayan beyin; dopamin serotonin ve oksitosin gibi mutluluk veren hormonları kendinde saklı tutar fakat bazen sadece kısa süreliğine onları serbest bırakır. Bu da bizi yeni adımlar atarken motive eder.
Beyninizin negatif eğilim göstermesinin çeşitli nedenleri vardır. Özellikle stresli bir iş gününün bitiminde, mutsuz kimyasalların salgılanması bunu kolayca tetikleyebilir. Stres hormonu kortizol, kendi hayatta kalma amacına sahiptir. İhtiyaçlarınızı karşılama yolunda bir engele takıldığınızda, rotanızı iyi duygulara giden yola çevirmeniz için sizi uyarır. Fakat bunu bir defa yaptıktan sonra, beyniniz sürekli başka engelle karşı karşıya kalır. Hayatta kalma güdüsü nereye götürürse takip etmek size bir sonraki aşamada çok daha kötü hissettirecektir. Neyse ki, doğal olumsuzluğun tedavi edilmesinin basit bir yolu var.
Dog Poop Paradox (Köpek Dışkısı Paradoksu) olarak adlandırılan bir örnekle başlayalım. Eskiden hayvan dışkıları her yerde vardı, çünkü hayvan dışkılarını temizlemek bir norm değildi. Bu durum insanları mutsuz eder hatta sinirlendirirdi. Ardından bu durum değişti ve caddeler inanılmaz bir şekilde daha temizdi. Bu kimseyi mutlu mu etti? Hayır. İnsanlar bunun gibi iyi durumları zar zor fark ederken, hataları anında fark edip o konuda üzgün hissedebiliyorlar.
Beyin, sorunlar için tarama yapmak üzere gelişmiştir ve görünen problemleri bulmak için oldukça yetenekli kabul edilir. Örneğin; gazeteciler, bisiklet icat edildiğinde uygar toplumun çöküşünü öngörüyorlardı. İnsanların uzunca bir konuşma yapmak yerine oradan oraya uçabileceğini ve akşamları sohbet etmek için yorgun olacaklarını hatta erken emekliye ayrılacaklarını söylediler. Biz de atalarımızdan tehditleri zamanında fark etmelerine yardımcı olan beyni devraldık ve ödülleri ararken bile tehditleri bulma konusunda uzman olduk.
…
Kendinize Pozitif Bir Döngü Oluşturun
Kendinize pozitif bir çember oluşturmadığınız sürece olumsuzluk sizi içine alacaktır. Pozitif bir döngü yaratabilmek için 45 gün boyunca günde üç kez sadece bir dakikanızı ayırarak pozitif şeyler arayın. Bu, negatifleri arama eğilimindeki beyninizi pozitif yönlere çevirmek için eğitir.
Bu berbat dünyada yeteri kadar pozitiflik olmadığını düşünebilirsiniz. Ancak her olumlu kıvılcım, ne kadar küçük olursa olsun, pozitifliğe giden yolu inşa edecektir. Sadece önündeki yol üzerinde köpek dışkısı olmayışını takdir etmek bile sinirsel bağlantıları bu yönde geliştirecektir. Negatifliğin baskın hissedildiği olaylardan pozitif bir çıkarım yapmak size doğru görünmese bile o an için mevcut objektifinizi değiştirmeniz gerekmektedir.
Etrafınızdaki herkes negatifleştiğinde olumlu olmak daha zor bir hal alır. Çünkü ilkel beyin, sürüdeki herkes koşmaya başladığında sizi de koşmaya teşvik edecek bir tutum sergiler.
Olumlu olmanın bir maliyeti vardır, ancak yararı daha fazladır.
…
Olumsuz Tarafınızı Törpüleyin
Pozitif döngünüzü oluşturduktan sonra kişisel iradeniz ve gerçekçi beklentileriniz doğrultusunda olumsuz tarafınızı törpüleyebilirsiniz. Çabalarınızın sonuçlarını asla tahmin edemezsiniz ancak her zaman ihtiyaçlarınızı karşılamaya yönelik bir sonraki adımı seçmeniz gerekir. Kişisel irade, bir sonraki adımınızı seçebilmenin zevkidir.
…
Kortizolünüz Tırmandığında Alternatiflere Sarılın
Gerçekçi Beklentiler, kortizolünüz hızlandığında ürettiğiniz alternatiflerdir. Çabalarınız hemen görünür ödüller getirmediğinden hayatta kalma tehdidi hissetmenin doğal olmasıyla beraber, aslında tehdit altında olmadığınızı kendinize hatırlatabilirsiniz.
Çoğu insanın başarısı, hemen meyvesini veren çabalardan gelmedi. Sonuçlarınız size hayal kırıklığı yaşatıyorsa, beklentilerinize doğru bir adım daha atabilirsiniz.
Kendi mutlu kimyasallarınızı, dünyanın size salgılatmasını ummak yerine kendi başınıza canlandıracaksınız.
…
Yorumlar (0) Yorum Yap