İş Hayatındaki Uzun Süreli Başarıların En Büyük Sırrı: Sabır

Arzu Dokuzoğlu

Arzu Dokuzoğlu

İTÜ-Kimya Müh.

İş dünyasında sabırdan daha büyük  bir beceri yoktur. Birçok insanda bulunmayan sabır (ben dahil) aslında başarımızda büyük bir etken.
Sabrın önemini düşünecek olursak, değerli olan her şeyin oluşması yıllar alır. Bir gecede başarılı olan birini tanıyor musunuz? Böyle bir şey maalesef mümkün değil. Steve Jobs veya Warren Buffett, hiç fark etmez, her başarılı girişimci kendini ispat edene kadar yıllarca sahne arkasında çalışır.
Ortalama bir işin kar getirmesi yaklaşık üç yıl sürer. Beklemesi uzun görünüyor evet ve eğer siz de benim gibi sabırsızsanız gözünüzü korkutabilir bu üç yıl. Ancak gelin, geleceğimizin başarısını sağlamlaştırmak için nasıl daha sabırlı olabiliriz, görelim:




Hedeflerinizi yazın ve düzenli olarak gözden geçirin.

Hedef olmadan iş yapmak, karanlıkta atış yapmak gibidir. Herhangi bir yönünüz veya hedefiniz olmadan atış yapmak ne kadar başarı sağlayabilir ki?
Dolayısıyla ulaşmak istediğiniz hedefleri yazmak önemlidir. Örneğin, belirli bir gelire ulaşmak, çok sayıda çalışana sahip olmak, şirketi büyütmek gibi. Peki sabrın buna katkısı nedir diyecek olursanız, hedeflerinizin olması, gideceğiniz yolun kuş bakışı manzarasını size sunar. Onlara ulaşmanız için gereken zamanı anlamanıza ve resmi tamamlama süresini görmenize yardımcı olur. Böylece kısa vadede endişeleriniz ve kaygılarınız makul ölçüde azalır.




Her hafta, her ay, her çeyrek ve yıl için kilometre taşları belirleyin.

Sadece genel hedeflere değil, aynı zamanda kilometre taşlarına da ihtiyacınız var. Bunlar, sizi motive eden ve sabırlı tutan, dağın tepesine ulaşma yolundaki küçük kazançlardır.
İnsanlar genelde hiçbir dönüm noktası veya performans göstergesi belirlemez. Bunun sonucunda sabırsızlanırlar çünkü iyileşme göremezler. Her hafta, ay, çeyrek veya istediğiniz aralıklara yönelik hedefler belirlemeye başlarsanız, yaşadığınız ilerlemeyi görmek sizin için çok faydalı olacaktır.


Şimdiki zamanda kalın.

Zihninizin içinde sıkışıp kalmak ve gelecekle ilgili endişelenmek varoluşsal bir acıdır. Yaptığınız hesapların ve başarının anında gerçekleşmesini istemek çok doğru bir yöntem değildir. Buna bilişsel uyumsuzluk adı verilir: nerede olmak istediğinizi bilmek, nerede olduğunuzu bilmek ve arafta sıkışıp kalmak.
Bundan kurtulmanın bir yolu ise meditasyon yapmaktır. Meditasyonu hurafe olarak görüyor olabilirsiniz ancak bilimsel çalışmalar, meditasyon yapan kişilerin duygusal olarak daha dengeli ve odaklanma konusunda başarılı olduğunu gösteriyor.
Eğer işinizi seviyorsanız ve bunu gelecek 20+ yıl boyunca yapmak istiyorsanız acele etmeyin. Bir ya da iki yıl değil, iş hayatında başarılı olmanız için önünüzde tüm hayatınız duruyor. Çalışırken her zaman bunu aklınızda bulundurun, çünkü anında sonuç görmeyi istemekle yetinmek kolaydır.
Bir tür sabırsızlık veya üzüntü içerisindeyseniz, yolculuğun tadını çıkarmıyor ve sonuçlara odaklanıyorsunuz demektir.


Yolculuğun ve ilerlemenin tadını çıkarın.

Bir girişimci olarak en tatmin edici şeylerden biri geriye bakıp kaydettiğiniz tüm ilerlemeleri görmektir. Bazen, günlük basit problemlerle boğuşurken stres olursunuz ve ne kadar uzun bir yoldan geldiğinizi unutursunuz. İşletmenizin, gelirinizin ve bir bütün olarak yıllar içinde ne kadar geliştiğinizi düşünmek için her gün zaman ayırın. Bu olumlu alışkanlık, daha fazla sonuç görmek için çalışmaya devam etmenizde büyük etki sağlayacaktır ve sizi motive edecektir.


Diğer insanlar için endişelenmeyin.

Benlik saygısı, kendinizle olan ilişkinizdir. Diğer insanların ne yaptığını izlemek ve yeterince iyi bir şey yapmadığınızı hissetmek çok kolaydır. Ama şöyle bir gerçek vardır: Sadece kendinize karşı rekabet etmek zorundasınız.
Başkalarının sahip oldukları ve yaptıkları hakkında endişelenmeye zaman harcamak, harekete geçeceğiniz zamanı öldürür. Tamamen kendi gelişiminize ve faaliyetlerinize odaklanmayı öğrenmek sabrınızı geliştirmek için keskin bir yoldur.



“Odak senin üzerinde olana kadar kendine odaklan!”


Neye ihtiyacınız olduğuna odaklanın, ne istediğinize değil.

Gerçekten mutlu olmak için neye ihtiyacınız var? Tek istediğiniz finansal özgürlük mü? Yoksa iyi bir sosyal hayat ve sağlık mı? Kendinize karşı dürüst olun. Özel jet veya lüks spor arabaya gerçekten ihtiyacınız var mı? İhtiyacınız olanı elde etmeyi amaçlamak, sizi daha mutlu ve rahat hissettirir.
Tony Robbins‘e göre, hayalinizdeki hayatı görselleştirmeniz ve kendinize “Bu hayatı karşılamak için ne kadar gelire ihtiyacım olacak?” sorusunu sormanız gerekiyor. Bu sayı, gelir açısından asıl amacınız olmalıdır.


Başarılı bir iş sahibi veya girişimci olmak söz konusu olduğunda sabır, önem verilmeye bir beceridir. Ancak sabırlı bir insansanız, bu sizin için süper bir güç gibidir. Günlük koşuşturmanın altında ezilmeden ilerideki başarınızın tadını çıkarırsınız.
Hedefleri ve kilometre taşlarını belirlemek, sabrınız üzerinde çalışmaya başlamanın harika bir yoludur. Düzenli olarak bunları inceleyin ve kaydettiğiniz ilerlemenin tadını çıkarın.
Girişimciliğin uzun ömürlü bir yolculuk olduğunu anladığınızda daha farklı yaklaşırsınız. Sonuna dikkat ederek işinizi inşa edin ancak şimdiki zamana ayak uydurmayı da unutmayın. Aynı zamanda sosyal medyadan uzak durmak ve başkalarının yaptıkları hakkında endişelenmemek de akıllıca olur. Sadece kendinize karşı rekabet etmeniz ve hedeflediğiniz yaşam tarzı üzerinde çalışmanız gerekir. Bunların hepsini bir arada götürebilmek sabrınızı mutluluk ve başarıya dönüştürecektir.
Kategoriler: Kariyer

Yorumlar (0) Yorum Yap

/