Neredeyse her canlı, öyle ya da böyle hayatında stresle karşılaşır. Gündelik yaşantımızda ise stres artık hayatımızın bir parçası olmuş durumda. Kimileri stresten kaçmaya çalışır, kimileri onunla mücadele etmeye çalışır. Bazıları da vardır ki, stresi kabullenip gelişim için kullanır.
Dr. Abraham Twerski bir psikiyatr, haham ve yazar. Her ne kadar dini kişiliği yüzünden ilk görenler başta ona ön yargılı olsa da, olaylara karşı çok sade ve derin analizlere sahip.
Twerski, bu videoda günümüzün en yaygın problemi olan stres bozukluğuna karşı nasıl yaklaşılması gerektiğini ve stresin insanlarda gelişim için bir basamak olduğunu inanılmaz isabetli bir örnekle anlatıyor. Onun da dediği gibi, belki stresle savaşmak ya da stresten kaçmak yerine, onu kabullenip kullanmak en güzel yollardan biridir.
Hassas bir canlı olan ıstakoz, onunla birlikte büyüyemeyen sert bir kabukla beraber yaşıyor. Istakoz büyüdükçe, genişleyemeyen kabuğun içinde sıkışmaya başlıyor ve üzerinde baskı hissediyor.
Kendisini rahatsız hisseden ıstakoz, bir kayaya saklanıyor ve üstündeki kabuğu atıp, daha büyük bir kabuk inşa ediyor.
Istakoz her ne kadar yeni bir kabuk yapsa da eninde sonunda mevcut kabuğu ona dar gelip, rahatsız etmeye başlıyor ve bu süreci tekrarlayıp kendine yeni bir kabuk yaratması gerekiyor. Böylelikle ıstakoz kabuk değiştirdikçe büyümeye devam ediyor.
Abraham Twerski’ye göre:
Istakozun büyümesine imkan sağlayan en büyük tetikleyici, kabuğunun onu rahatsız etmesidir. Stresli zamanlar, aynı ıstakoz örneğindeki gibi insanlar için de büyümenin bir işaretidir. Kendimizi rahatsız hissetmezsek, yerimizi değiştiremeyiz ve büyüyemeyiz.
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap