1) Mutluluğu kovala.
“Hayatta beni gerçekten çileden çıkaran bir şey var. Birçok kişi paralarının yetmeyeceği şeyleri almakla meşgul. Bu salonda bile çoğunuz yan işinizi ana kariyeriniz yapmak istiyorsunuz ama bunu yapamıyorsunuz çünkü şu anki işinizi bile bırakmaktan korkuyorsunuz. Çünkü işinizi bırakırsanız, nefret ettiğiniz insanları etkilemek için aldığınız bütün gereksiz şeylerin parasını ödeyemezsiniz.”
“Yapmak istediğin şeyi yap. Er ya da geç öleceksin, bir şekilde bitecek. Başına kötü şeyler de, harika şeyler de gelebilir. Ancak bir şey yapmadığın sürece hiçbir şey olmayacak. Bu yüzden lütfen izin arama, lütfen yapmak istediğini yap. Açılmak istediğin insana açıl, o sevmediğin işten çık; her zaman o sevmediğin işi bulabilirsin.”
2) Oyunu uzun vadeli oyna.
“Birçok kişi sadece kısa vadede cebini doldurmak için işlerine başlıyor. İşin en temel adımlarını öğrenmelisiniz. Her zaman uzun vadeli oyunda kalmak için enerjim vardır. Vaynerchuk Media’da gelirlerin ve çalışan sayılarının her sene artmasının tek sebebi bu. Çünkü modelimi uzun vadeli hazırladım.”
3) Her tehlikeye karşı tetikte ol.
“Her zaman hazırlıklı olmaya çalışıyorum. Bu yüzden işimde hata oranım çok düşük. Çalışanlarıma da bu konuda taviz vermiyorum ve her ihtimali göz önünde bulundurmaya çalışıyorum: “Ya hasta olurlarsa? Ya istifa ederlerse? Ya sıkılırlarsa?” Bu yüzden şirketteki her şeyi bilmeye çalışıyorum.
4) Konuşmayı bırak, yapmaya başla.
“Dünyadaki en büyük salgınlardan biri, konuşmaktan dolayı yapamamak. Sosyal medya günümüzde insanları değiştirmeye başlamadı, onları göstermeye başladı. İnternetin içindeki bütün nefret sadece var olan şeyi bize gösteriyor. Twitter insanları kötü biri yapmıyor, o insanlar zaten kötü. Aynı durum konuşup yapamama konusu için de geçerli. Twitter ve Instagram senin vaktini çalmıyor, üretkenliğini artırmak için onları silmeye çalışma. Sorun uygulamalarda değil, senin zihninde. Bunun yerine televizyon izleyeceksin, video oyunları oynayacaksın ya da bir kafeye gidip çalışıyormuş gibi yapacaksın. İnsanlar her zaman sadece konuşur.”
5) Akıllıca oyna.
“Bugün yaşadığım onca şeyden sonra, birçok okul arkadaşımdan benzer e-posta ve mesajlar alıyorum: “Gary çok şanslısın!” Her birini cevaplıyorum: Jan, seni tekrar görmek harika. Çok iyi görünüyorsun. Çocukların çok tatlı. NOT: Ben süper şanssızım. Sana hatırlatmama izin ver Rick, beraber mezun olduğumuzda sen her gün dizi izleyip, hafta sonları bira içip kadınlarla vakit geçirirken, ben çalıştım.”
“Çılgınca hamleler yapmadım. 23 yaşında benden çok daha fazla kazanan insanlar vardı. Ancak problem onların Coachella’ya gitmesi, yeni bir saat alması ya da arabalarını değiştirmesi. Ben bunları yapmadım, senelerce tutumlu davrandım ve doğru zamanda kazancımı katladım.”
6) Gerçek bir lider olmaya çalış.
“Benim görevim okyanustaki buz dağını görüp gideceğimiz yönü belirlemek. Her ne kadar güvertedekiler için rotamız uygun olsa da, o buz dağını gördüğümde yön değiştirme sorumluluğu bana ait. Liderlerin gelecekte ne olabileceğini anlaması gerekiyor. Çalışanlar içinde bulunduğumuz anı zaten iyi yönetir ve geçmişe değer verir. Ancak ileriyi görebilmek liderlerin işidir.”
7) Yapmaya devam et ve sürekliliği sağla.
“En iyi olmak bir günde olan bir şey değildir. Günümüzde herkes başarı için büyük bir acele içinde. Yaptığınız işin her zaman içinde olursanız ve onu yapmaya devam ederseniz maratonu birinci bitirirsiniz. Hayat bir kısa mesafe koşusu değil.”
8) Yolundan şaşma.
“Sizi olduğunuz yere getiren şey, ileri seviyeye de taşıyacak şeydir. İnsanlar bir yere geldiklerinde seviye atlamak için bir şeyleri değiştirmeleri gerektiğini düşünüyor. Bence yapmanız gereken yaptığınız şeyden aldığınız verimi iki katına çıkartmaya çalışmak.”
“Aydınlanmadan önce ağaç kesip, su taşıyordum. Aydınlandıktan sonra da ağaç kesip su taşıyorum.”
9) Güçlü yanlarına odaklan.
“Güçlü yanlarına yatırım yap ve zayıf yönlerini umursama. İnsanlar iyi olmadığı konularda kafa yorup zaman kaybediyor. Kendine olan farkındalığını yükselt ve güçlü yanlarını bul. Sonrasında bütün enerjini bu alana ver.”
10) Değer yaratmaya çalış.
“Bugüne kadar ilk 40 konuşmamı ücretsiz yaptım. Komedyen, müzisyen ya da herhangi bir konuşmacı olun kaç kişinin sizi izlemeye geldiğinin önemi yok. Yapmanız gerekeni yapmalısınız. Konuşmacı olarak çıktığım yerlerde başta kimse beni bilmiyordu. Bir kişi de olsa bin kişi de olsa, değer katmaya çalışmalısınız.”
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap