Düşük Duygusal Zeka’nın 7 İşareti

Hüseyin GÜZEL

Hüseyin GÜZEL

EEE / PM / MSc / huseyinguzel.net

Düşük duygusal zekanın işaretlerini fark etmelisiniz çünkü bu tür bir zekanın eksikliğini yaşayan insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmak zordur…
Çoğu insan, duyguları konusunda çok fazla şey öğrenerek büyümez; yani onların ne olduklarını, nasıl çalıştıklarını veya onları nasıl iyi yönetebileceklerini…
Bu, akademik veya sosyal zeka seviyelerinin tamamen normal olmasına karşın şaşırtıcı derecede düşük duygusal zekaya sahip birçok insan olduğu anlamına geliyor.
Düşük duygusal zekanın işaretlerini fark etmelisiniz çünkü bu tür bir zekanın eksikliğini yaşayan insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmak zordur. İster bu tarz bir kişiyle iş kurmayı, evlenmeyi hatta ister ona koçluk yapmayı düşünüyor olun, düşük duygusal zekanın işaretlerini erken dönemde fark edebilmeniz çok önemlidir.
1| Nasıl hissettikleri hakkında konuşmaktan kaçınırlar

Birinin ne kadar duygusal zekaya sahip olduğunu gerçekten görmek istiyorsanız, duyguları hakkında kendilerini nasıl ifade ettiklerine dikkat edin.
Duygusal zekası çok düşük olan bazı insanlar, duyguları hakkında konuşmaktan kaçınırlar, hatta bunu reddederler. Ama daha yaygın olarak, bu hususta pek de iyi değillerdir. Genellikle nasıl hissettiklerini açıklamak için belirsiz veya mecazi bir dil kullanırlar. “Sadece biraz stresliyim” veya “şuan sinirliyim” derler mesela. Bazen gerçekte nasıl hissettiklerini tarif etmekten kaçınmak için soyut ve kavramsal bir dil kullanarak duygularını entelektüel hale getirirler, yani “Sadece biraz bunaldım.” derler.
Diğer taraftan… Duygusal zekası yüksek insanlar, duygularını basit bir duygusal dille anlatmaktan korkmazlar.
“Üzgün hissediyorum”, “Kızgınım”, “Şu anda hayal kırıklığına uğradım ve biraz kızgınım” gibi şeyler söylerler.
2| Nasıl hissettikleri konusunda kendilerini eleştirirler
Korku ya da üzüntü gibi birçok duygu kötü hissettirdiği için, onların kötü olduğunu ya da onları hissettiğimiz için kötü olduğumuzu düşünmek kolay olanıdır. Bu genellikle çocukken duygularını ifade ettikleri için cezalandırılan veya alay edilen insanların başına gelen bir husustur bu.
Her halükarda, düşük duygusal zekanın yaygın bir belirtisi; insanların kendilerini zor duygulara sahip oldukları için eleştirmeleridir. Korkmanın kötü ya da yanlış olduğunu düşünürler zira. Üzgün hissetmenin utanç verici olduğunu düşünürler mesela. Sinirlenmenin bir zayıflık işareti olduğunu düşünürler ayrıca.
Kendini nasıl hissettiğine göre yargılamak, sadece uzun vadede daha kötü hissetmenize neden olur.
Duygusal zekası yüksek insanlar, bir şeyin kendilerini kötü hissettirmesinin, onun kötü olduğu anlamına gelmediğini iyi bilirler. Bu yüzden, kendilerini kötü hissettiklerinde bunun yerine kendilerine iyi ve şefkatle davranırlar.
3| Duygularını kontrol etmeye çalışırlar
Duygusal zekası düşük kişiler, zor duyguları çözülmesi gereken sorunlar olarak düşünürler. Bu, acı veren bir ruh hali veya duygusal durum ortaya çıktığında, hemen ondan kurtulmaya çalıştıkları anlamına gelir. Ama duygularınıza sürekli olarak birer problemmiş gibi yaklaştığınızda, beyninize onları problem olarak görmeyi öğretirsiniz. Bu sadece sizi duygularınızdan daha fazla uzaklaştırır, korkutur ve gelecekte onlara karşı tepkisel hale getirir.
Duygularınıza problem muamelesi yaptığınızda, beyninize onları bu şekilde görmeyi öğretirsiniz.
Duygusal olarak zeki insanlar ise, duyguları tehdit olarak değil, haberciler olarak görürler. Mesajın içeriğini beğenseniz de beğenmeseniz de, haberci işlevi gören duyguları vurmanın bir anlamı yoktur. Kendinizi acı verici duygulardan kurtarmanın en iyi yolu, onları kontrol etmeye çalışmak yerine onları doğrulamak ve kendi kendilerine çalışmalarına izin vermektir.

4| Sadece yüksek sesli duyguları fark ederler
Aynı anda birden fazla duyguyu deneyimlemek çok yaygın olsa da, duygusal zekası düşük kişiler yalnızca en büyük, en gürültülü duyguyu fark etme eğilimindedir.
Örneğin, araba kullanırken kontrollerini yitirip yoldan aniden çıktıklarında, “çok sinirlendiklerini” hissettiklerini ifade ederler ancak korktuklarının da farkında olmazlar.
Duygusal zekası yüksek kişiler ise, tüm duygularının, hatta birincil duygularının “arkasında” var olan sessiz olan duyguların bile farkına varacak kadar öz farkındalığa sahiptirler.
5| Duygularını körü körüne takip ederler
Düşük duygusal zekanın bir başka açık işareti de; duygularınızın size söylediği her şeye inanmaktır. Duygular bize genellikle yararlı bilgiler verir. Örneğin, yangın alarmınız çaldığında korku hissetmek gibi. Ama bizi yanıltma olasılıkları da aynı şekilde söz konusudur. Eşleri bir hataya işaret ettiğinde ve düzeltmelerini istediğinde öfke duygusuna kapılırlar.
Duygusal olarak zeki insanlar tüm duygularını dinlerler ancak hiçbirine körü körüne güvenmezler.
Duygularımızın mistik bir tarafı yoktur. Ve onlara gereğinden fazla değer vermek, onları küçümsemek kadar tehlikeli de olabilir.
6| Duygularını ‘düzeltmeye’ çalışırlar
Başkalarının acı veren duyguları ve ruh halleriyle nasıl başa çıktıklarına bakarak onların duygusal zeka seviyesi hakkında bir çok şey öğrenebilirsiniz.
Duygusal zekası düşük insanlar, başkalarındaki acı verici duygulardan korkarlar, bu yüzden genellikle onları uzaklaştırmaya çalışırlar. Örneğin: Size neden böyle hissetmemeniz gerektiğine dair nedenler ortaya koymaya çalışırlar ya da kötü ruh halinizi problem-çözüm yaklaşımıyla düzeltme çabalamasına hemen girişirler. Bunlar, duygusal zeka konusunda çok yüksek olmadıkları için ölü çabalardır.
Öte yandan, birisi duygularınızı doğrulamakta ve yargılamadan veya tavsiye vermeden onlarla yaşamaya istekli olmakta iyiyse, bu genellikle çok yüksek bir duygusal zekanın işaretidir.
7| Her zaman mutluymuş gibi davranırlar
Her zaman mutlu olduklarını iddia eden ve üzüldüklerinde, korktuklarında, utandıklarında yada sadece üzgün hissettiklerinde asla bunu itiraf etmeyen veya göstermeyen insanlara güven duymam. Her zaman mutlu olmakta ısrar etmek genellikle düşük duygusal zekanın bir işaretidir.
Ruh hallerini ve duygularını çok iyi anlamadıkları için, düşük duygusal zekaya sahip insanlar sevmedikleri duyguları; acı verici, rahatsız edici olanları inkar içinde yaşarlar. Ve kendilerine her zaman mutlu olduklarını söylerlerse her zaman mutlu olacaklarını ve asla kötü hissetmek zorunda kalmayacaklarını umarlar.
Yüzünüz maviye dönene kadar pozitifliği tezahür ettirmeyi deneyebilirsiniz, ancak acı verici olanlar da dahil olmak üzere her türlü duyguyu deneyimlemek tamamen normaldir.
Duygusal olarak zeki insanlar ise, iyi ya da kötü saç renkleri dışında iyi ya da kötü duyguların olmadığını bilirler. Kendilerini kötü hissedecek ve bununla iyi olacak kadar güvendelerdir.
Özetle:
Düşük duygusal zekaya sahip olmak, birini kötü ya da değersiz yapmaz. Pek çok yönden, bu sadece bir beceri eksikliğidir. Ve belli ki hepimiz zaman zaman bu eksikliklerin bazılarını yaşıyoruz. Ancak, diğer taraftan bu tarz eksiklikleri yaşayan bazı kişilerle de herhangi bir ciddi ilişkiye girmeden önce, onların güçlü ve zayıf yönlerini açıkça görmek önemlidir.
Keskin bir zeka veya büyüleyici bir kişiliğin gözünü kamaştırmak kolaydır, ancak bunların hiçbiri düşük duygusal zeka ve beraberinde gelen tüm sorunları telafi edemez
Mutsuz insanlarla çalışan bir terapistten alıntı: “Düşük duygusal zekanın işaretlerini erken dönemde öğrenirseniz kendinizi çok fazla kederden kurtarırsınız.”
Nick Wignall

This post is also available in: English

Kategoriler: Gelişim

Yorumlar (0) Yorum Yap

/