Her Liderin Sözlüğünden Çıkarması Gereken 3 Kelime

Arzu Dokuzoğlu

Arzu Dokuzoğlu

İTÜ-Kimya Müh.

Steve Jobs, çalışanlarına pişmanlık duymadan patlamasıyla ünlüydü. Sonra Elon Musk var. Musk’ın çalışanlarına göre Musk, çalışmak istenilecek bir adam değil. Çatışmalara karşı durmuyor ve sonuç olarak, liderlik tarzında bir eksiklik var. Ve Amazon’un arkasındaki beyin, Jeff Bezos. Çalışanlarını korkutan patlamalarıyla tanınıyor. Çalışanları, Bezos’un çalışmak için çok zor bir insan olduğunu çünkü iletişimini hesapladığını söylüyor. Şöyle ki, bir gülüşünün hedefi, bir insanı cezalandırmak olabiliyor.
Ancak, liderlerin kullandığı dil cezalandırıcı olmak zorunda değildir. Ekibine ilham vermeyi amaçlayan liderler, öfkeli ve olumsuz bir dille patladıklarında istemeden ekiplerine zarar verebilirler. Lider olarak, kendi rolünüz, görmek istediğiniz yönün yolunu açmak ve modellemektir. Liderler sıklıkla ateşe atılmaya hazır taktikler kullanırlar ama bunu genelde sözlerinde kötü bir dil kullanarak yaparlar. Kullandıkları bazı kelimeler ise gizli tuzaklardır. İşte özellikle ekibiniz ve müşterilerinizde daha fazla nüfuz sahibi olmak için liderlik sözlüğünüzden çıkarmanız gereken üç kelime:

1) “Neden?”

Bazı liderler, bazen nedenleri garip hissettiren sorgulamalar yaratırlar. Bazıları ise basit bir araştırmanın amaçlandığı bir büyük yarıklar oluştururlar. Örneğin: “Bu görev neden takvimimizde sarı renkle işaretlenmiş?”
“Neden?” sorusuna tek mantıklı cevap “çünkü” ile başladığı için, soruyu cevaplayan kişinin doğru cevabı bulması gerekir. Sonuç: Bir ebeveyn-çocuk dinamiği yaratılır ve “ebeveyne” beklediği ve gerçekten istediği cevabı vermek için dürüst iletişim durdurulur.
Çözüm, “çünkü” cevabını uyandırmayan sorular sormaktır. Bunun yerine “Ne?” veya “Nasıl?” ifadelerine bakabilirsiniz. Böylece konuşmalar daha net bir şekilde ilerler. “Projenizin yeşil kalmasını sağlamak için ilerleme adına ne yapabiliriz?”  gibi. Bu şekilde sorular sizi istenen sonuca götürür.

2) “Ama”

“Ama” kelimesi, ondan önce gelen her şeyi olumsuzlamaya ve konuşma yarışması başlatmaya yarar. Şöyle bir örnek verebiliriz: “Temmuz ve ağustos ayları gerçekten harika aylardı ancak Eylül ayında iki haftamız kaldı.”
Sorun, cümlenin ortasına “ama” ekleyerek, temmuz ve ağustos aylarının harika geçip geçmediği veya eylül ayının korkunç olup olmayacağı konusunda kafa karışıklığı yaratıldı.
Çözüm, kelimelerin basit değiş tokuşuyla mümkün.
“Temmuz ve ağustos ayları gerçekten harika aylardı ve Eylül ayında iki haftamız kaldı.”
Cümlelerin biri ilham vermeye odaklıyken, diğeri çalışanları sıkıntıya sokacak türden.

3) “-meli/-malı eki”

Bu kelime, suçlama ve utanç dolu çünkü gelecek odaklı olmak yerine geriye doğru düşündürüyor. Karşı tarafın kendisini kötü ve kırgın hissetmesine neden oluyor. Bu kötü bir sonuç çünkü iyi bir liderin asıl amacı liderlik etmek ve ilham vermek.
“Bu raporda daha fazla istatistik vermeliydin”  ya da “Bu malzemeleri daha önce sipariş etmelisin” gibi ifadeler ilham vermek yerine ileri momentumu engeller. Lider, takımını istediğini üretmekten uzak tutar. “Zorunlu” tuzağını tamir etmenin çaresi, gelecekte neyin daha iyi yapılabileceğine odaklanmaktır. Ardından istenen sonuç daha kesinleşir.
Lider olarak istediğiniz hedef zaten arkanızdayken, nereye bakacağınızı bilemezsiniz. Ancak olumlu bir gelecek odağı tuttuğunuzda, ekip üyeleriniz gerekli görevi daha kolay takip edebilir ve yerine getirebilir. Bu üç kelimeyi lügatınızdan çıkararak katılımın arttığını ve şirket kültürünüzün oluştuğunu göreceksiniz. Lider olarak, her müşteriye en iyisini verebilmeleri için tüm ekip üyelerinizi elde etmek ve onları hoş tutmak önemlidir. Bu insanların sizi desteklemeden önce size güvenmeleri gerekir. Ve bu sizinle ve iletişim tarzınızla başlar.
Kategoriler: Kariyer

Yorumlar (0) Yorum Yap

/