Alkol Kullanmayı Bıraktığınızda Beyninize Ne Olur?

Bir içecekten keyif almak gayet normal bir durum fakat alkolü hayatınızdan çıkardığınızda yaşayacağınız iyileşmelerin sayısı bir hayli fazla. Bağımlılık konusunda uzmanlaşmış başarılı psikiyatr Soroya Bacchus, “Akıl sağlığı da fiziksel sağlık kadar önemlidir” diyor. Bilimsel olarak konuşursak, Ulusal Alkol Suistimali ve Alkolizm Enstitüsü, kadınlar için uygun alkol dozunun 24 saatlik bir süre içinde üç içkiye kadar ve haftada maksimum yedi tane olarak tanımlamaktadır. Bu miktar erkekler için 14 olarak belirlenmiştir. Bu aralığın neresinde olursanız olun alkol almayı bıraktığınızda bedeninizin ve psikolojinizin yaşayacağı şeyler bunlardır:

Bu sorunun cevabı büyük ölçüde önceki gece kaç alkollü içecek içtiğinize bağlıdır. Su içerseniz, birinci gün zorluklara rağmen günü asgari seviyede atlatabilirsiniz. Buna karşılık, alkolü bırakmak için hazırlık yapmaya karar verdiyseniz birinci gün büyük olasılıkla yoksunluk belirtilerine sahip olacaksınız. Bacchus’un açıkladığı gibi; alkol, beynin iyi hissettiren kimyasal dopamini serbest bırakmasına neden olur. Bu da ertesi gün duygusal bir çöküşle sonuçlanır. Huzursuzluk, baş ağrısı, dehidratasyon ve bulantı gibi fiziksel yoksunluk belirtilerine ek olarak, öfke, yiyecek istekleri, endişe ve hatta depresyon belirtileri gibi psikolojik belirtiler yaşamaya hazırlıklı olun.

Yaklaşık yedi gün uzak kaldıktan sonra zihinsel ve duygusal faydalardan yararlanmaya başlayacaksınız. Her şeyden önce daha iyi uyuyacaksınız. Bu da artan enerjiye, gelişmiş ruh haline ve net bir zihne kavuşmanızı sağlayacak.

Ulusal Uyku Vakfı “Bir depresan olarak alkol daha hızlı uykuya dalmanıza yardımcı olsa da daha sonrasında düşük kaliteli uykuya sebebiyet veriyor” diyor. Alkol, REM uykusunu engelleyebilir, solunum problemlerini şiddetlendirebilir, sirkadiyen ritminizi kesintiye uğratabilir ve gece boyunca daha rahatsız edici hissetmenize yol açabilir.

Anksiyete ve depresyon gibi önceden var olan zihinsel sağlık sorunları da alkol ile şiddetlenir. Bunlardan muzdarip olanlar, içki ve beraberindeki akşamdan kalmışlık olmadan duygusal olarak daha istikrarlı ve mantıklı hissedebilirler. Amerikan Bağımlılık Merkezleri için konuşan Meredith Watkins “Alkol depresan olduğu ve yatıştırıcı bir etkiye sahip olduğu için, insanlar genellikle gevşemek için onu kullanıyorlar” diyor. “Ama aynı zamanda tüketimden sadece birkaç saat içinde kaygıyı artırabilir.” diyerek ekliyor.

Bu, anlamlı yansımaların ve uzun vadeli yaşam tarzı değişimlerinin devreye girebileceği zamandır. Uyku kaliteniz yükselmiş, ruh haliniz stabilize olmuş, yeme bozukluklarınız ortadan kalkmış bir halde olacaksınız. Tüm bunların yanı sıra yaşamınızda yeni bir pencere açılacak. Bacchus’un belirttiği gibi, içkili buluşmalar ve şarap dolu yemekler yerine bir zamanlar ikinci plana attığınız kişisel bakım ve hobiler için daha çok vaktiniz olacak. Örneğin, pazar günü, bir cumartesi gecesi sonrasında dinlenerek geçirmek yerine yeni bir egzersize başlayabilir veya karmaşık bir yemek tarifinde ustalaşabilirsiniz.

Son olarak, alkolden uzak kalmak, içkinin neyi ört bas ettiğini görmenizi sağlayabilir. Bacchus kendinize şu soruları sormanızı öneriyor: Alkolü sosyal anlamda rahatlamak için mi kullanıyorum? Kaygı veya rahatsızlık duygularını maskelemek için mi kullanıyorum? Açık ve dürüst bir şekilde cevap vermek alkol ile olan ilişkinize yeni bir boyut kazandırabilir.