Aykut Karaalioğlu bundan 5 sene önce Türkiye’den Amerika’ya, San Francisco’ya taşınmış bir isim. Karaalioğlu, 5 sene de 0’dan 100 milyon dolar değere ulaştırdığı şirketini ve hikayesini Dipnot Tablet’e anlattı…
Bundan beş yıl önce Türkiye’de üniversite okuduktan sonra San Francisco’ya geldiniz. Bu geçen sürede neler değişti hayatınızda?
İlk iki sene resmen süründüm diyebilirim. Burası gerçekten çok farklı bir dünya. Bildiğiniz gibi dünyanın en zeki insanları ve girişimcilik ruhları en yüksek olan insanlar burada bulunuyor. Açıkçası buraya ilk geldiğimde ne yapacağım hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu. Sadece kendime Türkiye’den sonra olmam gereken yerin, San Francisco olduğunu söylüyordum. Buraya gelmeden önce Bilkent Üniversitesi’ne uluslararası ilişkiler okudum. Yani burada yaptığım veya yapacağım şeyler de okuduğum alanın uzaktan yakından ilgisi yoktu. Ne kodlama yapmayı biliyordum ne de yazılımla ilgili bir fikrim vardı. Buraya geldiğim zaman ise akıllı telefon kullanımının inanılmaz bir hızla arttığını gördüm. Ve herkesin uygulamalar konusunda bir şeyler yaratmaya çalıştığını gördüm.
İki yıl boyunca burada ne yaptınız, nasıl yaşadınız?
İki yıl boyunca sürekli olarak arkadaşlarımın evinde kaldım. Bu süreçte ne yapmak istediğimi, ne yapabileceğimi düşündüm. Bazen kafanıza bir anda bir fikir gelmesi için uzun bir süre kafa dinlemeniz gerekiyor aslında. Biliyorsunuz Steve Jobs’a da böyle olmuş zamanında. Ben gerçekten iki yıl boyunca ne yapabilirim diye düşündüm. Tabii o zaman cebimde para da olmadığı için hep en kolay ne yapabilirim onu düşündüm. 1800’lü yılların sonunda burada çok ilginç bir şey olmuş. Herkes buraya altın aramaya gelmiş. 1 milyon insan altın aramaya gelmiş fakat sadece 5 bini altın bulmuş. Fakat altın arayan ve bulan insanlardan daha fazla para kazanan insanlar kürek satanlarmış. Bende kendi kendime dedim ki, herkes uygulamaya yaratıyor, o zaman bende bunları yaratan insanlara öyle bir servis sunmalıyım ki, ben kendim bir uygulama yaratmadan milyonlarca dolar yatırım alıp bir uygulama yapmadan, ben bu insanlara bir şey satayım. Yani kürek satayım. Ve aklıma o an Mobile Action fikri geldi.
Peki Mobile Action adına bir şirket kurdunuz. Şirketin kurulma hikayesi nedir?
Benim hikayem aslında gerçekten çok komik. Bu iki yıllık süreçte birçok şirket ile konuştum, birçok şirkete başvuru yaptım. En son eBay şirketinde bir pozisyon açıldı ve beni aradılar. Görüşmeye gittiğimde benim şu an bu yaptığım işin onlar için büyük bir ihtiyaç olduğunu anladım. Tabii o sırada, onlar ile fikrimi paylaşmadım. Onlar bana iş teklif ettiğinde ben onlara bir şirketim olduğunu söyledim. Tabii aslında şirket falan yok! Bana şirketimin ismini sordular, bende Mobile Action dedim bir anda. İş görüşmesinde bir anda aklıma o isim geldiği için söyledim. Hatta bu hikaye burada TechoCrunch sitesine bile haber oldu. O anda aklıma olabilecek en iyi isim olarak Mobile Action geldi. İş ilerledikçe ve şirketim olduğunu duyduklarında onlara hizmet vermem için ne kadar para istediğimi sordular. Yani bana aslında maaşlı olarak çalışmam yerine danışman olma şansını verdiler. Dediğim gibi bana kaç para istediğimi sordular bu hizmet için. Tabii ben o zaman ciddi geçim sıkıntısı çeken bir adamım. Arkadaşımın kanepesinde yatıyorum. O zaman 2 veya 3 bin dolar bile deseydim benim için büyük bir paraydı. Bir arkadaşıma danıştım bu konuyu, o da bana en az 15 bin dolar demem gerektiğini söyledi. Bende gittim biz şirket olarak 6 aydan az çalışmıyoruz ve bu süreçte vereceğimiz hizmet için 90 bin dolar talep ediyoruz dedim. Ve bu teklifi kabul ettiler. Tabii o zaman daha ortada ne şirket var, ne yazılım var. Dolayısıyla riskti tabii. Hatta şirketin Mobile Action ismi bile riskteydi çünkü eğer isim hakkı alınmış olsaydı o zamanda sıkıntıya girebilirdik. O noktada hemen internetten bir muhasebeci buldum, onu aradım ve durumu anlattım. Yani eBay şirketine hizmet vereceğimi dolayısıyla hemen bir şirket kurmam gerektiğini söyledim! İşte o günden bu güne, bir müşteriden yüz bin müşteriye ulaştık! Dünyanın her yerinden müşterimiz var desem doğru olur sanırım. Olmadığımız ülke, olmadığımız şehir yok.
Mobile Action tam olarak ne iş yapıyor?
Mobile Action biliyorsunuz bu işe eBay ile başladı. Şirketimiz telefon uygulamalarına danışmanlık yapıyor. Yani uygulamalara bakıp, hangi günlerde, hangi yerlerde reklam vermeleri gerektiğini veya hangi özellikleri uygulamalarına eklemeleri gerektiğini söylüyoruz. Uygulamalara danışmanlık servisi veriyoruz, onların analizini yapıyoruz. Günde yaklaşık 40 tane uygulamaya bakıp, onları analiz ediyoruz. Ben bu işi zamanında tek başıma yapıyordum. Tabii eBay bunu bilmiyordu, bir ekibim olduğunu sanıyordu! Daha sonra bu yaptığım işi otomatik bir hale getirmeyi düşündüm. Tabii eBay gibi büyük bir şirketle çalıştığım için, önüm açıldı, onlar beni başka şirketlere önerdiler ve işler büyüdü. 6 ay içinde 500 bin dolar para kazandım. Tüm bunları tek başıma yaptım, sadece bana yardımcı olan bir stajyerim vardı. O zamanlar “Ben bu işten 1 milyon dolar kazanayım, Türkiye’ye döneyim” diyordum… Fazla büyük düşünemiyordum. Daha sonra çalıştığım bir müşterim bu işi otomatik hale getirirsem işin çok büyüyebileceğini söyledi. Tabii ben yazılımcı değilim, mühendis değilim. Yani bu işi otomatik hale getirmek için muhakkak birine ihtiyacım var. Daha sonra bir müşterim bana yatırım yaptı, ardından birkaç müşterim daha yatırım yaptı. Toplam 1 milyon dolara yakın bir yatırım aldım. Ve bir anda kendim profesyonel iş hayatının içinde buldum. Kaynak:
Yorumlar (0) Yorum Yap