Fizyoterapi ve Rehabilitasyon mesleği çok geniş çalışma alanları olan bir meslektir. Ama ne yazık ki Fizyoterapi ve Rehabilitasyon diploması olmayan kişiler de bu mesleği yapmaktadır ve kişilere yanlış tedavi uygulayarak bu mesleği kötü göstermektedirler. Bu işi besyocularda hacamatçılarda mesken tutmuş bulunmaktadır. Geçenlerde bir besyocu fizyoterapistlerin %95 i salaktır yazıp bunu sosyal medyaya yaymıştır ve fizyoterapistlere hakaret edip böyle meslek olmamalıdır demiştir.
…
Türkiye’de çoğu fizik tedavi merkezi, tıp merkezi, rehabilitasyon merkezi, hastanelerdeki fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü yetersiz ekipmanlar bulundurup az kişide eleman bulundurmaktadır. Fizyoterapist yerine Fizyoterapist teknikerlerini Fizyoterapist gibi tanıtıp hastayı onlara emanet etmektedir.
…
Çoğu Avrupa ülkesi ve ABD de fizyoterapistler bölümleşmiştir. Çünkü fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü kendi içinde yaklaşık olarak 25 tane dala ayrılıyor ve bir fizyoterapistin bütün dalları eşit olarak hafızasına alıp hepsinde uzmanlaşması zordur ve bazen unutup yanlış tedavide edilebilir.
…
Son zamanlarda fizyoterapistlere verilen maaşlar ise asgari ücrete kadar düşmüştür.
Atanma ise devlete KPSS’den en az 90 gibi bir puanla olmaktadır. Bir fizyoterapist neredeyse bir TIP FAKÜLTESİ öğrencisi kadar ders görmektedir. Çoğumuz bu mesleğe gelirken çok heyecanlı geliyoruz ama mezun olurken işsiz olarak mezun olucağımızı biliyoruz artık. Türkiye’ de bize saygı gösterilmezken diğer ülkelerde prestijli meslek olarak gösterilip fizyoterapistlere çok değer veriliyor.
…
Eskiden çok yüksek puanlarla girilen bu bölüme şimdilerde ise barajı geçince giriliyor.
Çoğu üniversite ise öğretim görevlisi olarak fizyoterapist bulundurmaktadır hatta bu yüzden bu üniversitelerden yeni mezun olan fizyoterapistler yetersiz bilgi ve kalitesiz olarak mezun oluyor ve hastalara yanlış tedavi uygulayıp hastanın hastalığını daha da kötüleştirebiliyor.
…
Devletin bu bölüme de bir sıralama sınırı getirmesi gerekiyor çünkü her önüne gelen üniversite Fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü açıyor ve kontejyanları arttırıyor.
Eskiden bu meslek geleceğin mesleği olarak gösterilirken şimdi ise öylesine yazılıp gidilen bir bölüm oldu. Böylelikle Avrupa ve ABD gibi gelişmiş ülkelerde prestijli saygı duyulan meslek ne yazık ki TÜRKİYE’de saygı duyulmayan robot gibi çalıştırılan bir meslek olacaktır ve hatta olmuştur…
…
Türkiye’de çoğu fizik tedavi merkezi, tıp merkezi, rehabilitasyon merkezi, hastanelerdeki fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü yetersiz ekipmanlar bulundurup az kişide eleman bulundurmaktadır. Fizyoterapist yerine Fizyoterapist teknikerlerini Fizyoterapist gibi tanıtıp hastayı onlara emanet etmektedir.
…
Çoğu Avrupa ülkesi ve ABD de fizyoterapistler bölümleşmiştir. Çünkü fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü kendi içinde yaklaşık olarak 25 tane dala ayrılıyor ve bir fizyoterapistin bütün dalları eşit olarak hafızasına alıp hepsinde uzmanlaşması zordur ve bazen unutup yanlış tedavide edilebilir.
…
Son zamanlarda fizyoterapistlere verilen maaşlar ise asgari ücrete kadar düşmüştür.
Atanma ise devlete KPSS’den en az 90 gibi bir puanla olmaktadır. Bir fizyoterapist neredeyse bir TIP FAKÜLTESİ öğrencisi kadar ders görmektedir. Çoğumuz bu mesleğe gelirken çok heyecanlı geliyoruz ama mezun olurken işsiz olarak mezun olucağımızı biliyoruz artık. Türkiye’ de bize saygı gösterilmezken diğer ülkelerde prestijli meslek olarak gösterilip fizyoterapistlere çok değer veriliyor.
…
Eskiden çok yüksek puanlarla girilen bu bölüme şimdilerde ise barajı geçince giriliyor.
Çoğu üniversite ise öğretim görevlisi olarak fizyoterapist bulundurmaktadır hatta bu yüzden bu üniversitelerden yeni mezun olan fizyoterapistler yetersiz bilgi ve kalitesiz olarak mezun oluyor ve hastalara yanlış tedavi uygulayıp hastanın hastalığını daha da kötüleştirebiliyor.
…
Devletin bu bölüme de bir sıralama sınırı getirmesi gerekiyor çünkü her önüne gelen üniversite Fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü açıyor ve kontejyanları arttırıyor.
Eskiden bu meslek geleceğin mesleği olarak gösterilirken şimdi ise öylesine yazılıp gidilen bir bölüm oldu. Böylelikle Avrupa ve ABD gibi gelişmiş ülkelerde prestijli saygı duyulan meslek ne yazık ki TÜRKİYE’de saygı duyulmayan robot gibi çalıştırılan bir meslek olacaktır ve hatta olmuştur…
Yorumlar (0) Yorum Yap