Bugün birçok zeka tanımıyla karşı karşıyayız. Kimileri IQ’nun öneminden bahsederken bazıları da yeni çağa EQ’nun daha uygun olduğunu söylüyor. Bir de son zamanlarda SQ diye bir terim daha ortaya atılmış ve IQ ve EQ’dan daha daha farklı bir durumu referans alıyor. Peki nedir bu Q’lar?
…
IQ – Intelligent Quotient – en basit haliyle kişisel zeka skoru olarak tanımlanabilir. Bu skor, standart sorularla oluşturulmuş zeka testlerinin çözülmesi sonucunda bireyin aldığı puana eşittir ve günümüzde de hala bireyin yeterliliğinin belirlenmesinde önemli bir yapı taşı olarak kabul edilmektedir. IQ testlerinde; matematik becerisi, dil yeteneği, hafıza, mantık yeteneği ve bilgi işleme hızının yani entelektüel becerilerin ölçüldüğü sorular yer almaktadır. Ancak, 21.yüzyılda hayatta kalabilmek için IQ tek başına yeterli midir?
EQ – Emotial Quotient – kişinin duygusal zekası olarak tanımlanabilir. Başka bir deyişle, ”Bireylerin kendi ve diğer kişilerin duygularını idrak edebilme, farklı duyguları birbirinden ayırıp doğru tanımlayabilme, ve bu veriler ışığında kendi davranış ve düşüncelerini yönlendirebilme” şeklinde açıklanabilir.
EQ’nun 3 temel rolü vardır:
1) EQ düzeyi yüksek kişiler, stres ve endişeden daha az etkilenirler.
2) EQ, insanlarla iletişim kurabilme becerisinin temel bileşenlerinden biridir. Yani EQ düzeyi yüksek olan kişiler, kariyerlerini ilerletme ve karmaşık durumlarda yollarını bulma konusunda daha donanımlıdırlar.
3) EQ düzeyi yüksek kişiler girişimciliğe daha yatkındırlar; dolayısıyla fırsatları değerlendirme, risk alma ve yaratıcı fikirleri somut yeniliklere dönüştürme konusunda daha proaktif davranabilirler.
1) EQ düzeyi yüksek kişiler, stres ve endişeden daha az etkilenirler.
2) EQ, insanlarla iletişim kurabilme becerisinin temel bileşenlerinden biridir. Yani EQ düzeyi yüksek olan kişiler, kariyerlerini ilerletme ve karmaşık durumlarda yollarını bulma konusunda daha donanımlıdırlar.
3) EQ düzeyi yüksek kişiler girişimciliğe daha yatkındırlar; dolayısıyla fırsatları değerlendirme, risk alma ve yaratıcı fikirleri somut yeniliklere dönüştürme konusunda daha proaktif davranabilirler.
Yani EQ, IQ’nun yapamadığını yapıp; kişininbelirsiz, öngörülemez ve karmaşık ortamlara uyum sağlamasında önemli bir nitelik haline gelmiştir.
SQ – Spiritual Quotient – kişilerin ruhsal zekası olarak tanımlanabilir. Aynı zamanda kişilerin içindeki ruhsal denge ve ruhsal zeka olarak da tanımlanabilir. SQ, IQ ve EQ değerlerinin toplamı olarak kabul edilir. Çünkü ruhsal dengenin sağlanması için IQ ve EQ’nun düzenli olması gerekir.
Aslında tüm Q lar bir bütünü temsil ediyor. EQ’ya nazaran SQ’yu geliştirme imkanı daha fazla. Sözel zeka soruları çözme, devamlı olarak kitap, dergi ve gazete okumak SQ’yu geliştiren önemli kaynaklardan bazıları. Hayal gücünü ve sayısal zekayı kullanarak önce EQ, sonra da SQ’nun güçlenmesini sağlıyor.
…
Bu nedenle çocuklarımızı küçük yaşlarda, hayal dünyalarını geliştirecek oyunlar sunmalı, ortamlar hazırlamalı ve özellikle kitap okumaya yönlendirmeliyiz.
Yorumlar (0) Yorum Yap