Google Plus Niye İhmal Ediliyor?

Google Plus bundan 4 – 5 yıl önce hayatımıza girdi. Facebook’a alternatif olacağı düşünülüyordu. Pek öyle olmadı. Hatta kimi zaman Google+ için “hayalet kasaba” benzetmesi de yapıldı.

500 milyonu aşan kullanıcısına rağmen Google+ niçin tam anlamıyla popüler kültüre entegre olamadı diye düşünüyor olabilirsiniz. “Neden herkesi yakalayamadı” veya “aktif bunca kullanıcı niçin ön planda değil” diye analizler yapılıyor da olabilir.

Ne derseniz deyin, Google, dünyanın en değerli şirketlerinden biri. Ve daha da önemlisi hepimizin Google’a ihtiyacı var. Bunu bilen Google, kendi mecrasının kullanıcılarını ön plana alarak onlara bir nevi hediye sunuyor. Özetle, SEO için Google+ hayati önem taşıyor. O yüzden alışılmışın dışında bir çıkış yaparak, dijital pazarlama ve sosyal medya danışmanlığını üstlendiğim kişi ve kurumlara kesinlikle Google Plus’ı tavsiye ediyor ve bu mecraya uygun strateji geliştirmeyi öneriyorum.Diğer yandan hemen herkesin içerik üretmeye başladığı bir dönemdeyiz. Markalar bu gidişattan hoşnut ancak markalar Facebook – Twitter – Instagram üçgeninde sıkışıp kaldı. Açılmak istiyorlar lakin markaların açılacağı bu platformlarda (Google+, Pinterest, Tumblr vs) içerik üreten fenomenlerin bir standardı yok. Yaptıkları paylaşımlar orijinallikten uzak ve sıradan bir “ebeveyn Facebook kullanıcısı”ndan farksız. O nedenle bir marka mesela Google+’ta kendine elçi bulmak yerine kendi kendisine yeterli olmaya çalışıyor.

Sonuç; “sıfır etkileşim”

Bu “sıfır etkileşim” lanetini üzerinden atmak isteyen markalar, Google+, Pinterest, Tumblr ile alakalı elle tutulur stratejiler belirlemesi gerekiyor. Örneğin bu markalar çok az sayıdaki Google+, Tumblr, Pinterest fenomenleriyle iletişime geçmesi gerekiyor. Onlara elçiniz olması için bir strateji verin ve onlar da markanız için kendi kitlesini yönetsin. Bu tam bir işbirliğidir. Bundan kaçınmayın. Bu güçlü mecralar, “PR” amacıyla kullanıldığı takdirde hem fenomenler hem de markalar için yeni bir soluk, yeni bir yöntem ve yeni bir hikâye anlamına geliyor.Sevgili marka yöneticileri; ne yapın edin ama bu mecraların dilini öğrenin veya enerjinizi buna harcamak yerine bu mecraların dilini iyi konuşan bir elçiye görev verin. Hiçbir şey olmasa bile bu atılım size farklılık katar.

Farklılık satın alması en zor değerdir. Çünkü farklılık aynı zamanda size farkındalık kazandırır.
Farklılık ilk sırada olmaktır.

Google+ için hayalet kasaba benzetmeleri yapıladursun siz sosyal medya yönetimi konusunda farklılık yarısında bitiş çizgisine ilk ulaşan marka olmayı umursayın. Yani güçlü ama ihmal edilmiş bu mecralarda ön planda olmaya çalışın. Gerisi pek de önemli olmasın.

Facebook'ta Paylaşnew-twitter-paylas

 

 

[divider]Konuk Yazar[/divider]

Mürsel Ferhat SAĞLAM

Facebook | Twitter | LinkedIn | Google+ | Pinterest

Kategoriler: Dijital, Gündem

Yorumlar (0) Yorum Yap

/