George Orwell, sadece İngiliz edebiyatının değil, dünya edebiyat tarihinin en önemli yazarlarından biri olarak kabul edilir. Her ne kadar George Orwell olarak bilinse de asıl adı Eric Arthur Blair’dır. 1903 yılında Hindistan’da doğan George Orwell, 1950 yılında, henüz 46 yaşındayken Londra’da ölmüştür.
Hayatı boyunca pek çok eser üreten, 2. Dünya Savaşı’nı ve İspanyol İç Savaşı’nı yaşayan George Orwell, 46 yıllık kısa yaşamını dolu dolu yaşayan biri. Yazdığı kitaplar ve makaleler, bugün bile kitleleri etkilemeyi başarmakta.
1984 ve Hayvan Çiftliği romanları, George Orwell’in karakterini ve hayata bakışını yansıtan en önemli romanlar kabul edilir. Hatta öyle ki, 1984 romanında yarattığı Big Brother (Büyük Birader) kavramı ile tanınır. Arkasında bıraktığı 10 kitap ve sayısız makale vardır.
Eselerinden toplumsal adaletsizliğe dikkat çeken George Orwell, totalitarizme karşı bir duruş sergileyen ve sözlerini çekinmeden, net bir şekilde söyleyen bir yazardı. Biz de onun sözlerini ve alıntılarını sizler için derledik.
George Orwell Sözleri ve Alıntıları
1) “Bir toplum gerçeklerden ne kadar uzaklaşırsa; gerçeği söyleyenlerden o kadar nefret eder.”
2) “Biz düşmanlarımızı yok etmek için uğraşmayız, onları değiştiririz.”
3) “Zulüm ve işkenceye kıllarını kıpırdatmadan seyirci kalan eğitimli kişiler; körlükleriyle mi aşağılıktır, yoksa vicdanlarıyla mı, bilinmez.”
4) “Yaptığınız, söylediğiniz ya da düşündüğünüz her şeyi en ince ayrıntısına dek ortaya çıkarabilirler ama gönlünüzün derinliğine, işleyişine, sizin bile bilmediğiniz o yere el uzatamazlar.”
5) “Zaman geçtikçe paraya tapmanın bir din konumuna yükseltildiğini anladı. Belki de tek gerçek din, gerçekten hissedilen tek din olarak bu kalmıştı bize.”
6) “İnsanın tekrar tekrar okuduğu, aklının demirbaşları arasında yerini alan ve hayata bakışını değiştiren kitaplar vardır. Tıpkı, göz atıp asla baştan sona okumadığı, bir oturuşta okuyup bir hafta sonra unuttuğu kitaplar olduğu gibi.”
7) “Oynadığımız bu oyunda, kazanmak söz konusu değil. Ama bazı yenilgiler ötekilerden daha iyidir.”
8) “İktidarın tadını alanların önemli bir kısmı, bu konumu kaybetmemek için deri değiştiren yılanlar gibi her gün başka kimliklere bürünürler.”
9) “Artık saf aşk ya da tutku söz konusu değildi. Hiçbir duygu saf olamıyordu, çünkü her şeye korku ve nefret sinmişti. Kucaklaşmaları biɾ savaş, orgazmlarıysa biɾ zafer olmuştu. Bu, partiye indiɾilmiş biɾ darbeydi. Sevişmek siyasal bir eylemdi…”
10) “Dört ayak iyi, iki ayak kötü!”
11) “İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurta yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Gene de, tüm hayvanların efendisidir. Hayvanları çalıştırır, karşılığında onlara ölmeyecekleri kadar yiyecek verir, geri kalanını kendine ayırır.”
12) “İnsana karşı savaşırken sonunda ona benzememeliyiz. Onu alt ettiğiniz zaman bile, onun kötü alışkanlıklarını benimsemeye kalkmayın. Hiçbir hayvan asla bir evde yaşamamalı, yatakta yatmamalı, giysi giymemeli, içki ve sigara içmemeli, paraya el sürmemeli, ticaretle uğraşmamalı. İnsanın bütün alışkanlıkları kötüdür. En önemlisi, hiçbir hayvan kendi türünden olanlara zorbalık etmemeli. Güçlüsü güçsüzü, akıllısı akılsızı, hepimiz kardeşiz. Hiçbir hayvan başka bir hayvanı öldürmemeli. Bütün hayvanlar eşittir.”
13) “İnsan ile hayvanların ortak çıkarı vardır; birinin dirliği öbürlerinin de dirliğidir, diyen çıkabilir. Onlara sakın kulak asmayın. Hepsi yalan. İnsanoğlu, kendinden başka hiçbir yaratığın çıkarını gözetmez.”
14) “Özgürlük iki kere ikinin dört ettiğini söyleyebilmektir. Eğer buna izin verilirse gerisi kendiliğinden gelir.”
15) “İnsanın azınlıkta olması, tek kişilik bir azınlık olması bile, deli olduğu anlamına gelmiyordu. Bir doğru vardı, bir de doğru olmayan. Doğruya sarıldığın zaman, tüm dünyayı karşına bile alsan, deli olmuyordun.”
16) “Yaşamın yalnızca ekranlardan yağdırılan yalanlarla değil, partinin erişmeye çalıştığı ülkülerle de hiç benzeşmediğini görmek için çevrenize bir göz atmanız yeterliydi.”
17) “Nerede olursa olsun gökyüzü herkes için birdi.”
18) “Geçmiş siliniyor, silindiği unutuluyor, yalan gerçek oluyordu.”
19) “İlle de gerçekten savaşılıyor olması gerekmez. Belirleyici bir zafer mümkün olmadığından, savaşın nasıl gittiği de önemli değildir. Gerekli olan tek şey, bir savaş halinin var olmasıdır.”
20) “Belki de deli dedikleri tek kişilik bir azınlıktır. Bir zamanlar dünyanın güneşin çevresinde döndüğüne inanmak nasıl delilik belirtisi olarak görüldüyse şimdi de geçmişin değiştirilemeyeceğine inanmak delilik belirtisi olarak kabul ediliyordu. Bu inancı bir tek kendisi taşıyor olabilirdi ve eğer öyleyse, o zaman delinin tekiydi. Ama deliliği pek dert etmiyordu, onu asıl ürküten yanılıyor olabileceğiydi.”
21) “Gerçek denilen, çoğu durumda güçlü bir acıyı da beraberinde getirir. Çoğu insan acıyı beraberinde getiren gerçeği falan aramaz. İnsanların gereksinim duyduğu, kendi varlıklarının biraz daha derin bir anlamı olduğunu hissettirebilecek hoş, rahatlatıcı öykülerdir. İşte o yüzden din dediğin şey var olabiliyor.”
22) “Acı karşısında kahraman yoktur.”
23) “İnsan olmanın özü, kişinin mükemmelliği aramamasıdır.”
24) “İnsanlık için seçim mutluluk ve özgürlük arasındadır ve insanlığın büyük çoğunluğu için mutluluk daha iyidir.”
25) “Bir sır saklamak istiyorsanız bunu kendinizden de saklamalısınız.”
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap