Altın Oran günlük hayatımızda sıklıkla duyduğumuz bir terim. Fotoğrafçılıktan, resme ve mimariye birçok alanda kullanılan bu matematiksel dizilim, kökenlerini doğaya borçlu diyebiliriz. Bu içeriğimizde, mükemmeliyet takıntısı olan sanatçıların vazgeçilmezi olan Altın Oran’a yakından bakıyoruz.
Mükemmelliğin Ölçüsü Kabul Edilen Altın Oran Nedir? Kim Bulmuştur?
Altın Oran, kaynağını Fibonacci dizisinden almaktadır. Herhangi bir nesneyi oluşturan parçaların içinde görülen , en doğru ve uyumlu boyutlara sahip olduğu düşünülen sayısal bir oran bağıntısıdır. Dizi 1 rakamıyla başlar ve ikinci rakamın ardından kendinden önceki iki rakamın toplamını da yanına alarak ilerler.
Yani sıralı dizi 1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, … şeklinde devam etmektedir. Aynı zamanda bu dizide her bir sayının bir öncekine bölümü, 1.618 033… sayısına yakın bir değer vermektedir. Dizi ilerledikçe iki sayı arasındaki oran da Altın Oran’a yaklaşmaktadır. Örneğin 5’in 3’e oranı 1.666, iken 233’ün 144’e oranı 1.618’e eşit olmaktadır.
Altın oranın sembolü olan bu sayı, Fibonacci’nin adının ilk iki harfi “fi” ile anılır ve “Φ” sembolüyle gösterilir. Evrenin var oluşundan bu yana tutarlı bir şekilde neredeyse bütün varlıklarda 1,618’e karşılık gelen bir oranın bulunması, dünyaca ünlü matematikçilerin de hayranlıkla incelediği ve çalışmalarında kullandıkları bir konu olmuştur.
Bütün varlıklarda bulunuyor demek iddialı bir söylem gibi görünebilir. Ama Keops Piramidi’nden, insan vücuduna çevremizdeki birçok nesnede bu oranı görebilmek mümkündür. Hadi gelin altın oranın bulunduğu yerlere birlikte bakalım.
Altın Oran Nerelerde Görülür?
- İnsan Vücudu: Vücudumuzda bir çok yerde altın oranı görebiliriz:
- İnsan Kafası: Kafamızda saçların çıktığı düğüm noktasından çıkan saçlar doğrusal değil, bir spiral yaparak çıkmaktadır. Oluşan bu geometrik şeklin eğrilik açısı altın orandır.
- İnsan Yüzü: Yüzümüzde altın oranı görebileceğimiz birçok yer vardır. Örneğin kaşların arasındaki boşluk ile, gözbebekleri arasındaki boşluğun oranı altın orandır. Ağzımızdaki ön iki dişin enlerinin boylarına oranı, 1,618′i vermektedir.
- DNA: Tüm yaşamın formülünü taşıyan DNA molekülü, düşey doğrultuda iç içe açılmış iki ayrı sarmaldan oluşmaktadır ve bu sarmalların uzunluğu 34 angström, genişlikleri 21 angtröm’dür. 21 ve 34 sayılarının birbirine oranı altın orandır.
- Kollar: İnsan vücudunun bir parçası olan kolları dirsek alt ve üst bölüm olmak üzere iki bölüme ayırır. Kollarımızın üstündeki bölgenin alt bölüme oranı ve kolların tamamının üst bölüme oranı altın orandır.
- Parmaklar: Parmaklarınızın üst boğumunun altındaki boğuma oranı ve tamamının üst boğumuna oranı altın oranı verir.
- Marilyn Monroe, Alessandra Ambrosio, Katy Perry, Kelly Brook, Jessica Alba, Rita Ora, Kate Moss, Helen Mirre, Scarlett Johansson, Salma Hayek, Amber Heard (altın orana en yakın yüz) gibi ünlü isimlerin yüzleri altın orana oldukça yakındır.
İnsan eli değmiş ünlü yapılarda ve eserlerde de Altın Oran sıklıkla görülür:
- Mısır Piramitleri: Altın Oran denince akla gelen ilk örneklerden biri… Her bir piramidin tabanının yüksekliğine oranı elbette ki altın orandır.
- Leonardo da Vinci Eserleri: Matematik, geometri, tıp gibi birçok bilime olan yatkınlığını sanatına yansıtan bu dâhinin altın oranın büyüsüne kapılmaması imkansız gibi. Vitruvius Adamı adı verilen çizimin “ideal insan” olarak tanımlanmasının bir nedeni de bütün uzuvlarının açılarının oranının altın olması olabilir mi? “Mona Lisa”, “Son Akşam Yemeği”, “Aziz Jerome” gibi eserleri altın oran şemasına uygun olarak çizilmiştir. Bu dünyaca ünlü tabloların boyunun enine oranı tartışmasız olarak altın orandır. Botticelli, Michelangelo, Picasso, Salvador Dali gibi ünlü isimler de tablolarında altın oranı bolca kullanmışlardır.
- Mekke ve Kâbe: Mekke şehri, Altın Oran, kutsal Kabe ve Kuran arasındaki bağlantıların arasına her geçen gün bir yeni bağlantı eklenmektedir. Altın oran ( Leonardo) pergeli ile yapılan ölçüm işlemlerinde Mekke şehrinin Arabistan’ın tam da altın oran bölgesinde, Kabe’nin de Mekke şehrinin tam olarak altın oran bölgesinde yer aldığı görülür. Bütün bu oranların tesadüfi olması olasılık hesaplarına göre imkânsızdır.
- Mozart Eserleri: Yapılan araştırmalar Mozart’ın yazdığı 18 piyano eserinden 6 tanesinin tam anlamıyla altın orana uyduğunu, sekiz tanesinin ise bu orana çok yakın olduğunu ortaya koymuştur.
- Mimar Sinan Eserleri: Ünlü mimarın birçok eserinde altın oran karşımıza çıkmaktadır. Süleymaniye ve Selimiye Camilerinin ihtişamını belki de altın orana bağlamalıyız ne dersiniz?
Altın Oran’ın doğadaki temel örnekleri:
- Çam Kozalağı: Kozalağı oluşturan taneler alttaki sabit bir noktadan kozalağın tepesindeki noktaya doğru spiral şeklinde çıkarlar. Bu oluşan spirallerin eğriliğinin oranı da altın orandır.
- Deniz Kabuğu: Bu kabukların yapılarında bir eğrilik mevcuttur ve bu eğriliğin tanjantının altın oran olduğu ortaya çıkmıştır.
- Ayçiçeği: Ayçiçeği tanelerinin sağdan sola ve soldan sağa sayılarının oranı altın oranı ortaya koyar.
- Papatya: Çiçeğin merkezinden sağa doğru gidenlerle sola doğru giden taneciklerin oranı altın orana eşittir. Papatya türü çiçeklerin neredeyse tamamında altın oran bu şekilde görülmektedir. Bilim insanları bu oranın çiçeklerin güneş ışığını en iyi şekilde almasını sağladığını söylüyor.
- Kar Kristalleri: Kristallerin kısa uzantılarıyla, uzun uzantıları arasındaki oran da altın oranı verir.
- Tütün Bitkisi: Tütün Bitkisinin yapraklarının ki eğriliğin oranı da bize altın oranı vermektedir. Aynı oran eğrelti otu için de geçerlidir.
- Geyik Boynuzu: Geyiklerin boynuzlarındaki çıkıntılarda da, 1,618′lik altın oran bulunmaktadır.
- Tavşan: Bizim kafamızdaki gibi tavşanların kafasında da aynı altın oranı görebilmek mümkündür.
- Salyangoz: Salyangozun Kabuğu bir düzleme aktarılırsa, bu düzlem bir dikdörtgen (altın dikdörtgen) oluşturur. Oluşan bu geometrik şeklin boyunun enine oranı altın orandır.
Gerçekten de içerisinde bulunduğumuz evrenin temelinde altın oran var mıdır, yoksa çok eski çağlardan beri gelen bir zorlama düşünce tarzı mıdır bilemesek de bilimsel veriler ışığında emin olacağımız tek şey evrenin ciddi bir matematik kuralına göre işlediğidir.
Wabi-Sabi Felsefesi Nedir ve Nasıl Uygulanır?
Gotik Nedir? Gotik Teriminin Kökeni
This post is also available in: English
Yorumlar (0) Yorum Yap