Ne yazık ki günümüzde etik olanın ne olduğunu sorgulamak uğraşında olan pek az kişi var. Etik, ahlak vb. kelimeleri sık kullandığınızda, ‘’biraz daha realist olmalısın’’ cıların arttığı bu dönemde olmak zaman zaman zor olsa da, asıl gerçeğin bu olduğuna dair inancımızı yitirmemeliyiz. Neticede etik, pragmatiktir. Yaptığımız iş her ne olursa olsun, ondan maks. verim almamızı bu kavram sağlar. Şirketlerde yapılan her etik dışı davranışın ucu bir şekilde iyiye ve kötüye, herkese değiyor, yine birbirimizin cebinden çıkıyor. Bu bilince vardığımız zaman bakış açımızı doğruya yönlendirebiliriz.
Peki nedir bu etik? Sizce çalışma hayatımızda ne kadar etiğiz? Bu soruyu kendimize soruyor muyuz ya da ne kadar önemsiyoruz?
Etik Kavramı
Kökleri en az 2500 yıl kadar geriye uzanan, ahlaki olanın özünü ve temellerini araştıran, insan davranışları ile ilgili problemleri inceleyen felsefe dalı olarak tanımlanmaktadır. Her şeyden önce istenilecek bir yaşamın araştırılması ve anlaşılmasıdır. Daha geniş bir bakış açısı ile, bütün etkinlik ve amaçların yerli yerine konulması, neyin yapılacağı ya da yapılamayacağının; neyin isteneceği ya da istenmeyeceğinin; neye sahip olunacağı ya da olunamayacağının bilinmesidir. Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü, doğruluk veya yanlışlık ile iyi veya kötüyle ilgili ahlaki yargıları ele alan, ahlaki eylemin doğasını soruşturan felsefe dalıdır.
Etik ile ahlak kelimeleri, bazı felsefeciler tarafından farklı anlamlar içeren kavramlar olarak görülmekte, bazı felsefeciler ise buna karşı çıkmaktadırlar. Ahlak kavramı, kişilerin sosyal yaşam içerisindeki ilişkilerini düzenleyen bir disiplin olarak görülmektedir. Ahlak görelidir, toplumdan topluma değişebildiği gibi aynı toplum içindeki insanların benimsediği ahlak kuralları arasında da farklılıklar vardır. Etik kavramı ise yanlışı doğrudan ayırabilmek amacıyla ahlk kavramının doğasını anlamaya çalışır. Daha çok iş hayatı içersindeki davranış biçimlerini irdeleyen, düzenleyen bir disiplin olarak görülmektedir. Özetleyecek olursak; etik doğru ve yanlış davranış teorisidir. Ahlak ise onun pratiğidir. İlkeler söz konusu olduğunda etik kavramı kullanılırken, davranış söz konusu olduğunda ahlak kavramı kullanılır. Etik, bir kişinin belli bir durumda ifade etmek istediği değerler iken, ahlak bunu hayata geçirme tarzıdır.
Çalışma Hayatında Etik Kavramı-İş Etiği
İş hayatındaki davranışları yönlendiren, onlara rehberlik eden etik prensipler ve standartların toplamına “iş etiği” denilmektedir. Meslek grupları tarihsel süreç içerisinde, zamanla örgütlenip bir takım ilkeler belirlemiştir. Bu ilkelerin arasında, etik-ahlaki değerler önemli bir yer tutmuştur. İş etiği alanı 1980’lerde akademik bir çalışma sahası haline gelmiştir. 1990’lardan sonra ise iş etiğinin, çalışma alanını etkileyen en önemli unsurlardan biri haline geldiğini görüyoruz. Bir meslek üyesinin yaptıkları, bir noktadan sonra diğer meslektaşlarını da yakından ilgilendirir. Yanlış bir davranış yalnızca bir kişiyi küçük düşürmekle kalmaz, mesleğe duyulan bütün güveni yok edebilir. Bir mesleğin saygınlığını yitirmesi tüm toplum için bir kayıptır. Verimliliğin artması, kalitenin yükselmesi için meslek etiği gereklidir. Kavramın ağırlıklı olarak gündeme gelmesi ABD’de 1960’larda başlamış, 1980’lerde ABD’deki bütün büyük işletme ve şirketlerde “Etik İlkeleri (Code of Ethics), “Etik Komiteleri”, “Etik Hizmetiçi Eğitim ve Danışmanlık Birimleri” oluşmuştur. Genel olarak, “iş yerinde neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilmek ve doğru olanı yapmak” anlamını taşıyan iş etiği, küreselleşen dünya ekonomisiyle birlikte, işletmelerin uzun vadeli başarılarında belirleyici bir unsur olmuştur. İnsan ilişkilerinden, işletmenin uyguladığı politikalardan ve fonksiyonlarından kaynaklanabilen etik sorunlar, işletmelerin etik çöküşlerine zemin hazırlamaktadır. Eğer, temel uyarı işaretleri belirlenemezse, işletmeler önemli kayıplara uğramakta ve çöküş kaçınılmaz olmaktadır.
Yöneticiler ve tüm çalışanlar; dürüst, insana ve insan haklarına saygılı, sabırlı ve anlayışlı, duyarlı ve hoşgörülü, adil ve eşit davranan, uyumlu ve paylaşımcı, samimi ve güvenilir, şeffaf ve hesap verebilir, gayretli ve cesaretli, yaşamı kolaylaştırmaya çalışan, hizmet kalitesini yükselten, örnek olan, yasalara ve kurallara uyan, mesleki ve bilimsel sorumluluk taşıyan, yasadışı işlerden uzak duran, görevini yaparken dil, din, ırk, cins, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep ayrılıklarından etkilenmeyen, yetki ve sorumluluğunu yerinde ve doğru kullanan, işini doğru ve severek yapan, sahiplenen, kendini geliştirmek için gayret sarf eden, şikayet ve önerileri dinleyen, karşısındakine değer veren, verdiği sözleri tutan, vefa duygusuna sahip insanlar olmalıdır.
Şirketteki faaliyetlerimize mesleki etiği şu şekilde uygulayabiliriz:
1) Şirketin misyon ve misyonuna uygun hareket ederek,
2) Kanun, yönetmelik ve ilgili tüzüklere uyarak,
3) Kurumun güven ve itibarını sarsan davranışlardan kaçarak
4) Eğitim ve hizmet kalitesini yükselterek,
5) Memnuniyet arttırıcı çalışmalarda bulunarak vb. örneklerle çoğaltılabilir.
Yöneticiler etik davranışlarını aşağıdaki maddelere göre belirleyebilir:
-Çalışanlara eşit davranılması, çalışanların sorunları ile ilgilenilmesi,
-Çıkar çatışmaların ve kişisel menfaatlerin önlenmesi,
-Çalışanların kendilerini geliştirmeleri için uygun ortam hazırlanması,
-Personele nezaket ve saygı kuralları içerisinde davranılması,
-Ödüllendirme sistemine önem verilmesi,
-Çalışanlara yönelik sosyal aktivitelerin artırılması, -Personele etik kuralların ve performans ölçütlerinin duyurulması vb.
Çalışanlar etik davranışlarını aşağıdaki maddelere göre belirleyebilir:
-İstenen bilgi ve belgelerin eksiksiz ve zamanında ihtiyaç duyulan birimlere ulaştırılması, işlemlerin bir an önce sonuçlandırılması,
-Kaynaklarının kullanılmasında ekonomik davranılması,
-Yapılan işlerde hata oranının ortadan kaldırılması, görev ve yetkilerin menfaat amacıyla kullanılması,
-Görevlerin başlarını rahatsız etmeden yapılması,
-Çalışanların tarafsız, adil, eşit davranması, ayrım yapmaması, hak ve özgürlüklere saygılı davranması,
-Yazılı ve sözlü talimatlara uyması,
-Görevlerin sorumluluk ve yükümlülük bakımından her zaman hesap verilebilir ve denetlenebilir olması,
-Kurumun menfaatlerinin korunması, görünen ve haberdar olunan yasa dışı iş ve eylemlerin yetkili yöneticilere bildirilmesi vb.
…
Toplumsal refahı, eşitliği, adaleti, huzurlu bir vicdanı; şirketlerinizde uzun süreli karlılığı, müşteri memnuniyetini optimum seviyede tutmayı, hedeflere ulaşmayı ve bunların sürdürülebilirliğini, özetle her konuda hep daha iyiyi arıyorsanız, sizi her şeyden önce etik olmaya davet ediyorum.
Yorumlar (0) Yorum Yap