En iyi fikirler, genelde onlara en çok ihtiyaç duyduğumuz anlarda ortaya çıkmazlar. Çünkü yaratıcı düşünme, normal düşünme sürecinden tamamen farklıdır. Yaratıcılık gizemli ve genellikle paradoksal yollarla çalışan bir prensibe sahiptir. Nörobilimciler yaratıcı düşünme üzerine her ne kadar önemli aşamalara gelmiş olsalar da bu düşünme sisteminin resmini net bir şekilde önümüze koyamıyorlar. Fakat olaya psikolojik açıdan baktığımızda bazı değerli sonuçlarla karşılaşabiliyoruz.
Yaratıcı kişilik türlerini tespit etmek zordur, çünkü bu kişilikler büyük ölçüde karmaşıktır ve alışkanlıktan veya rutinden kaçınma eğilimindedirler. Araştırmalar da yaratıcılığın tek bir kişide çok sayıda özellik, davranış ve sosyal etkinin bir araya gelerek oluştuğunu söylüyor.
Sonuç olarak yaratıcı insanlar belirli bir standardı olan kişilikler değiller. Zaten psikoloji de yaratıcılığın bir kişilik tipi olmadığını söylüyor. Onları yaratıcı yapan hayatları ve yaşam tarzları! İşte o yaratıcı insanların herkesten farklı yaptığı şeyler:
1) Yalnız kalıp kaliteli zaman geçirmek için çaba harcarlar.
Yalnızlık, çoğu zaman ortaya iyi şeyler çıkarmak için uygun ortamı sağlar. Aklımızın özgürce dolaşmasına izin vermek için kendimize kaliteli zamanlar ayırmalı ve yalnız kalmalıyız. Yaratıcılığımızı tetiklemek adına kendi iç sesimizle temasa geçmemiz gerekiyor. Eğer kendimizle temasa geçip bir şekilde kendimize yansımıyorsak o iç yaratıcı sesi bulmak da zorlaşıyor.
2) Yeni deneyimler için arayıştadırlar.
Yaratıcı insanlar kendilerini yeni deneyimlere maruz bırakmayı severler. Bu yeni deneyimlere olan açıklık, yaratıcı sonuçların önemli bir belirleyicisidir. Entelektüel merak, heyecan arayışı, yeni duygulara açık olmak… Hepsini bir araya getiren şey, bilişsel ve davranışsal keşif için itici bir güçtür.
3) Yaratıcılığın yükünü taşımak için fiziksel güce ihtiyaçları olduğunu bilirler.
Zamanımızın en değerli yazarlarından Haruki Murakami’ye bir röportajda sıradan bir iş gününün nasıl geçtiği sorulduğunda şöyle cevap veriyor:
“Bir roman için yazma modundayken sabah 4’te kalkar ve 5-6 saat çalışırım. Öğleden sonra 12 km koşarım ya da 1500 metre yüzerim (ya da ikisini birden yaparım), sonra biraz okurum ve biraz müzik dinlerim. Akşam 9’da da yatarım.”
Yeni bir fikir uğruna bazen günlerce araştırmalar yapar ve uzun saatler çalışırsınız, tıpkı Murakami ve diğer yaratıcı insanlar gibi. Dolayısıyla sizi sağlıklı, enerjik bir forma sokan ve zor şartlarda ilerlemenizi sağlayacak bu tür alışkanlıklara ihtiyacınız var.
4) Sıkça başarısız olurlar.
Dayanıklılık pratikte yaratıcı başarı için bir önkoşul olarak kabul ediliyor. İyi bir fikir bulup peşinden gitmek ve gerçekten yaratıcı sonuçlar ortaya koymak, kişinin başarısız olmamayı öğrenene kadar tekrar tekrar başarısız olma süreci olarak tanımlanıyor. Kısacası yaratıcı bireyler sıkça başarısız olurlar ve gerçekten iyi olanlar ise daha fazla başarısız olanlardır.
5) Hayat onlar için kendini ifade etme fırsatıdır.
Nietzsche, kişinin hayatının ve dünyanın bir sanat eseri olarak görülmesi gerektiğine inanıyordu. Yaratıcı türlerin dünyayı bu şekilde görme ve günlük hayatta kendini ifade etme fırsatlarını sürekli arama olasılıkları daha yüksektir.
Yaratıcılık, ihtiyaçlarınızın, arzularınızın ve benzersizliğin bireysel bir ifadesidir. Ve bir şekilde yaratıcı ifade kendini ifade eder.
6) Yaratıcılıklarını kışkırtan aktivitelere hakimdirler.
Hepimizi yaratıcılığa ve yaratıcı düşünmeye teşvik eden şeyler var. Peki onlar neler? Belki de iyi makaleler okumak, sanat galerilerine gitmek ya da sıcak çikolata içmek…
Yaratıcılığınızı kışkırtan aktivitelerin mutlaka resim veya el sanatları gibi arayışlar içermesi de gerekmez. Yaratıcılık ve sanat her zaman aynı şey değildir. Yaratıcılık bir kas gibi çalışır dolayısıyla onu zinde tutmak ve sürekli olarak beslemek gerekir, tıpkı yaratıcı insanların yaptığı gibi.
7) Yansıtmayı alışkanlık haline getirmişlerdir.
Yaratıcı bireyler ilginç ve ilgi çekici bir şeye tanık olduklarında, bunu yaptıkları işe uygulayıp uygulayamayacaklarını merak ederler. Örneğin pazarlama alanında çalışmalar yapıyorsanız romanlardan, resimlerden, doğadan kısacası her şeyden ilham alabilirsiniz. Gözlemlerinizi ve izlenimlerinizi düşünün, onlardan nasıl yeni fikirler çıkarabileceğinize odaklanın.
8) Noktaları birleştirirler.
Son derece yaratıcı insanları diğerlerinden ayıran şeylerden biri de, başkalarının göremediği olasılıkları görmeye odaklanma çabalarıdır. Birçok büyük sanatçı ve yazar da yaratıcılığı, başkalarının bir araya getiremediği bağlamları, noktaları birleştirme üzerine yoğunlaşma aktivitesi olarak tanımlar.
9) Doğru zamanda ve doğru yerde kendi yaratıcılıklarına meydan okurlar.
Yaratıcı insanlar, yaratıcı düşünme kaslarını pratik ve teorik olarak geliştirmek adına doğru yerde, doğru zamanda yaratıcılıklarını test ederler ve diğer yaratıcılarla etkileşime girerler.
İyi fikirler yaratabilmek, yaratıcılığınızı test edebilmek, kendinizle ilgili yeni keşiflere tanık olabilmek ve hayatınız için değerli sonuçlar elde edebilmek adına günlük yaşamın döngüsünden çıkıp iyi bir platformda kendinize meydan okumalısınız.
Yaratıcılığına ve fikirlerine güvenen üniversiteliler için bizz@kampüs⇗ harika bir fırsat!
Fikirlerinizi Halley ile parlatma zamanı! bizz@kampüs başvuruları 26 Ocak tarihine kadar devam ediyor! Hemen başvurun, 20.000 TL para ödülünü ve staj imkanını kaçırmayın!
Yorumlar (0) Yorum Yap