Renklerin İsimleri Nereden Gelir?

Renkler bir çok şeye etki edebilir. İnsanın başta psikolojik ve fiziksel yönlerine derinden bir etki edebilir. Tabi biz insanoğlu bunu genellikle fark etmeyiz. Bir kıyafeti sadece rengi yüzünden alan insanlar bu konuya örnektirler. Gün boyu koyu renklere maruz kalan kişilerde iştahsızlık, bitkinlik ve beyninde gerileme görülmüştür. Renkler sayesinde ruhsal ve psikolojik bir çok deneyime imza atıldı. Bizim her zaman dikkate almadığımız ya da fark etmediğimiz bu renkler içeriden bizi yönetiyorlar!



Peki Renksiz Bir Dünya Hiç Düşündünüz mü?

Çevrenizdeki insanların, dağların, çiçeklerin renksiz olduğu bir dünya. Renksiz denilince akla hemen her yerin beyaz olduğu gelir. Gerçekten büyük bir yanlış. Beyaz’da diğer renkler gibi bir renktir. Yeryüzünde renklere alışan beynimiz, renksiz Dünya’ya pek alışamazdı herhalde. Aslında çevremizde baktığımızda bir çok renk görürüz ve bunun yanında renklerin eşsiz birleşimini de. Aslında bizim cisimleri renkli görmemiz onlardan gelen ışıklara bağlıdır. Her renkli cisimde renk tanecikleri bulunur ve bunlara “Pigment” denir. Pigmentler bize neler yansıtırsa biz onları görürüz. Kahverengi pigmentler kahverengini, yeşil yeşil pigmentler sayesinde oluşur.

Hayvanlara ve bitkilere de renklerin uyumu önemlidir. Mesela insanların gözleri hayvanlara göre daha hassastır ve renkleri daha iyi ayırabilir fakat hayvanlarda bu pek mümkün değil. Örneğin, arılar çiçekleri renklerine göre ayırırlar, onlarda bizim gördüğüm kadar fazla renk çeşidi yok. Fakat polen toplarken renklerin uyumu arılar için çok ama çok önemlidir. Sadece gözlerinin ayırt edebildiği kadar renk ayırt ederler ve bu sayede bitkilerin devamlılığını sağlarlar. .

Peki Bu İsimleri Kim Koymuş?

Aslında renklerin tanımı biraz da beynimizin algılama biçimi ile de alakalı. İşin bilimsel tarafına bakarsak renkler beynimizin bizim için yorumudur. Bize gelen pigmentler değerlendirir ve algılama sistemimizde süzülüp beynimize iletilir. Ve bizim gördüğümüz renklere bir isim verilir.

Şimdi acaba bu isimler nereden geldi? Aslına bakarsak hepsi benzer oldukları bir söze veya bir imgeye benzetilerek verilmiş isimler. Bütün renklerin bir tarihi ve bu tarihin eşsiz bir gizemliliği mevcut. Şimdi gelin renkler nereden isimlerini almış bir göz atalım…

MAVİ: Arapça “su” anlamına gelen “mâ”dan “mâî” (su renginde, suyla ilgili olan, suya benzeyen). Türkçeye “mavi” olarak geçmiştir. Kısacası su ile geçmiş bir tarihi bulunmakta.

PEMBE: Farsçada “pamuk” ve “pamuk çiçeği” anlamına gelen “penbe” kelimesinden “pembe” olarak dilimize girmiştir. Kısacası pamuk çiçeklerinin başlangıçta açık kızıla çalan renklerinden ismini almıştır.

YEŞİL: Türkçedeki “taze”, “diri” anlamındaki “yaş”tan “yaşıl-yeşil” dönüşümüyle günümüze gelmiştir. Bitkilerdeki canlılığı anlatmada kullanılırken anlam genişlemesiyle renk ismi olmuştur.

KIRMIZI: Arapça “al”, “kızıl” anlamına gelen “kırmıs”tan “kırmızı” olarak dilimize girmiştir. Eski Türkçede “kızıl” kullanılmıştır. “Kan’a” benzetildiği için kırmızı denilmiş olabilir.

LACİVERT: Farsçada koyu mavi renkli bir taş için kullanılan “lâciverd” kelimesinden geçmiştir. Eski Farsçada “lâjverd”, Sanskritçede de “koyu mavi” anlamında “lajavarta” olarak geçer.

KAHVERENGİ: Bildiniz “kahve”den. Farsça “gahvai reng”ten dilimize girmiş.

SİYAH: Farsça “kara” anlamındaki “siyâ”dan gelmiştir.

SARI: Eski Türkçe “sarı boya” anlamındaki “sarığ”dan gelmiştir.

Renklerin insanlığa ve yeryüzüne kattığı güzellik, canlılar için pek çok fayda sağlarken, bitkiler ve hayvanlar için de farklı farklı fayda sağlamaktadır…

Kategoriler: Bilim, Yaşam

Yorumlar (0) Yorum Yap

/