Verimliliği arttırmak, insanlığın başından beri uğraşılan bir konu.
Her nasılsa üretkenlik, Sanayi Devrimi’nden sonra önemli olmaya başladı. Yoğun yaşam sürdüğümüz 21.yüzyıl şartlarında, zamanımızı optimize etmek bizim için her şeyden daha önemli hale geldi.
Ancak bu düşünce doğru değil. Verimlilik, Antik Doğu ve Batı felsefesinin başlangıcından bu yana tartışma konusu olmuştur. Evrensel bir temadır aslında. Zamanımızı daha iyi kullanma isteği, doğamızda bulunur.
Sınırlı bir zamanımız olduğunu ve gençleşmediğimizi biliyoruz. Bu nedenle, verimlilik göz ardı edilecek bir konu değil.
Zaman geçiyor, durmuyor. Bu zamanı kullanmamız gerek. Eğer verimlilik stratejisi geliştirmezsek zamanımızı israf etmiş olacağız.
Saatlerce beynimizi uyuşturan TV şovları ve videolar izliyoruz. Sosyal medyada umursamadığımız insanların hayatlarına bakarak çok fazla zaman harcıyoruz ve hayatlarımız, kariyerimiz ilerlemediğinde ise şikayet ediyoruz: “Hayatım neden bu kadar boş?”
Çünkü zamanımızı boşa harcıyoruz, sebebi bu!
Size kısa süreli keyif verecek, bir şey getirmeyecek işe yaramaz şeylere zaman harcamaya “HAYIR!” ve size sağlık, zenginlik ve tatmin hissi getirecek üretken bir yaşama ise “EVET”.
Tarihin en iyi bilinen filozoflarından bizler için 7 verimlilik dersi:
1. Daha fazlasını yapmaya çalışmayın.
“Yoğun bir yaşamın kısırlığının farkında olun.” -Sokrates
Yoğunluk, verimsizliğe yol açar. Sonunda vasat bir şekilde birçok şeyle uğraşırsınız. Bunun yerine, zamanınızı ve enerjinizi birkaç tane önemli şeye odaklayın. Kendinize fazla görev ve sorumluluk almayın.
En önemli verimlilik dersi, bunun daha fazlasını yapmak ile ilgili olmadığını anlamaktır. Önemli olan daha az zamanda görevleri tamamlamaktır.
2. Her gün 3-4 tane önemli görevi tamamlayın.
“İyi yapılan küçük bir şey, kusurlu yapılan büyük bir şeyden daha iyidir.” -Plato
Zaman paradoksal bir kavramdır. Hayat uzun ancak günlerimiz kısa. Bir ömür boyu birçok şey başarabiliriz, bir günde ise çok az şey.
Bunu fark ettiğinizde, ortalama bir günde imkansızı yapmaya çalışmazsınız. Her gün küçük küçük ilerlemeler kaydedin. Bunu da sadece hayatta başarmak istediğiniz şeye doğrudan katkıda bulunacak 3 veya 4 önemli görevi belirleyerek yapın.
Hayatınızda net hedefleriniz yoksa, bu dünyanın sonu demek değildir. Kendini geliştirme, neşeli olma ve iyi ilişkiler edinmek gibi evrensel kavramları hedefleyin. Kendinizin en iyi versiyonu olun.
3. Yaptığınız işten keyif alın.
“İşten aldığınız zevk, yaptığınız çalışmanın mükemmelliğini ortaya çıkarır.” -Aristo
Gelecekte yapmak istediğimiz her şeyi, olmak istediğimiz konumu hayal etmek kolaydır. Fakat bu bizi strese sokabilir: gelecek için şimdiden fedakarlık yapmak zorunda kalma hissi. Bugün ne kadar çalışıyor olursanız olun, bunu asla fedakarlık olarak görmeyin.
Çalışmanızın tadını çıkarın, kendinizle gurur duyun.
4. Dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırın.
“Huzur bulmak istiyorsan, daha azını yap. Ya da (daha doğru bir şekilde) gerekli olanı yap. Daha az ama daha iyi yap. Çünkü yaptığımız ya da söylediklerimizin çoğu şart değil. Eğer bunu ortadan kaldırabilirseniz daha fazla sakinlik elde edersiniz.” -Marcus Aurelius
Eliminasyon, üretken insanlar için kilit bir stratejidir. Sadece zorunlu olmayan görevleri değil, aynız amanda sizi rahatsız eden her şeyi ortadan kaldırmalısınız.
Ne kadar çok eleme yaparsanız, o kadar fazla odak ve huzur elde edersiniz. Heykeltraş olduğunuzu hayal edin. Elinizde kocaman bir taş var ve göreviniz mükemmel bir sanat eseri elde edene kadar onu oymak.
Sosyal medya ruhunuzu mu kirletiyor? Ortadan kaldırın. Bazı insanlar size zarar mı veriyor? Hayatınızdan çıkarın. Akıl sağlığınız ve verimliliğiniz üzerinde olumsuz etkisi olan her şeyi elimine etmeye devam edin.
5. Egonuzu kontrol altında tutun.
“Ne kendinizi suçlayın ne de kendinizi övün.” -Plutarch
Egonuzu her zaman memnun etmeyi reddedin. Tek yapmanız gereken bir egonuz olduğunun farkında olmak. Çoğu insan, egolarının işlerine zarar verdiğinin farkında olmadan hayatlarını yaşar.
Yanlış giden şeyler için kendinizi aşırı suçladığınızda, kendinizden nefret edersiniz. Tam tersini yaptığınızda ise sağlıksız bir şekilde kendinizi sevmeye başlarsınız. Bunu abarttığınızda, işinizin kalitesini feda edersiniz. Dolayısıyla kendinizi ne suçlayın ne de övün. Sonuçları değil, süreci kutlayın.
6. İlerlemeye devam edin.
“Durmadığın sürece ne kadar yavaş gittiğin önemli değildir.” –Konfüçyüs
Verimsiz bir gün tüm momentumunuzu mahvedebilir. Ve bu sizi aylarca geriye götürebilir. Üretken bir yaşam sürdürmenin ne kadar zor olduğunu asla küçümsemeyin.
Ve çevrenizdeki çoğu insanın sizi anlamayacağının farkına varın. Dinlendiğiniz zaman bile sizi hedeflerinize yaklaştıracak küçük şeyler yapın. Kitap okumak, spor salonuna gitmek veya bir şeyler karalamak gibi.
Çabalarınız ne kadar küçük olursa olsun, hareket etmeye devam edin ve hiçbir şey için durmayın.
7. Sisteminize güvenin.
“Büyük eylemler, küçük işlerden oluşur.” –Lao Tzu
Fark etsek de etmesek de, yaptığımız her şey bir sistemimizin parçası. Uyandığınızda ilk yaptığınız şey, çalışmaya başladığınızda ne yaptığınız, ne kadar çalıştığınız, çalıştığınız yerler, ne yediğiniz, ne işe yarayıp yaramadığınız gibi.
Tüm küçük hareketleriniz bir arada, yaşam sisteminizi oluşturur. Bu da büyük sonuçlara yol açar: daha fazla mutluluk, memnuniyet, sağlık ve zenginlik -hepsi sisteminizin bir sonucudur.
Yani bir verimlilik sisteminiz yoksa, bir tane oluşturun. Lao Tzu’nun dediği gibi, küçük eylemleri düşünün. Hayattaki her şey gibi, küçük şeyler de büyük şeylere yol açar.
Kendinize bir sistem oluşturmak, daha doğrusu hayatınızda bir düzen kurmak verimli olmanız için atacağınız en büyük adımdır. Düzeninizi oturttuğunuzda ise gerisi yavaş yavaş gelecektir. Daha az stres, daha az gerginlik ve daha fazla tatmin hissi.
Yorumlar (0) Yorum Yap