Halen yakındığımız bir sorun olan kitap okuma alışkanlığımız olmaması durumu 1950’lerde Mustafa Amca’ya da dert olmuş ve köylülerin ona seslendiği gibi ‘eşekli kütüphaneci’ olmaya karar vermiş. Tabi ki hikaye bu kadar basit değil. Amerikalara kadar uzanan namıyla Türkiye’yi gururlandıran Mustafa Amca’nın hikayesine birlikte bakalım.
…
Nam-ı Diğer Eşekli Kütüphaneci
Nevşehir’in ilçesi Ürgüp’te bir gün askerden yeni dönen bir genç olan Mustafa Güzelgöz’e dönemin kaymakamı gençlere futbol antrenörlüğü yapma şartıyla iş teklif eder. İş ise kütüphaneciliktir. Teklifi kabul eden Mustafa memuriyet hayatına adım atar.
O dönemde kütüphaneye gelen giden kimsenin olmaması Mustafa amcayı çok üzer ve bir şeyler yapmaya karar verir. Zorla devletten aldığı 100 liralık bütçeyle çalışan aradığını duyurur.
İki şartı vardır: Biri ilkokul mezunu olması diğeriyse eşeği olması.
9 kişiden birini seçen eşekli kütüphanecimiz hemen marangoza gidip iki tane sandık yaptırır. İstanbul’dan, kitap evlerinden ve hayırseverlerden topladığı kitapları sandıklara doldurarak köyleri dolaşmaya başlar.
Bir röportajında gittiği ilk köyde bir taşın üstüne çıkıp “kütüphaneci geldi !! bedava kitap var !!” diye bağırdığını anlatan Mustafa Güzelgöz birer birer insanların gelmeye başladığını o dönemin talebelerinin yoğun ilgi gösterdiğini söylüyor.
Çocukların yolunu gözlediği Mustafa Amca belki de bu ülkeye verdiği hizmet ile binlerce doktorun mühendisin yetişmesini sağlayarak bu ülkenin geleceği olan çocukların yarınlarını aydınlatmıştır.
…
Hatta bir seferinde Karain köyünde bir polis memurunun kızı gelip kendisinden Balzac’ın kitaplarını istemiştir. Bu hadise okuma alışkanlığı kazanan Türk halkının dünyaya açılmaktan hiç de geri durmadığını gösteriyor.
…
Türk Ceza Kanunu’nu Okuyup Kız Kaçırmaktan Vazgeçen Genç
Sevdiği kızı kaçırmak isteyen genç, Türk Ceza Kanununu alıp inceledikten sonra kanunda bu fiilin cezasının idama kadar gittiğini; en azından 7 yıl hapis olduğunu öğrenerek bu niyetinden vazgeçmiştir. Genç bunu öğrendikten sonra Güzelgöz’e teşekkür ederek zihninde kurguladıklarını anlatır ve kanun kitabının hayatını kurtardığını söyler (Güney, 1991).
“ Okuyan insan suç işlemez. ”
…
Amerikalılar ve Mustafa Amca
1963 yılında Amerika’da dünya çapında bir yarışma açılmıştır. Amerikan devletinden bağımsız olarak düzenlenen bu yarışma, halkına gönüllü olarak hizmet eden yaratıcı insanlar arasında düzenlenmektedir. Devlette memur olarak çalışmakta olan bir Ürgüplünün önermesiyle Güzelgöz katılır. Hazırlanan evraklarla beraber gönderilen çalışmaların yerinde incelenmesi isteği üzerine Amerika’dan üç kişi gelerek çalışmalarda bulunur. Bölgedeki yüksek okuma yazma oranı ve kütüphanecilik sisteminden çok etkilenirler.
Çektikleri fotoğrafları ekledikleri olumlu görüşlerinin yer aldığı rapor yarışma jürisine sunulur.
Juri üyelerinin yarısı ödülü İtalyan adaya verme yanlısıdır. Türkiye’den yana olan Jüri başkanı Dwight Cook yaptığı konuşmada Güzelgöz’ün yaptığı hizmeti toplumsal bir önlem olarak gördüğünü çocukların köprü altına düşmemesi için bu çalışmaların yapıldığını söyler. Eşit olan oylamada başkanın oyu ile Türkiye kazanır. Dünya’da ve Türkiye’de sonuç büyük yankılar uyandırır. The Lane Bryant Uluslararası İnsanlık Hizmetinde Gönüllü Takdirnamesi aldı.
Yaptığı çalışmaları ile ulusal ve uluslararası pek çok yayın kuruluşunda yer alan Güzelgöz ‘e ilk olarak 1963 yılında Amerikan Barış Gönüllüleri kuruluş tarafından 1960 model bir cip hediye edilir. Amerikalı İktisadi Kurul Başkanı Vandayk, Ürgüp’te Nevşehir valisine Tahsin Ağa Halk Kütüphanesine hediye edilen cipin devir teslimini yapar.
…
Başarı Elbette Cezasız Kalmaz
Bu hikayemizi mutlu bir sonla bitirmek isterdik ancak Mustafa Amca’mızın eğitim meşalesi sönmesin diye verdiği bu mücadeleyi bazı çevrelerin hazmedememesi sonucu hakkında soruşturma başlatılır.
Daha sonrasında raporunu baskı altında yazdığını itiraf eden müfettiş Şemim Bey’in olumsuz raporuyla emekliliği istenir.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen onun adına güzel bir jübile düzenlenir ve Mustafa Güzelgöz 50 yaşında 28 yıllık kütüphanecilik kariyerine noktayı koyar.
Aydınlık nesillerin yetişmesi için tüm zorluklara göğüs geren, Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit,ilimdir” sözünü hayatına uygulayan Mustafa Amca’mızı saygıyla anıyoruz.
…
Hikayeyi bir de kendisinden dinlemek isterseniz aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz.
Yorumlar (0) Yorum Yap