Amin Maalouf sözleri ile edebiyat dünyasına damgasını vuran usta yazarlardan birisidir. 1949 yılında Lübnan’ın en güzel şehirlerinden birisi olan Beyrut’ta dünyaya gelir. Eğitim hayatını ekonomi ve toplumbilimi üzerine tamamladıktan sonra çalışma hayatına gazeteci olarak başlar. Yaşadığı coğrafyada savaş başlayana kadar memleketinde yaşar. Ancak savaşın şiddetlenmesi ile Paris’e göç eder.
Hayatının belli bir kısmını Asya’da geçiren Amin Maalouf, orada gördüklerine ve coğrafyanın kültürüne kitaplarında çok sık yer verir. Özellikle Akdeniz çevresinde yaşanan olaylar çevresinde geçen kitaplarında Amin Maalouf sözleri ile okuyucuların büyük beğenisini alır.
1983 yılında Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri isimli kitabı ile yayımcılık hayatı başlar. İlk kitabı pek çok dile çevrilir ve büyük bir beğeni ile karşılaşır. 1986 yılında yayımlanan Afrikalı Leo isimli kitabı ile Fransız-Arap Dostluk Ödülü’ne layık görülür ve edebiyat dünyasında isminden söz ettirmeye başlar.
Amin Maalouf sözleri ve hikayesi ile en çok ses getiren romanı ise 1988 yılında yayımlanan Semerkant isimli kitabıdır. Semerkant, 11. yüzyılda İran coğrafyası yaşanan olayları konu alır. Selçuklu tarihi çevresinde şekillenen roman Ömer Hayyam’ın elyazması olan Rubaiyat eserinin 900 yıllık serüvenini konu alır.
Benjamin adlı kahramanın çevresinde dönen hikayede tarihe ismini yazdırmış olan
Ömer Hayyam, Nizamülmülk ve Hasan Sabbah’ın hikayelerine yer verilir. İran başlı başına oldukça köklü bir tarihe sahiptir. Amin Maalouf, her çağda isminden söz ettiren bu coğrafyada 20. yüzyılın ilk yıllarında yaşanmakta olan modernleşme çabalarını esas alır.
Henüz 24 yaşında olan Ömer Hayyam’ın yolunun Semerkant’a düşmesi ile hayatında yeni bir kapı açılır. Burada İbn-i Sina’nın öğrencilerinden birinin feylesof olmak ile suçlanıp dövüldüğü bir ana şahitlik eden Hayyam araya girerek adamı korumaya çalışır. Kavga giderek daha da büyür ve Hayyam dönemin Semerkant kadısı olan Ebu Tahir’in karşısına çıkarak ifade verir. Ebu Tahir ile önceden tanışıklığı olan Hayyam için gece uzun bir sohbet ile sonuçlanır. Tahir, Hayyam’a bir defter hediye eder ve bundan sonra rubailerini bu deftere yazmasını rica eder. Hayyam bu ricayı geri çevirmez ve hikaye başlar.
Amin Maalouf’un en beğenilen eserlerinden dili ve konusuyla sizi kendine aşık edecek olan Semerkant’tan 15 alıntı:
Amin Maalouf Sözleri
1) “Zayıflar için haklı olmak bir suçtur.”
2) “Gelecek, yasaklanmış bir düştü.”
3) “Hiçbir şeye şaşırma, hakikatin de insanların da iki yüzü vardır.”
4) “Onurlu bir adam, susuzluğunu giderdiği kuyuya taş atmaz!”
5) “Ne bilginler geldi, neler buldular! Mumlar gibi dünyaya ışık saldılar. Hangisi yarıp geçti bu karanlığı? Birer masal söyleyip uyuya kaldılar.”
6) “Hayat yangın gibidir. Yoldan gecenin unuttuğu alevler, rüzgârın önüne katıp savurduğu küller; işte, bir insan ömrü gelip geçmiştir.”
7) “İnsanların kim oldukları sadece adlarından mı anlaşılır sanıyorsun? Bakışlarından, yürüyüşünden, görüntüsünden, kullandıkları ses tonundan tanırsın onları.”
8) “Zamanın iki yüzü var. Uzunluğunu güneşin seyri belirliyor, derinliğini ise tutkular.”
9) “Sevmeyi bilmiyorsan şayet, neye yarar güneşin doğması ve batması?”
10) “Ağlamak reçete değil. Marifet de değil. Sadece basit bir eylem. Kimse gözyaşı dökmeye zorlanmamalı. Önemli olan tek şey, başkalarının felaketini küçümsememektir.”
11) “Bir imparatorluk ne kadar geniş ne kadar kalabalık ve ne kadar bolluk bereket içinde olursa olsun hep adam kıtlığı çeker.”
12) “İnsan kazanmak bir amaç, kendini savunmak ise sadece bir araçtır.”
13) “Karışıklıklar başlamaya görsün, kimse durduramaz, kimse kaçamaz, bazıları da yararlanmanın yollarını arar.”
14) “Benim gözümde, adam öldüren her dava cazibesini yitiriyor. Ne denli güzel olursa olsun, çirkinleşiyor, bozulup alçalıyor. Ölümle ittifak yapan hiçbir dava haklı olamaz.”
15) “Bedenlerimiz kelimelerimizin uzantıları olabilir. Ancak onların ne yerini alabilir ne de çürütebilirler onları.”
This post is also available in:
English Français Español Deutsch
Yorumlar (0) Yorum Yap