Bireysel Özgürlüğün Postmodern Yazarı Haruki Murakami’den Hayata Dair 15 Alıntı

Sıra dışı yazım tarzı ve teknikleriyle Japon edebiyatına farklı bir renk getiren yazar Haruki Murakami, o kadar farklıydı ki bir Beyzbol maçında aniden ayağa kalkıp içinden gelen sesi dinleyerek kitap yazdı. Beklenmedik bir anda hayatının çizgisini değiştiren yazar, başarılarıyla Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. Kitaplarında Postmodern etkilerinin yanı sıra gerçekliğin sesi, iç dünyasının yansıtılmış hali olmaya çalıştı. Yeni eserlerini dört gözle beklerken, dış dünyaya karşı bakış açısını yansıtan sözlerini sizler için derledim.

1) “Ölüm hayatın öteki yüzü değildir. Onun bir parçasıdır.”

2) “İnsan ne denli uzağa giderse gitsin, yine de kaçamayacağı şeyler vardır.”

3) “Paranızı, paranın alabileceği şeylere harcayın. Zamanınızı ise paranın satın alamayacağı şeylere harcayın.”

4) “Görünüş sizi aldatmasın. Gerçek daima tektir.”

5) “Önemli olan başkalarının düşündüğü büyük şeylerden ziyade; küçük de olsa kendi düşündüklerindir.”

6) “Kütüphane ikinci evim gibiydi. Hatta kütüphane benim gerçek evim gibiydi belki de.”

7) “Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk bin bir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy’un dediği gibi: Mutluluk masal, mutsuzluk ise öyküdür.”

8) “Bir insan sadece yaşayarak bir başkasına, düzeltilemeyecek kadar zarar verebiliyormuş.”

9) “Göz kapamak, korkakların işidir. Gerçeklere göz yummak çok alçakçadır. Sen gözlerini kapatıp kulaklarını tıkasan bile zaman akmaya devam eder.”

10) “Eğer herkesin okuduğu kitapları okuyorsan, herkesin düşündüğü şeyleri düşünüyorsundur.”

11) “Nihayetinde bu dünyada, yüksek ve sağlam çitler inşa edebilen insanlar ayakta kalır.”

12) “Eğer bir sorumlu arayacaksak, bu, insanların yüreğine hükmeden hoşgörüsüzlüktür.”

13) “Dünyada bu kadar çok boş yer olduğu hâlde, var olabileceğin, sana fazlasıyla yetecek ufacık bir yer bile bulamazsın.”

14) “Esas olan, sabır göstermek. Umudu yitirmeden düğüm olmuş iplerin tek tek çözülmesi gerek. Gerçi durum umutsuz gibi görünebilir; ama mutlaka ipin ucunun yakalanacağı bir an gelecektir. Karanlıkta kalınca sabırla, gözlerin karanlığa alışmasını beklemek yeter.”