19. Yüzyılın Usta Kalemlerinden Maksim Gorki’nin Unutulmaz Eserlerinden 20 Alıntı

Gerçek ismi Aleksey Maksimoviç Peşkov olan yazar 1868’de Rusya’da dünyaya gelir. Yoksulluk ve acı içinde yaşadığı için Rusça’da acı anlamına gelen “Gorki” ismini alır. 1982’de bir gazetede başlayan yazı hayatı hızlı bir şekilde büyür. Romanları, hikayeleri tüm ülkede üne kavuşur. Asıl ününe 1909’da kaleme aldığı ve Rus Devrimi’ne adadığı Ana adlı romanla kavuşur. 1902 yılında  Rusya Edebiyat Akademisi’ne seçilir ancak II. Nikolas bunu kabul etmez. Bunun üzerine Anton Çehov ve Vladimir Korolenko akademiden ayrılır. Edebiyat dünyasında büyük iz bırakmış olan Maksim Gorki’nin değerli eserlerinden en etkileyici alıntıları bir araya getirdik.

1) “Kitap oku, ancak şunu unutma: kitap, kitaptır. Sen, kitapla değil, aklınla hareket et!”

2) “İnsan ne şekilde yaşarsa, o şekilde düşünür.”

3) “Yaşamın kaynağı sevgidir,kin değil.”

4) “Biliyor musunuz, çok yalnızım; dünyada hiç kimsem yok! İnsan susar, susar, ama bir gün gelir, ruhunda biriken şeyleri ansızın boşaltmaya başlar… O zaman da, ağaçla da konuşmaya razı olur.”

5) “Kimi insanlar öylesine zavallı bir hayat yaşarlar ki, erdemsizliklerini erdem saymak zorunda kalmışlardır ister istemez.”

6) “Bütün insanlar başarısızlıklarının suçunu birbirlerinin üstüne yıkarlar.”

7) “Hayat şartları benim için zorlaştıkça kendimi daha güçlü,hatta daha akıllı hissediyordum. İnsanın, kendisini çevreleyen ortama gösterdiği direnç sayesinde olgunlaştığını çok önceden anlamıştı.”

8) “Yargılamakta, kınamakta, ayıplamakta acele etmeyin!
Bu en kolay yoldur; kendinizi bu tür kolaycılıklara kapılmaktan alıkoyun. Her şeye sakin, soğukkanlı bir şekilde bakın ve bu sırada yalnız bir şey düşünün: Her şey geçer, her şey iyiye doğru değişir. Ha bu uzun mu sürer? Daha iyi ya, ne kadar uzun sürerse değişim o kadar sağlam olur! Her şeyi izleyin, inceleyin, yoklayın.Korkusuz olun.Ama yargılamada acele etmeyin…”

9) “İnsanın tek düze bir hayatı olması korkunç bir şeydir. Eğer bu durum onun ruhunu öldürmediyse, yaşamak gün geçtikçe daha dayanılmaz olur.”

10) “Hayatı hep ucundan, köşesinden yaşadım. Acım bana aitti, ama neşem çalıntıydı.”

11) “Günaha girmek yasaklanmış ama, günaha girmemek mümkün değil…Çünkü sokaklar bakımlı olduğu halde, insan ruhları karmakarışık.”

12) “Günah, bataklık gibidir. İlerledikçe daha çok batarsın!”

13) “İnsan sevgisini daima birilerine yüklemek ister. Bazen bu sevgiyle onu ezdiğini, sevilen kimsenin hayatını zehirlediğini düşünmez bile.”

14) “Ruhlarının ya da bedenlerinin bir hastalığını hayatta en değerli şeyleri sayan insanlar vardır. Bu hastalığı hayatları boyunca taşır, sadece onunla yaşarlar. Ondan yıkanır, böylece öteki insanların ilgisine hak kazanırlar.”

15) “İnsan ne kadar az şeyle idare ederse, o kadar mutlu olur; istekler, ihtiyaçlar çoğaldıkça, özgürlük azalır.”

16) “İyi şeyleri hep aklında tut, kötü şeyleri ise unut gitsin.”

17) “Yalnız, sizin önemsiz acılarınız benimkilerden daha derin görünüyor gözünüze. Herkes, rezilin teki der karşısındaki için…”

18) “Sokak insan dolu. Bir sürü insan geçer ordan. Onları görürsün, fakat ilgini çekmezler… Umrunda bile değillerdir. Geçip giderler… Ama kitapta okuyunca öyle acırsın ki, yüreğin duracak gibi olur.”

19) “Eskiden bir adamı hırsızlık ettiği için hapse atarlardı.Şimdi doğruyu söylediği için hapsediyorlar.”

20) “İnsanda utanma yoksa, hiçbir şey dert değildir.”

This post is also available in: English

Kategoriler: Alıntılar

Yorumlar (0) Yorum Yap

/
Exit mobile version